...36! Bingo! Dualarım kabul olmuştu. Ayak numarası umduğumdan bile daha küçüktü. Artık Zeynep'i gıdıklama isteğim daha da artmıştı. Bu mutluluk ve istekle yatağa tekrardan uzandım ve kafamı koyar koymaz da uyudum.
_________________Sabah erkenden uyandım. En sevdiğim özelliklerimden biri de alarma gerek kalmadan uyanabilmemdir. Tam kafamı yastığa geri koyacaktım ki aklıma bugün okulun ilk günü olduğu geldi. Hay...
Doğrulup yatak yaptığım koltuktan kalktım. Üstümü değiştirdikten sonra baktığımda Zeynep hala uyuyordu. Saate baktığımda 7.30 olduğunu gördüm. Yeni okuluna ilk günden geç kalmak istemiyorsa kalkma saati gelmişti.
Ayağının hala kenardan sarktığını görünce aklıma gıdıklayarak uyandırmak geldi ama sonunda risk almamayı seçtim. Nasıl bir tepki vereceğini hiç bilmiyordum ve onu bu yüzden soğutursam çok üzülürdüm. Ben de geriye kalan tek yolu kullandım.
Y: Zeynep.
Z: Hmmmh.
Y: Hadi kalk.
Z: Mmmh.
Y: Kız okula geç kalacaksın bak daha ilk günden.
Z: Anne beş dakika daha.
Anlaşılan bu şekilde uyanmayacaktı. Bana başka çare bırakmıyordu. Risk almalıydım. Elimi yaklaştırdım ve parmaklarımı yavaşça ayak tabanına koydum. Hafifçe titrese de ayağını çekmemişti. Ayağı yumuşacık ve dolgundu. Dokunması çok güzel hissettiriyordu. Kısa bir süre öyle kaldıktan sonra ise o malum hamleyi yaptım.
Z: Ahahahahaha!
Zeynep'in kenardan sarkan ayağını çekmesiyle doğrulması bir oldu. O kadar hızlıydı ki görememiştim bile. Ama tabi ranzanın üst katında öyle hızlı doğrulunca başka bir şeyin daha olması kaçınılmazdır.
Bamm!
Z: Aaahhhhh!
Y: Yavaş! İyi misin bir şey oldu mu?
Zeynep başını tutuyordu ama yüzünde acıdan çok gülme ifadesi vardı bu yüzden biraz rahatlamıştım.
Z: Ahh. Abi niye gıdıklıyorsun yaa.
Her ne kadar sitem ediyor gibi olsa da kızmadığı belliydi ve bu iyiye işaretti.
Y: E ne yapayım kaç kere seslendim uyanmadın.
Z: Hiç de bile. Seslensen duyardım ben.
Y: Anne beş dakika daha diyen kimdi o zaman?
Z: Şey...
Y: Tamam tamam neyse hadi formanı giy bak ben çoktan giyindim sonra da kahvaltı yaparız.
Z: Sen buradayken giyinmemi beklemiyorsun herhalde?
Y: Niye canım noluc- şaka şaka çantamı alıp çıkıyorum.
Çantamı alıp çıktım ve kapıyı arkamdan kapattım. Mutfağa gidip kahvaltı hazırlamaya başladım ama aklımda hep o bir saniyelik gıdıklama anı vardı. Her ne kadar hayalimdekinin yanına bile yaklaşmasa da beni iyice heveslendirmişti.
Bugün ne yapıp edip bir yol düşünmeliydim. Zaten 12. Sınıf olduğum için dersler çok sık işlenmeyecekti ve okuldan erkek bırakacaklardı bu yüzden düşünmek için bol bol vaktim olacaktı.
Bunları düşünürken kahvaltıyı da hazırlamıştım ve çok geçmeden Zeynep de geldi. Annem ve babam daha geç kalacakları için kahvaltıyı ikimiz yapacaktık.
Kahvaltıdan sonra Zeynep'e otobüs durağına kadar eşlik ettim ve bineceği otobüsü ve nerede ineceğini anlattım. Sonuçta İstanbul'a yabancıydı. Ben ise yakın olduğu için okula yürüyerek gidiyordum.
Okula gittiğimde ilk gün olduğu için oldukça sakin geçti. Giden bir kaç kişi vardı fakat onun dışında çok bir değişiklik yoktu. Ve bunun anlamı da düşünmek için bol bol zamanımın olduğuydu.
Bütün gün düşündükten sonra ise aklıma çok güzel bir fikir geldi. Eve dönünce hemen son kez gözden geçirmeye koyuldum ve artık hazırdım. Ve mükemmel gıdıklama planım:
______________________
Olaylar artık başladı bu bölüm ön gösterim gibiydi de diyebiliriz öbür bölümde ana karakterimiz Yusuf güzel işler yapacak.
Yorumlarda veya dm de gıdıklama planı için fikir belirtebilirsiniz eğer güzelse değiştirip sizin fikrinizi yazarım.
Önceki bölümü 80 kişi görmüş sadece 10u oy atmış yapmayın böyle arkadaşlar. Bu bölüme de 10 oy geldiği anda bir sonraki bölümü atacağım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Küçük Kuzenimi Gıdıklama Hikayem
Ficção AdolescenteGelin size liseyi yaşadığından farklı bir şehirde kazandığı için bizde kalmak zorunda olan kuzenim Zeynep'i gıdıklama hikayemi anlatayım. ______________ Önemli: her ne kadar ana odağı gıdıklama olsa da bu hikaye sadece gıdıklama üzerine kurulu değil...