53

240 33 29
                                    

Bölüm 54 : Yaş günü

☆☆☆☆☆

Yankı'nın Yaş günü :

Barut Malikhanesi.

   Gölge dahil herkes Yankı'nın doğum günü için hazırlanıyordu. Akrabalar memlekete geri gitmişti, aile bireylerine uzun süre rahatsızlık vermek gibi amaçları yoktu. Bu yüzden evde Merdan Bey'in kendi kurduğu aile vardı.

Gölge herzaman ki gibi siyah gitmişti, takı diye de Metehan abisinin ona aldığı Ahter yazan kolyeyi taktı ve birde Yankı'nın hediyesi olan saati taktı. Ikisi de altın rengiydi, tek fark saat yanında bileklik olmasıydı.

 Ikisi de altın rengiydi, tek fark saat yanında bileklik olmasıydı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yankı'nın verdiği hediye...

Gölge : Zevkli civcivim.

Dedi mırıldanarak, dudağı kıvrılırken saçlarını düzeltir gibi yapıp odadan çıktı. Hazırdı, yaş günü Polatlı Malikhanesinde olacaktı. Yankı her istediğinde anında alabilen birisi olmuştu, nede olsa babadan zengindi. Bir o kadar da tatlı dilliydi, kendini herhangi bir uğraşa girmeden kolayca sevdirirdi. Şimdi sıra ondaydı, hediye alan Gölge, doğum günü zamanı gelen Yankı idi.

   Gölge aşağı indiğinde aile bireylerini gördü sonra birlikte evden çıktılar. Elinde ki siyah karton çantada hediyesi vardı, hazırdı. Motorla gitmeti planlıyordu, zaten uzun süredir kullanmıyordu. Özlemişti, motor keyfi yapmak istiyordu.  Bir süre sonra evden ailecek çıktılar.

Polatlı Malikhanesi

   Bu sefer süpriz olmasa bile parti partiydi, bugün Yankı 22 olmuştu. Zaman durmaksızın geçiyordu, dünyaya gelen her birey büyüyordu. Işte o anda Yankı alkışlar eşliği pasta üflendi. Tüm sevenleri vardı, her biri mutluydu. Havuzun yanında bahçedeydiler, akşam olmuştu. Mihri bile gelmişti, buradaydı. Hep bir ağızdan iyi ki doğdun dediklerinde Yankı teşekkür etmişti.

Bol çikolatalı pasta vardı ama maalesef ki Yankı az yiyecekti, bildiğiniz üzere şeker sorunu vardı. Çok yemesi imkansızdı, anca bir yada iki kaşık yerdi. Lakin bilmediği birşey vardı, o da; kalabalık içinde ki iki Italyan idi. Evet karabalık içinde Alexander ve Niccolò'da vardı. Korumalar nasıl olduysa içeri girmelerine engel olamamıştı, Kunter Bey iki yabancıyı fark etmedi ama Barut ailesi üyeleri fark etmişti. Hatta Gölge çatık kaşlarla bakıyordu, burada ne aradıklarını anlamaya çalışıyordu.

Alexander'in ilgi noktası Yankı iken Niccolò direkt Gölge'yi kesiyordu. Giyimine, felekat iyi olan görünüşüne hayran kalmıştı. Göz göze geldiklerinde göz kırptı, Barut erkekleri bunu görünce yaygara kopartmamak için zor durmuştu.

Sporu aksatmaz gibi o görmeyeli Gölge biraz daha kas yapmıştı, aksatmazdı da çünkü sabah sporunu asla unutmazdı. Üstünde ki gömlek kaslarını hafif belli ediyordu, bu da itlayan'ın nefesini kesmişti. Bir defa kaslarına dokunmak istedi ama öyle bir imkânı yoktu. Hediyeler verilirken bir süre sonra sıra Gölge'ye gelmişti. Yankı heyecanla direkt açmaya koyuldu, abisinin ne aldığını deli gibi merak ediyordu.

Gölgenin Yankısı! Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin