2.5

140 27 259
                                    

hooop yeniden buradayiz 💪🏻
merakta kalmayin diye ozellikle bu aksama yetistirmek istedim merak etmeyin cok uzmeyecek bu bolum sizi (supheli) (saka saka degil)
neyse hadi bolume gecin bakalim yorumlarda bulusalim 😌

-

"G-Gojo... G-Geto bıçaklanmış."

Yüzündeki telaş ifadesi yerini ciddi bir dehşet ifadesine bırakırken, gözlerinin rengi âdeta solmuştu Gojo'nun. Utahime endişeyle ne olduğunu algılamaya çalışıyordu.
Gojo'nun sertçe yutkunup elini alnına atmasıyla konuşacağını anladı ve kulak kesildi.

"S-Shoko, n-ne diyorsun sen..?" Konuşmakta zorlandığını görünce daha da endişelendi Utahime. Telefonun öbür ucundaki Shoko'dan ağlama sesleri dışında bir şey duyamayan Gojo bu kez bağırdı.

"Shoko! Ne diyorsun sen?! Suguru, Suguru iyi mi?!"

Shoko'dan yalnızca "Bilmiyorum..." cevabı aldığındaysa derin nefesler alıp vermeye başladı. Shoko'nun ne kadar kötü bir durumda olduğunu tekrar fark ettiğinde sakinleşmeye çalışarak sordu, "Shoko... Neredesin..? Hangi hastane?"

Hastane kelimesiyle gözleri korkuyla büyüyen Utahime, "Ne?" diye fısıldarken Shoko Gojo'ya cevap olarak "K-Konum atacağım..." dedi zar zor.

"Tamam..."

Telefonu kapattıktan sonra beti benzi atmış durumda olan Gojo dilini yutmuşçasına sessizleşip öylece yere bakarken kollarından tutup sertçe sarstı Utahime. "Gojo! Ne olmuş?! Ne hastanesi?!"

Feri gitmiş gözlerini yerden Utahime'ye çevirdiğinde sağ gözünden bir damla yaş düştü Gojo'nun. "Suguru..." diye fısıldadı. "Suguru bıçaklanmış..."

Utahime şokla açılan ağzını tek eliyle kapatırken o an "Ne?!" diyebildi sadece. Ardından kafasını toplayıp mantıklı davranmaya çalışarak, "Hangi hastanedeymiş? Gidelim hemen!" dedi Gojo'ya.

Gojo'nun kendini tuttuğu belliydi, "Shoko konum atacaktı..." dedi dudakları titreyerek. Utahime hızla Gojo'nun elinden telefonunu aldı ve baktı. Gojo'nun çok kötü hissettiğini bildiğinden olabildiğince sakin bir ses tonuyla, "Bak, atmış Shoko konumu. Hadi gidelim hemen." dedi. Gojo'nun elinden tuttuğu gibi yola koyuldular.

(tam suan mr. loverman caliyor kulakliklarimda aglicam sanirim)

Yaklaşık yarım saat sonra hastanenin önünde durduklarında gerginlikten midesi bulanıyordu Utahime'nin. Kendisi böylesine bir haberle bu duruma geldiyse Gojo'yu, Shoko'yu tahmin bile edemiyordu. Gojo yol boyu tek kelime bile etmemişti. Güven vermek için tuttuğu elini tutuşunu sıkılaştırdı Utahime. "Hadi gel." dedi yumuşak bir bakış atarak.

Hastaneden içeri girdikleri gibi kendine gelen Gojo hışımla hasta kayıt yetkilisine yöneldi ve telaşla sordu. "Suguru Geto. Bıçaklanmış sanırım, nerede şu an?"

Yetkili, "Bir dakika hemen bakıyorum, siz nesi oluyorsunuz?" diyerek karşılık verdi.

"Arkadaşıyım. Nerede şu an? Lütfen, çabuk."

Bu sırada Gojo'yu kolundan yakalayan Utahime, "Gojo, sakin ol biraz, lütfen." dedikten hemen sonra yetkili, "Şu an ameliyattaymış." dedi.

"Ameliyathane nerede?" diye sordu Gojo eli ayağı titrerken. "Bir alt kat, sol taraf." cevabını aldığı gibi Utahime'yle ameliyathane yolunu tutan Gojo, ameliyathanenin önüne geldiklerinde ağlamaktan gözleri şişen Shoko'yu görünce gözlerinin sınırlarını zorlayan yaşları daha fazla tutamadı.

Utahime hemen Shoko'ya sarılırken olayın aslını hâlâ merak ediyordu. Ama önceliği Shoko'yu sakinleştirmekti çünkü gerçekten felaket durumda görünüyordu. Shoko'nun sırtını sıvazlarken, "Şşş Shoko, iyileşecek..." diye fısıldadı. Shoko hıçkırıklarını tutamayarak "Ya, ya-" Utahime söyleyeceği şey tahmin etmişti ki sözünü kesti. "Hayır. Kötü düşünme." dedi.

𝙢𝙖𝙣𝙜𝙖𝙡 𝙩𝙚𝙖𝙢, 𝘫𝘶𝘫𝘶𝘵𝘴𝘶 𝘬𝘢𝘪𝘴𝘦𝘯Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin