İnci Çiçeği | Hyunlix ﴾ Omegaverse ﴿ ✓

takım elbise mağazası

⋆｡˚ ❀ * ࿐ ࿔ ˚:⋆ ✧･ﾟ

Onlarca özel dikim takım elbisenin sıralandığı oldukça lüks ve pahalı bir takım mağazasındaydı Felix. Hemen yanı başında beta bir adam olan sekreteri vardı.

Gerçi sekreteri mi, en yakın dostu mu seçemiyordu. Ünlü bir genel müdür olarak, Felix'in yanındaki tek kişi sekreteriydi, tabi bir de kardeşi...

Jisung apar topar sahibi olduğu takım elbise mağazasından içeri daldı, aynanın karşısında kendisine bakan abisine bağırdı. "Hyung! Ne yaptığını sanıyorsun sen?"

Felix gülüp alay eder bir sesle konuştu. "Endişelenme ufaklık, parasını ödeyeceğim."

Jisung sinirliydi. "Ondan mı bahsediyorum? Babamdan duyduklarım doğru mu?"

"Genelde babandan duyduğun on şeyin dokuzu yalan, birisi de şüphelidir. Ne duyduğuna bağlı."

"Salağa yatmandan hoşlanmıyorum. Cidden... Evlenecek misin?"

"Evet."

Jisung avucunun içiyle alnına vurdu. "Tanımadığın bir adamla sırf babam istediği için mi evleneceksin? Aptal mısın sen?"

"Büyüğünle düzgün konuş. Bunun olacağını en başından ikimiz de biliyorduk."

"Daha çok gençsin!"

"27 yaşındayım Jisung. Biraz daha yaşlandığımda evlenmek için bile fazla yaşlı olacağım, o zaman kimse benimle evlenmek istemeyecek."

"Neden bu durumu kabullenip olgunca karşılıyorsun? Bu hiç senlik bir şey değil! Babam götüne çip falan mı taktı?" Medet umarcasına yanındaki sekretere döndü. "Bay kim bir şey söylesenize!"

Felix bunu hiç beklemiyordu ama Seungmin ilk defa Jisung'a katılıyordu. "Evet..." Dedi saygısızlık etmemeye çalışarak. "Bay Lee, bunun fevri bir karar olmadığına emin misiniz? Sonuçta hiç tanımadığınız birisiyle bir ömür geçirmeye hazırlanıyorsunuz. Ve nişanınız için elbise bakarken... Oldukça neşelisiniz."

"Neşeli falan değil!" Diye çıkıştı Jisung. Ayaklarını yere vura vura abisinin yanına gitti. "Sadece gerçek hislerini saklamak için salak gibi sırıtıyor."

"Düzgün konuşmazsan çakacağım bir tane." Diyerek yeniden aynaya döndü Felix.

Kısa süreli bir sessizliğin ardından Jisung pes ederek yandaki koltuğa oturdu. "Kimmiş peki? Tanıyor muyuz?"

"Bilmem."

"Onu bile bilmiyorsun..." Derken Jisung öne doğru eğilmişti.

Seungmin ise daha tedirgin yaklaşıyordu. "Bay Lee, ne düşünüyorsunuz?"

Felix bir tebessümle Seungmin'e döndü. "Sence bu takımla papyon mu daha iyi gider yoksa kravat mı?"

Seungmin Felix'in umursamazlığına şaşırmıştı, Jisung ise gözlerini deviriyordu.

Kadın bir mağaza çalışanı Felix'in cevapsız kalan sorusuna telaşla yetişti. "Sedef bir takıma en iyi giden şey beyaz bir kravattır efendim!"

Jisung bir anda ayağa kalktı, çalışanına bağırdı. "Ona hiçbir şeyin yakışmadığını söylemen gerekiyordu! Kovuldun!"

Felix gülümseyerek kardeşine baktı. "Hayır kovulmadı." Ardından kadına döndü. "Öyleyse bana en güzel beyaz kravatınızı ayarlamanızı isteyeceğim."

Kadın tedirgin bir şekilde onayladı, gergin bakışlarla yanlarından ayrıldı.

"Sedef rengi takım mı olurmuş." Diye homurdandı Jisung, az önce kalktığı yere geri otururken.

"Stilistlerin de sedef renginin çok satılmadığını, ama koyu takımlara göre benim cildime daha çok yakıştığını söyledi. Saçlarım ve tenim açık renk olduğu için daha hoş duracakmış."

"Abim tamamen yabancı bir adamla evlenmek üzereyken moda tasarımı hakkında konuşmak beni çok memnun eder." Dedi Jisung yine gözlerini devirerek.

Masaya doğru uzandı, onun için hazırlanmış soğuk içeceği eline aldı. Dudaklarına götürmeden önce konuştu. "Ee, tanışma ne zaman olacakmış?"

"Tanışma yok, haftaya nişanlanacağız."

Abisinin cevabına Jisung ağzına doldurduğu içeceği bir anda etrafa püskürttü. Öksürerek nefes almaya çalıştıktan sonra ağzından akan suya aldırmadan abisine döndü. "Hiç komik değildi!"

"Şaka yapmıyorum."

Jisung sinirle yanlarından ayrılırken Felix gülümseyerek aynaya bakıyordu.

𔓘

Mutlu olduğundan gülümsemiyordu. Aslında Jisung'un söyledikleri doğruydu. Gerçek hislerini saklamak için çabalıyordu.

Babası ona ilk bu durumu anlattığında içinden bir ses onu reddetmesi için çığlık çığlığa bağırıyordu. Ama o sesi dinleyemedi. Ayak uydurmak zorundaydı.

Evlat edinildiği ilk günden beri görevlerini biliyordu.

Ne için yetiştirildiğini biliyordu. Okuduğu alakasız üniversite bölümüne rağmen şirkette çalışacağını, babasının istediği kişiyle evleneceğini biliyordu.

"Hayatım bitti..." Diye geçirmişti içinden. Sanki öncesinde yaşadığı da gerçek bir hayatmış gibi...

Kim olduğunu bile sormamıştı bu kişinin. Çünkü babası haftaya nişanın yapılacağını söylemişti.

Demek ki çoktan hakkındaki karar verilmişti ve hazırlıklar bitmişti.

Konuşma hakkı bile yoktu.

Çaresizce babasını onaylamış, nişanda giyeceği takım için kardeşinin mağazasına gitmişti.

Aileleri varlıklıydı, ikisi de omega olmasına rağmen güçlü ve ayakları üstünde durabilen çocuklardı. Ama şirketin içinde olduğu durumu Jisung bilmiyordu ve Felix ona çaktırmamaya kararlıydı.

𔓘

Son fic final verdikten 1 saat sonra yeni fic yayınlayan bne 👁️👄👁️