İki elim de dolu olduğundan kapıyı ittirerek açtım ve içeri girdim. Ben eşyaları yere bırakırken Zeynep de arkamdan odaya girdi.
Z: Burası senin odan mı?
Y: Evet, nasıl beğendin mi?
Z: Güzel de eşyalarımı niye buraya getirdin ki?
Y: Babam yolda söylemedi mi, sen de bu odada kalacaksın.
Z: Aa öyle mi? Neden ki?
Bunları söylerken yüzü kızarmıştı. Sanırım utanmıştı ama belli etmemeye çalışıyordu.
Y: E malum ev 2+1. Salonda da rutubet falan var biraz ve ikimizin de alerjisi varmış.
Z: Hmm tamam o zaman. Ama tek yatak var annen yer yatağı falan mı koyacak?
Y: Yatakta sen yatarsın, şu koltuk da yatak oluyor zaten ben orada yatarım. Sen şimdi eşyalarını yerleştir istersen, dolabın sol kısmı boş sana ayırdım. Yardım edeyim mi ister misin?
Z: Y-yok abi ben hallederim sorun değil.
Şimdi burada da araya girip ranzamın fotoğrafını göstermek istiyorum ki kafanız karışmasın
Hatta bir de odamın kuş bakışını görünüşü ekliyorum, ileride lazım olabilir hiç belli olmaz.
Bu sırada Zeynep'te eşyalarını yerleştirmeyi bitirmişti. Son giysisini de koyduktan sonra dönüp bana bakmaya başladı ama konuşacağı yoktu. Anlaşılan yakınlaşana kadar konuşmayı benim başlatmam gerekecekti.
________________________1 saat sonra...
A: Çocuklar gelin yemek hazır!
Y: Tamam anne geliyoruz.
Yemekte ve günün geri kalanında çok fazla bir olay olmadı yemekten sonra biraz daha konuşup yarın okul olduğu için çok gece kalmadan yatmaya hazırlandık.
Y: İyi geceler Zeynep. Sabah aniden kalkma bak kafanı falan vurursun o kadar yüksekte
Z: (kıkırdayarak) Tamam Yusuf abi çarpmam. Sana da iyi geceler.
Birbirimize iyi geceler diledikten sonra uykuya daldık.
_____________________Gecenin ilerleyen saatlerinde uyandım. Ağzımdan nefes aldığım için olsa gerek ki boğazım kupkuruydu. Tam su içmek için doğrulduğum sırada gözüme bir karaltı çarptı. Neyse ki hemen sonra ay ışığı pencereden odaya vurdu ve bu karartının ne olduğunu gördüm.
Karartı Zeynep'in üst kattan sarkan ayağıydı ve ay ışığının altında mükemmel gözüküyordu. İşte o an ayak fetişim olabileceğini düşündüm çünkü en az bir dakika boyunca bakakalmıştım. Ve bir karar verdim. Ne yapıp edip hem ayak numarasını öğrenecek hemde onu gıdıklayacaktım.
İlki kolaydı. Numarasını ayakkabılıkta duran sandaletine bakarak öğrenebilirdim. İkincisini ise sonra düşünmeye karar verdim.
Zeynep'in ayağına çarpmamaya dikkat ederek kalktıktan sonra tam gidecektim ki bir anda gözüm Zeynep'e kaydı. Yaz sıcağı sebebiyle pikesini üzerinden atmıştı ve kısacık şortu ve tişörtüyle duruyordu. Üstelik tişörtü de kayarak göbeğini açık bırakmıştı. Daha sonra gözlerim göğsündeki yumrulara kaydı. Onu son gördüğümde doğal olarak yoklardı ve bu yüzden şimdi dikkatimi çekmişlerdi.
Biraz daha baktıktan sonra hissedip uyanabilir diye düşünüp odadan çıktım ve mutfağa gittim. Sonuçta asıl kalkma sebebim susamamdı. Suyumu içtikten sonra etrafı dinleyip herkesin uyuduğundan emin oldum ve ayakkabılığa yöneldim. Neyse ki sandaletleri ön taraftaydı da çok ses çıkarmam gerekmeyecekti.
Yaklaşıp bir tanesini elime aldım ve heyecanla altını çevirmeye başladım. İçimden büyük bir numara olmaması için dua ediyordum. Çevirdiğim de ise gördüğüm numara...
___________________________
Evet arkadaşlar 3. Bölümün de sonuna geldik ve artık olaylar bam güm başlayacak. Biliyorum şu ana kadar yavaş ilerledi hikaye fakat hepsi sağlam bir temel içindi ve endişelenmeyin bu diğer gıdıklama hikayeleri gibi 5-6 bölümde biten kısa bir hikaye olmayacak.
Ayrıca gelecek bütün önerilere açığım bol bol yorum yapın lütfen hepsini okuyacağım.
Son olarak da hikayeye ilgi olup olmadığını görebilmek için 10 oy istiyorum sizden. Sonuçta boşu boşuna yazmak istemem.
Yeni bölüm 10 oy geldiği anda atılacak. Keyifli okumalar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Küçük Kuzenimi Gıdıklama Hikayem
Teen FictionGelin size liseyi yaşadığından farklı bir şehirde kazandığı için bizde kalmak zorunda olan kuzenim Zeynep'i gıdıklama hikayemi anlatayım. ______________ Önemli: her ne kadar ana odağı gıdıklama olsa da bu hikaye sadece gıdıklama üzerine kurulu değil...