8.Kral

4 3 0
                                        

-------------------- Gece'nin Gözünden -----------------------

Uyandığım yer  aydınlık etrafın bembeyaz olduğu gölgelerden uzak bir yerdi , bir hapishanede uyanmıştım . Kollarım ve bacaklarım zincirlenmişti , hareket etme alanım çok kısıtlıydı .

" Burası neresi lan ! " diye bağırmaya başladım . En son hatırladığım şey Cadı'nın gökyüzünde devasa bir yumruk oluşturmasıydı ama devamı hakkında gerçekten fikrim yoktu . Ne olduğunu hatırlamaya çalışıyordum ama hiçbir şey hatırlayamıyordum . Tam bunları düşünürken arkamdan kapı açılma sesi geldi ama tek kişi gelmiyordu . Sessizce bekledim . Onlar hem kimse onlara karşı diz çökmemeliydim , boyun eğmemeliydim . Sırayla önümden 7 kişi geçti . Bir tanesi eski efsanelerdeki Pantheon'du , bir diğerinin ejderha pulları vardı , bir tanesi masallardaki golemlere benziyordu , bir diğeri mitolojilerdeki hydra gibi 7 başlı bir yılandı , bir diğeri siren ve deniz kızı karışımı bir canavardı . Beni en çok şaşırtanlardan birisi ise insan vücudunda kerberusa sahiptiler , he söylemeyi unutmadan bir de cadıların kraliçesi Afrodit vardı . 

" Beklenilen yok edici bu zavallı mıymış yani ?  " dedi Pantheon .

" Hükümdarımızın karşısına böyle zavallı bir suret mi çıkacak . " dedi Hydra .

" Yüzü ne kadar da çirkin , bu piçi o kadar çok öldürmek istiyorum ki . " dedi Siren .

" Öğle yemeklerim bundan daha tehlikeli . " dedi ejderha pullu adam .

" Kafasını kayalara sıkıştırıp öldürme isteğimi durduramıyorum . " dedi Golem .

" Sevgilime doğru düzgün hitap edin piçler . O benim şaheserim . " dedi Cadı .

" Ya yeter lan . Başımın etini yemeyin zaten zonkluyor . Madem bu kadar öldürmek istiyorsanız öldürün gitsin . " dedim sinirli bir şekilde .

" Emin ol elimizde olsa seni şuana kadar yok etmiştim . " dedi Pantheon bir savaşçının öfkesiyle .

" Ama Yüce Hükümdarımız buna izin vermiyor . Senin 8. Kral olmanı istiyor .  " dedi Kerberus .

" Yok kalsın . " dedim . Herkes hakaret etmişim gibi bir anda sinirle bakmaya başladı .

" Sana soran olmadı . İster kendi isteğinle ister zorla sen 8. Kral olacaksın . " dedi Hydra .

" Hükümdarımız sana Kral olmakla ilgili bilgi vermemizi istedi . "

" Sen 8.Kral olarak dünyanın fatihi olacaksın . Onları bizden daha iyi tanıyorsun zayıf yönlerini daha iyi biliyorsun . " dedi Kerberus bir anda sözünü kestim çünkü bir açık yakaladığımı hissettim.

" Madem dünyayı istiyorsunuz elinizdeki güçlerle dünyayı yok edebilirsiniz . Peki neden yapmıyorsunuz . Yoksa yapamıyor musunuz ? " dedim sinsi bir şekilde gülerek .

" Yüce Hükümdarımızın neden senin gibi bir zavallıyı istediğini anlamaya başlıyorum galiba . " dedi Kerberus .

" Evet . Dünyanın koleksiyonumuzda özel bir yeri var . Bu yüzden burayı yok etmek istemiyoruz . İnsanları kendi safımıza çekmek istiyoruz ve sen bunun anahtarısın Gölge Lordu . " dedi Kerberus . 

" Bu demek oluyor ki bizimle iş birliği yaparsan Dünya'daki insanlara bir şey yapmayacağız hatta bu dünya senin krallığın olabilir . İnan ki hiç umrumuzda değil . " dedi Pantheon .

" Hmmm . Düşündümde . " dedim ve bekledim hepsinin gözlerinin içine baktım .

" Teklifiniz var ya inan ki hiç umurumda değil ya . " dedim gülerek . Bunu duyunca ejderha pullu herif karnıma güzel bir yumruk geçirdi . Ağzımdan kan püskürdü . Gerçekten çok kuvvetliydiler önceden kapıştığımız düşmanlara hiç benzemiyorlardı .

" Ya öyle ya böyle bundan sonra 8 . Kralsın Gölge Lordu . " dedi Kerberus . 

" Cadı madem kendi isteğiyle bize katılmadı . Senindir , ne yapacağını biliyorsun . " dedi Kerberus . Cadı bunu duyunca o kadar keyiflendi ki . Kötü bir şeyin geldiğini herkes anlayabilirdi .

" Sevgilim sana böyle bir şey yapacağım için özür dilerim ama bunu yapmam için bizi sen zorladın . " dedi .

" Sevgilim diyip durma . Sen çok çirkinsin . Hem benim sevgilim var , başkasına bakamam . " dedim ama cadı beni gram umursamıyordu .

" Yakında geçmişin hakkında hiçbir şey hatırlamayacaksın zaten sevgilim . " dedi gülerek ve

" Kara Enerji - Yeni Hayat " dedi . Başlarda çok etki etmiyordu ama ufak ufak anılarımın silindiğini hissediyordum . Aslında silinmiyor gibiydi de . Sanki üstlerine perde çekiliyordu . Hem işkenceler hem cadının büyüsü beni delirtmek üzereydi artık benliğimi kaybetmeye başladığımı hissediyordum . 

----------------- GÖKYÜZÜ KASABASI Güneş'in Gözünden ------------------

1 hafta neredeyse dolmak üzereydi . Kardeşimi gerçekten çok özlemişim , bu durumdan onu görene kadar farkında değildim . Yıllardır yapamadığımız her şeyin acısını çıkartmak için her gün oradan oraya koşuşturup durduk .  Kasaba restore edildikten sonra birçok yeni şey gelmiş , bazı dükkanların yerleri değişmişti . Hepsini teker teker gezdirdi , bir sürü kıyafet aldık , kahveler içtik , akrabalara gittik ve en önemlisi ailemi gördüm . Yıllar sonra annem ve babamla karşılaştım . Yaşadığım haberini ilk Eda'dan aldılar . 

--------- Kasabaya geldikten sonraki gün -----------

Eda öğle molasına girdiğinde aklına birden jeton düştü .

" Abla , annemle babama haber vermeyi unuttuk . " dedi bir anda ve ben bir şey demeye kalmadan bir anda telefona sarıldı ve bizimkileri aradı hemencecik . Anlatırken nasıl mutlu ve heyecanlı gördükçe kalbim yerine sığmıyordu . Annem ve babam haberi duyunca , bizim akşam geleceğiz bekleyin dememize kalmadan yarım saat sonra restorana gelmişlerdi . Geldikleri gibide boynuma sarılmışlardı . Kokularını unuttuğumu farkettim . O kadar huzurlu kokuyorlardı ki , yanlarında çocukluğumda gibi hissediyordum . Sesleri o kadar keyifliydi ki , çocukluğumdaki en güzel anları hatırlatıyorlardı . Onlarla Gece'nin eski ofisinde birkaç saat sohbet ettik . Onlarada başımdan geçenleri bir bir anlattım ama onlardan Gece'nin durumunu saklamadım . İlk duyduklarında annem neredeyse baygınlık geçirecekti . Gece ben yokken sadece Eda'ya abilik değil , aileme de evlatları gibi yakın davranmıştı . Babam soğukkanlılığını korumayı denese de o da çok acı çekiyordu şu an bunu çok iyi anlayabiliyordum .  Annem fenalaşınca babam onu eve götürmeye karar verdi . Burada daha fazla durmaları bir anlam ifade etmeyecekti . Akşam daha rahat ve daha uzun bir konuşma yapabilirdik . Bugünden sonra kimse bir daha Gece konusunu açmamıştı zaten . 

----------------- Bugün ---------------------

Artık vedalaşmadan önceki son gündü . Yarın verilen izin bitiyordu ve karargaha geri dönmemiz gerekiyordu . Annem ve Eda bize kutu kutu yemekler tatlılar poğaçalar vs. hazırlamıştı . Bu güzel yiyeceklerin tadını çıkarırken hedefimizden şaşmamamız gerekiyordu . Gece'nin intikamını kesinlikle ve kesinlikle almak zorundaydık . O cadı gibi 7 tane daha şerefsiz vardı ve gücümüz onların çok altındaydı . Daha çok çalışacaktık , karargaha gitmeden 0. Birlikle toplaşıp sağlam bir program hazırladık . 

" Arkadaşlar bugün erken yatın yarın sabah 7 'de meydanda olun . Oraya ışınlanma kapısı açılacak ve geri döneceğiz . Döndüğümüz gibide antrenmanlara başlayacağız . Herkese iyi geceler .  " dedim resmi bir tavırla . 

" Emredersiniz . " diyip gitti hepsi . Aslında kızlar bizimle geldi Arif'le Burhan da kendi evlerine gittiler . Artık geriye sadece uyuyup sabaha ulaşması kalmıştı . 

Gölge LorduHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin