1 -) HİÇBİR KARŞILAŞMA TESADÜF DEĞİL

17 0 0
                                    

"Elbet birgün buluşacağız..."

Bölüm Şarkıları:Hatamı Dansa Kaldırdım-Kendimden hallice
Son Durağın-Kahraman Deniz
Mahşer- Gökhan Türkmen

İnsanlar sürekli sizin hevesinizi kırmaya çalıştığında onlara kulaklarınızı tıkayın dedikleri hiçbir şeyi umursamayın boşverin onlar kendilerine göre haklı olsunlar eğer yaptığınız şey size doğru geliyorsa vazgeçmeyin ve sonuna kadar, istediğinizi alana kadar devam edin eninde sonunda başaracaksınız çünkü. Eğer ben insanlara motora ilgim olduğunu söylediğimde bana dedikleri salakça şeyleri umursasaydım belkide şuan Motorcu olamayacaktım. Mesela benim motora küçüklükten gelen bir ilgim vardı, daha çocukken o şahıs bana doğum günümde ucunda motor çarmı olan bir kolye almıştı o kolyeyi bir an olsun boynumdan çıkartmadım ve çıkarmayacağım işte o zaman karar verdim motor yarışlarına katılmaya, kendiside motora ilgiliydi bana ilham olmuştu onu çok özlüyorum ve hâlâ seviyorum, onu bulana kadarda seveceğim...Elbet birgün buluşacağız... Yarın yine motor yarışım vardı ve motor yarışlarında'Beyaz Yıldırım' diye tanınıyorum çünkü motorumun adı . Bu zamana kadar kazanamadığım yarış olmadı. Her yarıştan sonra bir sürü tebrik alıyordum . Büyük bi ihtimal yarın gece aynısı olacak. Ben yatakta bunları düşünürken annem her zamanki gibi beni kahvaltıya çağırdı:
"Denizim kalk artık geç kalıcaksın." Bu arada ben Deniz. Deniz Aksu. Çocukluğu anne ve babasının kavgalarıyla geçmiş olan Deniz Aksu. Diğer çocuklar haftasonu 'acaba bugün annem ve babamla nereye gideceğiz' diye düşünürken ben 'acaba annemle babam bugünde kavga edecek mi?' diye düşünürdüm. Benim babam biraz, hatta baya sorunlu bir adamdı. İşteyken birine sinirlenir eve gelince bize bağırır çağırırdı. Çocukken annem bize sevgi gösterirdi,şuanda da gösteriyor. Bize derken ben ve ablama. Annem ve babam 4 sene önce boşandı. Geçen senede babamın ölüm haberini aldık.
"Deniz kalk artık annem diyo."
"Tamam Selin kraliçe. Söyle anneme kalktım." yataktan kalktım ve duşa yöneldim. Ilık bir duş alıp hazırlanmaya başladım. 1 saat sonra okul yani üniversite başlıyor. Aslında son sınıf olduğum için gitme gibi bir zorunluluğum yok ama bölümümü sevdiğim için gidiyorum. Girişimcilik okuyorum ve okul bitince bir süre staj yapıp konuyu iyice öğrendikten sonra bir şirkette asistanlık yapmayı düşünüyorum. Mart ayındaydık ama hava sıcaktı o yüzden üstüme beyaz üstünde çiçekler olan bir tişört, altıma kot şortumu giydim ayakkabı olarak da siyah converselerime giydim.
Aşağı kahvaltıya indim.
"Günaydın."
"Günaydın Denizim."
"Güno."
"Anne sen bugün butiğe gidicekmisin?" Annem bir butik sahibi, ülkenin farklı yerlerinde butik mağazaları var.
"Evet gidicem kızım neden sordun?"
"Sen annemin gitmediği gün mü gördün Deniz."
"Abla sen cafe'ye gidicekmisin?" Ablamda bir cafe sahibi işini çok seviyor. Zaten cafesi çok sakin bir yerde. Kafa dinlemek için çok güzel bir yer.
"Evet gidicem. Noldu bi anneme bi bana soruyorsun."
" O zaman bugün ikinizde işten erken gelin okuldan sonra sahilde otururuz diye düşündüm hem Ece'de gelicek."
"İyi düşünmüşsün bana uyar. Sen gelecek misin anne?"
"Anne hadi gel hem Ece'de çok istiyor."
"Tamam geleyim madem."
"O zaman herkes saat 15:00'da sahilde olsun. Biz zaten Ece ile birlikte geliriz. Anne bide benim motorun bakımını yaptıralım biliyorsun yarın yarış var."
"Tamam kızım ben ararım Suat abiyi gelip götürür bakımı bitincede geri getirir."
"Tamam o zaman hadi beni kim bırakacaksa bıraksın geç kalıcam ."
"Selin sen bırakırmısın kızım ben evi temizleyip gidicem butike."
"Tamam bende cafeye geçerim ordan. Hadi yürü Deno .Görüşürüz anne"
"Hadi görüşürüz gidene kadar Deniz'e dikkat et şimdi biri trafikte bi hata yapar kavga falan çıkarmasın."
"Tamam anne görüşürüz."Evden çıkıp ablamın arabasına bindik o araba sürecekti, bende müzik açacaktım. Klasik abla-kardeş yani.
MURDA ve ZEYNEP BASTIK - Güneş şarkısını açtım. Ablamla birlikte şarkıya eşlik etmeye başladık. Normalde ablamla bu şekilde değiliz, genelde birbirimize laf atmadan duramayızdır. Bugün ablamda bir şeyler vardı. Çözemediğim şeyler.
"düştüm gülüşüne"
"indi yüreğime"
"düştüm gülüşüne"
"beni büyüle"
Ben fotoğraf çekilmek için telefonumu çıkarmıştım ki arabaya arkadan biri çarptı, ablamda hemen arabayı durdurdu. Bende arabanın kapısını açmıştım ki ablam:
"Sakın, sen arabada otur beni bekle. Ben konuşup geliyorum."
"Ama abla-."
" Arabada otur dedim." Ablam arabadan inerken çarpan arabadaki adamda inmişti. Adam 1.90 boylarında, esmer, yeşil gözlü ve baya yakışıklıydı. Bunları boşverip konuşmalarını dinlemeye başladım.
"Beyefendi neden dikkat etmiyosunuz. Hayır araba önemli değil ya birine bişe olsaydı."
"Hızımı alamadım arabanızın hasarını karşılayacağım." Adama bak ya bide hasarını karşılayacağım diyor. İnsan bi özür diler iyi misiniz der. Ama ben dururmuyum, durmam arabadan inip adamın yanına ilerledim.
"Kardeşim ablam ya birine bişe olsaydı diyo hasarımı karşılayın demiyor. Sağol ama kendi hasarımızı kendimiz karşılarız senin parana ihtiyacamız yok. Bide benden tavsiye eğer bir daha birisi ile böyle bir olay yaşarsan ilk önce iyimisiniz diye sor 'hasarınızı ben karşılayacağım' deme. Pardon ama siz öküzmüsünüz adama bak ya hem geliyor arabaya vuruyor hemde özür dilemiyor. "
" Tavsiyelerinize ihtiyacım yok ama bende size bir tavsiye vereyim, sizde böyle olaylarda kibar olmayı deneyin. Karşınızdaki kişiye öküz demeyin. "
" Ben sana mı soracağım kibar mı kabamı olacağımı. "
" Allahım ya ben kadına kibar ol diyorum kadın bana dahada bağırıyor ."
"Evet bağırırım çünkü hepsini hakediyorsun. Zaten senin yüzüne okula geç kaldım. Abla gel gidelim ya boşver değmez şöyle insanlara. Nede olsa ne kadar dil döksekde kendileri 'öküz' olduğu için anlamıyor."
" hanımefendi isminiz nedir?"
"Napıcan şikayet mi edicen. Tamam söyleyim Deniz Aksu. Hadi şimdi git şikayet et."
"Bende Yağız Demir. Bir daha karşılaşırsak kibar olmayı deneyin memnun oldum."
"Ben hiç olmadım birde mümkünse karşılaşmayalım." diyerek ablamla arabaya ilerledik.
"Karşılaşacağız."
"Ben sana demedim mi arabada beni bekle diye. Boşu boşuna gerginlik çıkardın orda."
"Hiç de bile adam bir özür bile dilemedi. Aman abla boşver ya hem okula da geç kaldım. Sen beni okula bıraktıktan sonra servise mi vericeksin arabayı?"
"Evet cafeyi açamam bugün büyük ihtimal."
"Anladım." 7 dakika sonra okula gelmiştim.
" Görüşürüz abla. "
" Görüşürüz." Kampüse doğru ilerlerken Ece'yi gördüm ve ona seslendim:
"Ece!"
"Deniz neden geç kaldın yaa tam 15 dakikadır seni şurda bekliyorum."
"Hiç sorma kızım ya yarın benim motor yarışım var ya bende Suat abi motorun bakımını yapması için evde bıraktım. O yüzden bende ablamla geliyodum. Yoldada adamın biri arabaya çarptı. Ablamda 'beyefendi dikkat etsenize ya birine bişe olsaydı' dedi adamda yani adı Yağızmış bide demesinmi 'arabanızın hasarını karşılayacağım' diye insan bi sorar iyimisiniz diye hayır yani özürde dilemiyor. Bende işte orda laf falan attım. O yüzden geç kaldım. Neyse hadi sen kendi dersine git bende gideyim. Görüşürüz çıkışta zaten bugün 2 derse gireceğim sende 2 derse gir sahile gidicez ya dönüşte alışveriş falan yaparım ben. Görüşürüz.
"Tamam hadi görüşürüz."
.....
Derslerim bitmişti kampüsün çıkışında 10 dakikadır Ece'yi bekliyordum. Nerde bu diye arayacaktım ki, geldiğini gördüm bir şeyler düşünüyor gibiydi. Kesin gıcık sevgilisi canını sıkmıştı.
" Ece noldu bir şeyler düşünüyor gibisin. O gıcık sevgilin mi bişe yaptı? "
"Evet, aslında hayır o bir şey yapmadı. Ben sadece ondan ayrılmak istiyorum. Birbirimize eski saygımız kalmadı sevgi desen bence hiç yok. Sana hep diyorum ya bir ilişkide saygı olmadan sevgi hiç olmaz, olamaz diye işte birbirimize saygımız olmadığı için sevgimizde azalıyor zaten bu aralar sürekli bara falan gidiyor anlattım ya, dersten önce aradım birazdan buraya gelicek ayrılmak istediğimi diyeceğim. "
" Bencede ayrıl Ece onun zaten eskiden ne yaptığınıda biliyorsun. Şu ilerde market var ben sahilde yemek için bir şeyler alayım 15 dakikaya gelirim. Hadi görüşürüz. "
" Görüşürüz. "Ece'nin yanından ayrıldım ve kulaklıklarımı takarak. MÜSLÜM GÜRSES-Tutamıyorum Zamanı dinlemeye başladım. Yürürken nedense takip ediliyorum gibi hissettim. Ama sonra yanılıyorumdur diye düşündüm. 5 dakika içinde markete vardım. Direk çekirdek kaptım. İçecek kısmına gittim ve içecek olarak sade soda ve bira aldım. Arkamı döndüğüm gibi sert bir şeye çarptım.
" neye çarptım ya ben taş gibi" kafamı kaldırıp baktığımda asla görmek istemeyeceğim bir kişiydi:Sabah arabaya vuran ve özür dilemeyen şahıs Yağız
" Taş gibi olduğum doğrudur."
"Of yine mi sen? "
"Evet yine ben. Bir şeyin varmı?"
"Sanane be işine bak."
"Sen demedin mi sabah bir daha böyle şeyler yaşadığında bir şey oldumu diye sor diyen."
"Evet bendim ama şuan kaza yapmadığımıza göre. Aman neyse ne şimdi çıkta gideyim. " çıkmak için sol tarafa geçtim oda geçti, bu sefer sağ tarafa geçtim oda geçti.
"Çıksana ya gidicem."
"Hayır."
"Ne demek hayır."
"Galiba 'hayırın' ne demek olduğunu bilmiyorsun."
"Gayette biliyorum. Beni takip eden sendin demi, bende diyorum ki neden takip ediliyor gibi hissediyorum."
"Evet bendim."
"Pardonda sen psikopat mısın? Ne diye beni takip ediyors-." lafımı bitirmemiştim ki Ece aradı:
"Efendim Ece."
"Nerde kaldın."
Yağıza bakarak:
"Gıcığın biri beni lafa tuttuda. Sen bir şeymi isteyecektin."
"Gelmeyince merak ettim. Bir de gece müsait olursan bara gidelim mi?"
" Bar mı sen genelde gitmezdin bara noldu ayrıldınız mı?"
"Evet oda dünden razıymış."
" Tamam gidelim hangi bar."
"Buraya gel konuşuruz. Hadi görüşürüz "
"Tamam, görüşürüz." Ece'yi kapattım ve
"Artık izin verirsen geçebilirmiyim?" hiç bir şey demeden çekildi. Nedense trip atıyo gibi bir hali vardı. Neyse daha iyi diye geçirdim içimden. Kasaya gidip aldıklarımı ödedikten sonra üniversiteye doğru yürümeye başladım...
Üniversitenin önüne geldiğimde Ece kapının önünde bekliyordu. Çok mutlu gözüküyordu onu öyle görünce bende mutlu oldum. Hemen yanına gittim ve:
"Evet karar verdiniz mi hanımefendi hangi bara gidicez gece."
"Demir Bar diye bir yer duymuştum geçenlerde, baya iyi diyolar orası olabilir aslında."
"Tamam o zaman sahilden dönüşte bize gelirsin, akşam yemeğide bizde yeriz zaten evin yan taraf sonra hazırlanıp çıkarız. Sana uyarmı?"
"Evet uyar hadi sahile gidelim atla arabaya. " Ece'nin arabasına bindik ve direk sahile sürdü.
" Evet biraz eğlenceli müzik açalımda neşemiz yerine gelsin. EDIS-Martılar açıyorum."
"Aç bakalım dostum." Şarkıyı açtığım gibi eşlik etmeye başladım Ece ise beni dinledi. 15 dakika içerisinde sahile gelmiştik zaten ablam ve annemde yere örtüyü sermiş oturuyorlardı.
"Biz geldik."
"Hoşgeldiniz kızım. Ececim pek bi mutlu gördüm seni anlat bakalım."
"Sevgilimden ayrıldım Nuran Teyze zaten sağlıklı bir ilişkimiz yoktu beni çok yoruyordu böylesi daha iyi oldu."
"Önce kim ayrıldı sen mi omu?"
"Ben ayrıldım .Dediğim gibi zaten beni çok yoruyordu,birbirimize saygımızda yoktu, sevgi desen her geçen gün azalıyordu. Bende gittim ayrılmak istediğimi söyledim."
"İyi yapmışsın kızım boşver saygı göstermeyen erkeklere güven olmaz denendi onaylandı."
"Aynen öyle Nuran Teyzem bende öyle diyorum zaten."
"Anne motorumu bakıma gönderdin mi?"
"Evet kızım, Suat abini aradım oda sağolsun direk kabul etti."
"İnşallah yarın da kazanırım."
"Bu sefer ödül ne? "
"Kupa galiba, bende yarın kazandığımda öğrenicem."
"Abla sen ne yaptın götürdün mü arabayı servise?"
"Evet götürdüm."
"Ne servisi!? Selin noluyor kızım?" Ablam bana kaş göz yaparak anlatmamı istedi. Bende hemen lafa atlayıp:
"Ben anlatayım. Şimdi şöyleki annecim öküzün biri geldi arabaya vurdu. Bide özür falan dilemeden 'hasarınızı karşılayacağım' diyor. Bu işte ablamda servise götürecekti en son."
"Sen adama bulaştın mı?"
"Yok ya sadece birkaç laf attım o kadar."
"Ben bilirim senin 'birkaç' lafını." Biz biraz daha sohbet ederken ablamın kafasına kuş pisledi ve hepimiz gülmeye başladık.
"Gülmeyin valla trip atarım size." Biz umursamayıp gülmeye devam ettik.
"Ya gülmeyin."
"Tamam tamam gülmüyoruz." dedi annem hâlâ gülerken.
"Kızlar hadi kalkalım saat 19:23 olmuş. Ece itiraz istemiyorum sende bizle geliyorsun hatta bugün bizde kalıyorsun."
"Annecim ben zaten Ece'yi davet ettim. Bir de akşam Ece ile bara gideceğiz tabi izin verirsen biz öyle konuştuk ama izin vermezsen gitmeyiz."
"Tamam kızım gidin hadi artık geç oldu bizde eve gidelim." Annemin talimatı ile eşyalarımızı toplayıp arabaya koyduk. Ablam annem ile gitti bende Ece ile...
........
Eve geleli 1 saat olmuştu. Annem akşam yemeğini hazırlıyor, bende Ece ile gece için elbise seçiyorum. O kendi elbisesini seçti ben hâlâ seçemedim.
" Off ben ne giyicem Ece ya."
"Bak bu sana çok yakışır. Sana diyorum bunu giy diye." Ece'nin dediği elbiseye baktım. Gerçekten çok hoşdu onu giymeye karar verdim.
"Oha evet hemen bunu denemem gerek. Sende kendi elbiseni dene."
"Tamam." elbiseyi elime aldım ve giymeye başladım. Elbise bana çok güzel oldu. Ben aynada kendime bakarken Ece'de üstünü giymişti .
"Ece elbise sana çok güzel olmuş."
"Sanada bu gece bütün gözler üstümüzde olacak."
"Katılıyorum. Hadi üstümüzü değiştirelim birazdan yemek hazır olur sonrada duşa gireriz ve hazırlanmaya başlarız."
"Tamam Denizim." Ece ile üstümüzü değiştirdik . Bende pijamalarımı giydim.
"Kızlar hadi gelin yemek hazırmış."
"Hadi ablam çağırdı yemek yiyelim valla ben çok açıktım."
"Bende açıktım." Ece ile yemeğe indik.
"Kızım ne giyeceğinizi seçtiniz mi?"
"Evet anne seçtik."
"Bu arada motorun bakımdan geldi haberin olsun."
"Tamam yemekten sonra zaten bara gideceğiz ya ben motorla giderim denerim bir."
"Sen bilirsin kızım." Böyle sohbet ederek yemeğimizi yedik. En sonunda :
"Ece doyduysan hadi duşa gir sen ve hazırlanmaya başla anca hazırlanırsın bende masayı toplayıp gelirim."
"Bende yardım edeyim hem saat daha 20:47 erken saat 23:00 gibi çıkarız evden."
"Tamam o zaman, anne sen otur biz toplarız."
"İyi madem toplayın. Deniz bide kek yaptım Ece seviyor masayı toplayınca getirde yesin."
"Kek mi önce ben bi tadına bakayım da."
"Hayır, önce Ece yiyecek."
"Gördün mü Ece annem seni görünce beni unutuyor." Bunu dememle Ece annemin yanına gidip sarıldı:
"Yaa Nuran Teyze benim için mi yaptın. Çok teşekkür ederim Teyzem benim."
"Sende benim kızımsın Ececim."
"Abla görüyor musun pabucumuz dama atıldı."
"Görüyorum Deno." Hep birlikte gülmeye başladık. Masayı topladık ve oturmaya başladık daha sonra ben Ece'ye kek götürdüm.
"Ellerine sağlık Nuran Teyzem çok güzel olmuş."
"Ece hadi saat 21:10 hazırlanalım artık. Sen benim odamdaki banyoyu kullan ben de ortak banyoyu kullanayım."
"Tamam geldim." Ece ile birlikte hazırlanmaya gittik. Ben banyoya girdim ve iyice köpüklenerek yıkandım. Çıktım ve saçıma bakımını yaptım ve kuruttum. Sonra makyaj masama oturup makyaj yapmaya başladım. Gözlerime gri tonlarında far sürdüm, gözümün altına hafif siyah far sürerek sislendirdim. Uzun keskin bir eyeliner çektim. Dudağımın çevresini kahverengi kalem ile çerçeveledim ve kahverengi rujumu sürdüm.
Kıyafet olarak kırmızılı siyahlı desenleri olan, üstünde tül detayı olan ve biraz dekolteli bir elbise üstünede siyah deri ceketimi giydim. Ayakkabı olarak da YSL topuklu ayakkabımı giydim. Çanta olarak da siyah bir çanta tercih ettim.
Saçımıda dağınık topuz yapıp önlerden iki tutam bıraktım.
Ece'de hazırlanmıştı.
"Ece çok güzel olmuşsun."
"Yaa cidden mi sende çok güzel olmuşsun."
"Thanks bebeğim. Hadi gidelim."
"Hadi." Ece ile annemgilin yanına indik.
"Kızlar ikinizde çok güzel olmuşsunuz."
"Harbi ha orda herkesin gözü üstünüzde olacak eminim buna."
"Hadi biz kaçar görüşürüz." Ece ile dışarı çıktık o kendi arabası ile gidecekti bende motorumla.
"Yarışalım mı Ece."
"Yarışalım Deniz."
"O zamam 3,2,1 başla." İşareti verdiğim gibi gaza çok fazla basmadım. Önce orta hızla gidiyorum ki Ece birden gaza bassın ve sonrasında kazandığını sanıp yavaşlasın. Planım buydu. Tamda tahmin ettiğim gibi oldu. Ece kazandığını sanıp yavaşlamışken ben birden gaza bastım ve son hızla Ece'nin yanından geçtim.Sonunda bara gelmiştik, gelirken de Ece ile yaptığımız yarışı ben kazanmıştım onunla dalga geçmeye başladım.
"AHAHAHA noldu Ece Hanım kaybettiniz. Ahahaa"
"Kızım sen benim gerimdeydin nasıl geçtin beni. Ama güzel taktikmiş. Neyse hadi içeri geçelim."
"Geçelim bakalım." Ece ile içeri doğru yürümeye başladık.
"Ece ben içecek alacağım istiyormusun?"
"Yok ben birazdan alırım, şurda bir çocuk gördümde yanına gideyim."
"Of Ece of ne olacak senin bu çapkınlığın." Ece bana gülümseyip çocuğun yanına gitti. Bende barmenden içecek almaya gittim.
"En ağır içkinizden alabilir miyim acaba?"
"Çarpmasın sonra. İlk defa mı içiyorsun?"
"Hayır ilk içişim değil. Hep ağır içerim zaten."
"Tamam 2 dakika bekleticem seni."
"Sorun yok. Ee adını öğrenebilir miyim?"
"Can. Senin?"
"Deniz. Memnun oldum."
"Bende. Al içeceğin."
"Teşekkürler."
"Bişe sorabilir miyim. Ama yanlış anlamak yok?"
"Tabii." dedim içeceğimi içerken.
"Numaranı alabilir miyim? Belki daha sonra bir şeyler içeriz." Ben daha bir şey diyemeden yandan tanıdık bir ses geldi:
"Hayır alamazsın. Şimdi o bebeksi yüzüne bir şey olsun istemiyorsan defol. Bu arada kovuldun. Bir daha gözüme gözükme seni kimse elimden alamaz." Yan tarafa baktığımda sabahki kaza yaptığımız kişi yani Yağız olduğunu gördüm. Ben bundan neden kurtulamıyordum.
"Sen hayırdır. Burda da mı takip ettin beni? Neden geldin buraya?"
"Mekanıma gelirken sana mı sormam gerek."
"Mekanın mı?" Burası onun muydu?
"Evet mekanım."
"Tamam o zaman benden uzak dur git diğer tarafta otur." Bunu dedikten sonra bir içki daha istedim.
"Bana ordan bir içki daha verir misiniz? Az öncekinden olsun ama."
"Az önce içtiğin içecek en ağırı ondan içemezsin!"
"Sanane, hadi sen daha gitmedin mi. Git artık."
"Buyrun efendim içeceğiniz."
"Bana bir sürü getirin bundan." içeceği aldığım gibi kafama diktim. Ben içeceğimi içerken bir diğeri geldi. Alıp onuda içtim. İçeceğim ağır olduğu için yavaş yavaş sarhoş oluyordum.
"Getirmeyin daha fazla!" Yağız bunu derken diğer içeceğimde geldi. Yağız almak için yeltenmişti ki ben ondan önce davranıp kaptım.
"Hayır içeceğim." bunu dedikten sonra içeceğimi kafama diktim.
"Off Yağız çok sıkıcısın ben dans etmeye gidiyorum." Ayağa kalkıp dans pistine ilerledim. Deli gibi dans ediyordum. Bir çocuğun bana doğru geldiğini gördüm.
"Selam güzellik, birlikte dans edelim mi?"
"Olur." dedim u harfini uzatarak. Birlikte dans etmeye başladık.
"Adın ne bu arada?"
"Cem güzellik senin?"
"Deniz. Adın çok havalıymış bu arada."
"Teşekkür ederim."
"Ee sevgilin var mı güzellik?"
"Hayır yok. Senin?"
"Benimde yok."
"İyiymiş."
"Aynen. Dert yok kaygı yok."
"Sen sarışın mısın kumral mı?"
"Kumral." Arkamı dönüp Yağıza baktığımda dikkatle bizi izlediğini gördüm. Bu sırada Cem bana yaslandı. Çok rahatsız olup hemen öne ilerledim. Yağızın bunu görmesiyle kalkıp yanıma gelmesi ve Cem'e yumruk atması bir oldu.
"Lan, sikik herif resmen kıza dayıyorsun napıyon lan sen!"Bunu derken bir yumruk daha attı. Bu sefer Cem Yağızı yumruklamaya başladı. Yağız o yumruktan sonra Cem'i daha kötü yumruklamaya başladı onlar birbirine vururken
"Yağız! Kalkın çabuk." dedim. Bunu dediğim gibi Yağız bana baktı ve kalktı. Korumalara işaret edip Cem'i almalarını söyledi.
"Yaa yeter artık Yağız kısmetimi kapatıyorsun." dedim, sarhoş olduğum için pek düzgün konuşamıyordum
"Senin bende başka kısmetin olamaz!"Dedi Yağız. Bu dediğini ne anlamda demişti anlamamıştım
" Çok dans etmek istiyorsan benle et! Gidip sana dayayacak adamlarla dans etme. Anladın mı?"
" Anladım. Hadi o zaman dans edelim."dedim.
" Ya ben onu lafın gelişi dedim dans falan etmem, nefret ederim ben dans etmekten. "
"İyi sen bilirsin." dedim ve dans pistine ilerledim
Arkamdan da Yağız geliyordu hissediyordum. Kendi kendime dans ederken arkada Yağız'ın varlığını hissettim ve zafer kazanmış gibi sırıttım. Ben dans etmek için kalçamı sağa sola sallıyordum, tam o sırada Yağız derin bir nefes aldı, ne olduğunu anladığımda ona bakarak dans etmeye başladım. Yağız'ın gözlerine baktığımda yeşil gözleri koyulaşmıştı.Onun bu hali ile sırıttım. Farketmeden yaptığım ve küçük bir temastan ibaret olan bir hareket ile bu hale gelmişti.
"Noldu neden sırıttın."
"Farketmeden yaptığım bir temas seni bu hale getirdi. Libidon o kadar yüksek mi cidden? ." Açık sözlülüğüm ile bir an şaşırdı.
"İleride anlarsın." Ne dediğini anlamıştım ama anlamamazlığa vurdum.
"Ne dedin anlamadım." dedim sarhoş halim ile.
"Boşver."
"Sen bilirsin." Aklıma bir fikir gelmişti ama önce Ece'yi bulmam gerekiyordu. Rastgele numaralar sallayıp insanlara yazacaktık.
"Bu kadar dans yeter benim Ece'yi bulmam gerek."
"Napıcaksın Ece'yi."
"Boşver." Ece'yi karşı tarafta biri ile flörtleşirken gördüm.
"Lan Ece biriyle flörtleşiyor." Yağızda baktığım tarafa baktı ve:
"Arkadaşımla. Kaan olur kendisi."
"Arkadaşımdan mı faydalanmaya çalışıyor o. Şimdi ben onu dövmezmiyim."
"Merak etme Kaan öylesine biriyle flörtleşmez. Hoşlandığı kişilerle flörtleşmek ister. Yani senin arkadaşa kafayı takmış bulunuyor artık."
"O zaman ben onları bırakayım aklıma gelen şeyi tek başıma yapayım. Hadi görüşürüz." diyerek Yağız'ın yanından ayrılıp bir masaya ilerledim ve oturdum. Hemen bir numara salladım ve yazdım.
Ben:naber. Çükün büyük mü? sanmıyorum ama.
Acaba o soruyu sormasamıydım. Karşı taraftan hemen mesaj geldi.
05********:İyi Deniz senden. Çok mu merak ediyorsun.
Ben:Lan sen benim adımı nerden biliyorsun
05********:Senin herşeyini biliyorum
Ben:Aynen aynen kesin biliyorsundur(!) herşeyimi
05*********:Deniz Aksu 22 yaşındasın, Girişimcilik  son sınıfsın, Anne baban ayrı ve
eskiden İstanbul'da Yaşıyordunuz Şimdi ise Antalya, Baban geçen sene vefat etti
Bir ablan var cafe işletiyor sende motor yarışlarına katılıyorsun
Motor yarışlarında 'Beyaz Yıldırım' diye tanınıyorsun:) Annenin ülkenin farklı yerlerinde butik mağazası var.
Ben:Kimsin sen, nerden biliyorsun bunları, doğru söyle bende kamera falan mı takılı
05*********:Karşıya bak kim olduğumu görüceksin.
Karşıya baktığımda elinde telefon ile bana gülerek bakan Yağız vardı. Bana doğru gelmeye başladığında sıçmış olduğumu anladım. Hemen kalkıp yukarı kata koşmaya başladım oda peşimden geliyordu. Bir odanın içine girdim ve kapının arkasına saklandım. Kapının kilidi yoktu. Bir kapının neden kilidi olmaz ki.
Kapı açıp kapama sesleri geliyordu. Galiba bütün odalara tek tek bakacaktı. O kimki bana karışacak onana neymiş ki benim numara sallayıp insanlara yazmamdan.
ama yazdığım numara onundu. O benim hiç bir şeyim değil bana karışamaz. Lan Deniz sen adama çükün büyük mü diye sordun. Ama ben onları sarhoşken yazdım. Keşke yazmasaydım o soruyu. Bunları boşverip çıkmaya karar verip kapının kulpuna elimi attım ve o sırada kapı açıldı
İçeri Yağız daldı.
"Otur şuraya!"dedi. Dediğini yaparak koltuğa oturdum. . O da tam karşıma geçti.
" neden numara salladın. "
" Sanane canım istedi bende yaptım. Sen benim neyimsin ki sana hesap vericem ben."
"Senin yaptığın şeyden bananeyse benim çükümün büyüklüğünden sanane o zaman. Gerçi dans ederken ne kadar olduğunu anlamış olman gerekti. "
"Kısasa kısas diyorsun peki. Ben onu yazdığıma pişman oldum ve  o yazıyı  sarhoşken yazdım."
"Şimdi ayıksın yine ne kadar olduğunu anlamak istermisin."
"ne diyosun be sen düzgün konuşsana döverim bak seni.
"Sakin ol şampiyon sadece tepkini merak ettim."
" Şimdi çekil ve bir daha karşıma çıkma. Görüşmemek üzere."
"Peki nasıl istersen."
"Anladığına sevindim"
Yağızı arkamda bırakarak aşağıya indim. Ece ortalıkta değildi ama flörtleştiği çocuk masada oturuyordu. Onun yanına gittim.
"Ece nerde."
"Lavaboya gitti. Sen kimsin."
"Sanane" Ece'nin yanına lavaboya gittim. Ece rujunu tazeliyordu.
"Ece içtin mi hiç, ona göre ablamı arayımda alsın bizi."
"Yok içmedim daha doğrusu içmeye vakit bulamadım."
"Gördüm sizi çocuk resmen içine düşecekti . Neyse hadi gidelim geç oldu artık."
"Peki." Ece ile araçlarımıza binerek eve geldik. Ve direk uyuduk...
Sabah bir heyecanla uyandım. Duvardaki saate baktığımda 11:23 olduğunu gördüm. Bugün biraz motor sürmek için okula gitmeyecektim zaten zorunlulukta yoktu. Odaya baktığımda Ece'yi görememiştim. Muhtemelen okula gitmişti. Merak ettiğim için Ece'yi aradım. 5 saniye sonra açtı.
"Alo Ece nerdesin göremedim seni okula mı gittin?"
"Hayır kuzum kütüphanedeyim. Finaller yaklaşıyor, zaten biliyorsun 3 ay sonra mezun oluyoruz. Bende çalışmalarımı sıklaştırdım."
"İyi yapmışsın Ecem o zaman ben kapatayım sende çalış. Sonra ararım. Bu arada ben motor sürmeye gideceğim haberin olsun."
"Tamam kuzu hadi görüşürüz."
"Görüşürüz." telefonu kenara koyarak hazırlanmaya gittim, rahat şeyler giyecektim. Gece olacak yarış için kullandığım kıyafetim hazırdı. Zaten yarışlarda hep aynı kıyafeti giyiyordum. Bana şans getiriyor bence. Hazırlanıp aşağı indim. Annemle ablam işe gitmişlerdi, bende şimdi evden çıkmıştım. Kahvaltı yapmak istemiyordu canım, yolda giderken marketin birinde durup meyveli yoğurt aldım. Son 1 haftadır sporumu aksatıyordum ve yememe dikkat etmiyordum. Motor sürmek için her zamanki boş araziye geldim. Yaklaşık 4 saat boyunca motor sürmüştüm ve şimdi evdeydim. Acıktığım için kendime biftekli salata yapıp yedim. Motor yarışı 00:00'da olacaktı saat şuan 18:30. Biraz uyumaya karar verdim saat 23:00 gibi uyanıp hazırlanmaya başlarım diye düşündüm. Odama çıkıp yatağıma yattım ve uykuya daldım...
Saat 22:54'de uyandım önce ılık bir duş aldım saçımı kurutup sıkıca topladım çünkü kask takacaktım. Daha sonra üstüme siyah, önü fermuarlı, şort tulum olan uzun kollu bir kıyafet giydim. Tabii üstüme birde deri ceketimi aldım. Saate baktığımda yarışın başlamasına 20 dakika vardı. 20 dakikada ben oraya 5 kez giderdim. Motoruma bindim ve yarışın yapılacağı yere gitmeye başladım. Acaba rakibim kim olacaktı. İsmini söylemediler ama lakabını söylediler 'Siyah Yıldırım' Sanki benim lakabım ile bir bütündü. Siyah ve Beyaz ... Yarış pistine geldiğimde pistin çevresi izleyiciler ile doluydu. Ece'yi aradı gözlerim. Muhtemelen müzik ayarlaması yapıyordu. Bende pistten uzak bir yerde oturmaya başladım...
Yarışın başlamasına son 5 dakika vardı. O yani'Siyah Yıldırım' ve ben 'Beyaz Yıldırım' Yarış çizgisinde yarışın başlamasını bekliyorduk. Siyah Yıldırım kaskını hiç çıkartmamıştı. Bir an içimden ona bakmak geldi ve tam gözlerinin içine odaklandım.
Gözleri bana çok tanıdık gelmişti yeşil.... Ben dikkatlice ona bakarken kaskını çıkarttı. Karşımdaki kişi ile şok olmuştum.
Karşımdaki Yağızdan başkası değildi.
"Yağız" dedim şaşkın bir ifade ile. Bana anlamsız şekilde bakıyordu.
"Yarış başlayacak 2 dakika sonra ve bu sefer kazanan sen değil ben olacağım. Beni yenemezsin. " dedi. Bu dediğine sesli bir şekilde güldüm.
"İzle ve gör seni nasılda göt edeceğim."
"Kızım bak sana ilk tanıştığımız andan beri sabrediyorum bana küfür etme."
"Neden zoruna mı gidiyor. Açıkcası pek umrumda değil."
"EVET! YARIŞ İÇİN SON 30 SANİYE" Ben dikkatle nerelerde keskin viraj olduğuna bakarken geri sayım başladı:
"10,9,8,7,6,5,4,3,2,1 VE BAŞLA!" İşaret geldiği gibi normal hızla ilerlemeye başladım. Benim aksime Yağız namıdeğer Siyah Yıldırım son hızla gaza bastı. O hızla ilerlemeye devam ederken ben hâlâ normal hızla ilerliyorum. Keskin virajları atlatınca hızımı arttırdım. Yağız ile aramızda 5 metre falan vardı. Benim için hiçbir şey, nede olsa ben kazanacaktım. Hızımı düşürüp Yağızı kazandığını sanmasını sağladım. Artık viraj yoktu ve Yağız hızını baya düşürmüştü. Bende bunu fırsat bilip son hızla gaza bastım ve bitiş çizgisine ilk ben ulaştım. İlk roundu ben kazandım. Normalde 3 round yapılması gerek ama bu rounduda ben kazanırsam başka yapılmayacaktı. Yağız yine aynı taktiği uygulayacağımı sanıyordu ama nafile. Ben bu sefer son hızla ilerleyecektim oda arkamdan yavaşça gelip beni kazandığıma inandıracaktı ve ben hızımı düşürdüğüm an o gaza basacaktı. Yani bunun sonucunda üçüncü round yapılacaktı. Yanılıyordu. Öyle bir hataya düşmeyecektim. Keskin virajı atlattım. Son hızla ilerlediğim için virajlar tehlikeli oluyordu. Kaza yapmamak için direksiyonu normal çevirmem gereken süreden 5 saniye falan önce çeviriyordum. Artık viraj yoktu. Hızımı son hız yaparak ilerledim ve kazandım. 2 rounduda ben kazanmıştım. İkimizde motordan indik ve karşı karşıya geldik.
Karşımda yenildiği için deliye dönmüş bir Yağız vardı.
"Noldu lan, hani yenemezdim seni göt turşusu."
"Kızım bak beni sinirlendirme.Sen kimsinde bana küfür ediyosun, bir daha bana küfür edersen seni si-." karşısında bir kadın olduğunun farkına varınca lafını yarıda kesti ama ben ne diyeceğini çoktan anlamıştım
"Olum bak benle düzgün konuş asıl ben seni sikerim görürsün. Neyse ben ödülümü alıp gideyim artık, bir daha karşılaşmamamız dileğiyle." ödülümü almaya giderken Yağız hâlâ konuşuyordu:
"Seninle bir daha karşılaşacağız ve o zaman bu sefer ki gibi olmayacak." onu umursamadan ödülümü alıp eve gittim. Bileğime baktığımda bilekliğim yoktu, bilekliğimin olmadığını görünce elim direk olarak onun bana aldığı kolyeye gitti, neyseki o düşmemişti. Bilekliğini pek umursamadan pijamalarımı giydim ve yatağa uyumaya gittim. Bugünü de çok şükür belasız(!) bitirmiştim. Birkaç dakika içerisinde uyumuştum...

Merhaba bu benim ilk hikayem, profesyonel bir yazar değilim illa yanlışlarım olacak. Ona göre yargılarsanız çok mutlu olurum. Hikayeyi yayınlıyorum ama içime sinmeyen yerler oldu şimdilik böyle kalsın ilerleyen zamanlarda zaten düzenlenecek, sizleri kocamannn öpüyorummmmm. Birdee karakterlerin hepsi 3. Bölümden sonra yayınlanacakk. Görüşürüzz🎀

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 19 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

BEYAZ SAYFAMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin