3

238 41 18
                                    

3 Gün Sonra

Harry, üç gündür Potter'larla kalıyordu. Önceden planladığı hikayesini Dumbledore'a anlatmıştı. Dumbledore'da Fleamont'dan Hogwarts açılana kadar onu evinde misafir etmesini rica etmişti.

Euphemia başta mesafeli yaklaşsa da sonradan Harry'ye çok iyi davranmıştı. Torunu olduğunu bilmiyordu tabii...

James ve Sirius ise Harry'nin hikayesini çok ilgi çekici bulmuşlardı. Sürekli etrafında dolaşarak bazen onu sinir etselerde babasıyla ve vaftiz babasıyla tekrar vakit geçirebilmek onun için inanılmazdı. İlk gün Sirius'un boynuna atlayıp ağlamamak için kendini zor tutmuştu.

O sabah Harry kalkıp salona indiğinde Euphemia ve Fleamont'un fısıldayarak konuştuklarını görmüştü ama o salona girdiğinde aniden ikisi de susmuştu. Euphemia gülümseyek baktı, "Günaydın, Darien. Durma, kahvaltı hazır. Mutfağa gel."

Harry gülümsedi ama neler odluğunu öğrenecekti. Mutfaktan içeriye girerken James'in bir zeytini Sirius'a fırlattığını görerek sırıtmıştı. Euphemia oğluna ters bir bakış attı.

Fleamont baş köşeye otururken Harry, James'in çaprazına geçti. Yanında Sirius oturuyordu. Onun karşısınaysa Euphemia oturdu. Kahvaltı sessiz ve sakin geçmişti. Ancak sonrası öyle olmayacaktı.

James, Sirius ve Harry salona geçerlerken Fleamont yanlarına gelmişti. "Darien, biraz konuşabilir miyiz?"

Harry ikiliden ayrılıp dedesine doğru ilerledi. Fleamont elini çocuğun omuzuna atıp onu bahçe kapısına yönlendirmişti. Dışarıya çıktıklarında karşısında durdu. "Sabah Dumbledore uğradı." dedi. Anında dikkatini çekmeyi başarmıştı.

"Biliyorsun seni bakanlıktan gizliyor, ama Yoldaşlık'da senden bahsetmek zorunda kaldık." Fleamont duraksadı. "İnan bana, hakkında şüphemiz yok. Dumbledore'un da yok ama diğer üyeler- bilirsin."

"Anlıyorum." dedi Harry. "Tarafımı seçtiğimi göstermemi istiyorlar." yutkundu. "Bilgi vermemi istiyorlar."

Fleamont ağzını açarken Harry onu susturdu. "Sorun değil. Gerçekten."

"Senden ailen hakkında bilgi sızdırmanı istemeye hakkımız yok, biliyorum. Ama insanlar ölüyor-"

"Biliyorum, gerçekten. Önemli değil. Bunu yapabilirim. Aydınlık tatafa yararım dokunacaksa bildiğim her şeyi anlatmaya hazırım."

Fleamont başını sallayarak Harry'nin omuzunu patpatladı. Ardından birlikte içeriye girdiler. Harry bunun olacağını zaten tahmin etmişti ve hazırlıklıydı. Voldemort'un ayağının altından birkaç taş çekmekle kalmayıp aynı zamanda aydınlık tarafın güvenini de kazanacaktım.

...

Öğlene doğru James ve Sirius ile birlikte büyük malikanenin bahçesinde oturuyorlardı. Harry akşam Fleamont ile birlikte toplantıya katılacaktı. İki çapulcu bunu öğrendiklerinden beri fazlasıyla heyecanlıydılar.

"O lanet toplantılardan birisine girebilmeyi çok isterdim ama babam nerede yaptıklarıyla ilgili bile tek kelime etmiyor." dedi James. Bir yandan elinde tuttuğu eski snitch topuyla oynuyordu.

Harry ona cevap vermedi. Sirius kaşları çatılmış halde, "Ailen safkan mı?" diye sordu.  "Yanlış anlama, asla ayrım yapmam. Ama Jameson soyadını daha önce hiç duymamıştım."

Büyü'nün OğluHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin