Zeynep evlenmek isteyen kişinin Hakan adlı biri olduğunu öğrenmişti. Kendisi inşaat mühendisliğinden yeni mezun olmuş. Herhalde özel de bir yerde iş bulmuş. Annesi ve babasının tek çocuğuymuş. Zeynep tüm bunları halasından öğrenmişti.
Halası, Zeynep tanışmak için olumlu cevap verince hemen eve gelmişti. Çocuk hakkında ne var ne yok anlatmıştı. Zeynep bu kadar çok bilgiyi nasıl buldu diye düşünmeden edememişti. Dedikodu kısımlarını annesine anlattığından emindi Zeynep.
Birisiyle bu durumu her şeyiyle paylaşmaya ihtiyacı vardı Zeynep'in. Beyza ile konuşmuştu ama o içini pek açmamıştı. Aklındaki soru işaretlerini paylaştırmamıştı bile. Betül ablaya gitmeye karar vermişti. Zaten dün aradığında neden gelmiyorsun diye hayıflanmıştı. Zeynep de bugün yani yarın gelirim demişti. Şimdi annesinin söylediğine göre tam öğle saatiydi.
Kapıyı tıklayan Zeynep içeriden gelen 'gel' sesiyle içeri girdi.
''Ooo. Hoş geldin Zeynep'cim. Senin en çok verdiğin sözü tutmanı seviyorum. Gel gel. Hah otur öyle.'' Betül'ün tarifiyle Zeynep oturmuştu. Betül günün yorucu yarısından sonra Zeynep'i gördüğüne sevinmişti. Ama Zeynep'te bir şey olduğunu seziyordu. Zaten telefonda da sesi değişikti. Ona ne olduğunu sordu. Zeynep öyle hemen konuya girecek kız değildi. Ama Betül'ün ısrarlı çabası ile girmişti asıl konuya. İçini kemirip duran duruma...
''Bana görücü gelecekmiş Betül abla.'' Betül donup kalmıştı. Tabi ki de Zeynep'e talip olabilirdi maşallah güzel kızdı. Terbiye desen o da olması gerekenden bile fazlaydı. Peki, asıl şaşırtıcı gelen neydi o zaman? Yaşı mı? Aslında yaşı da evlenmek için önünde engel değildi.
''Sen istemiyor musun? Yoksa zorla mı?'' aklına gelen sorunun dudaklarından fırlamasına izin verdi Betül. Kız zaten bir şeylerin umutsuzluğunu yaşıyor gibiydi. Şimdi sırası değildi. Ama hormonlar onu bazı durumlarda ele geçiriyordu.
''Yok, öyle değil. Sağ olsun annem kendi sordu bana. Yani görüşümü almak için. Ama bu kişi her kimse beni tanımadan benimle evlenmek istiyor.'' Zeynep uygun cümleyi kuramadığını biliyordu. İçindekileri düzgün anlatmak için tekrar çabaladı. '' Yani ne bileyim. İnsan tanımadığı bir insanla evlenmek ister mi? Hem de bu kişi görme engelli ise? Yani görme engellilere genellikle yine başka bir engelli biri talip olur genelde. Ama bu kişi her kimse hem benimle evlenmek istiyor hem de gözlerimi ameliyat ettirmek istiyor. Bir yerde terslik var gibime geliyor. Tabi Allah bilir ama ...''
Betül düşünüyordu. Zeynep gayet mantıklı konuşuyordu. Maalesef ülkemizde engelliysen hayata her alanda 1-0 geri başlıyordun. Zeynep gibi yüzünden çok gönlü güzel kızlar maalesef hayat karşısında sürekli darbe alıyordu. Sanki engelleri yüzünden darbe aldıkları yetmezmiş gibi. Ama bir şeyi yeni duymuştu Betül. Zeynep ne demişti? Gözlerini ameliyat mı ettirmek? Yani Zeynep'in gözlerinin düzelme ihtimali mi vardı? Peki, bu kız neden bunca sene karanlıkta yaşamıştı? Birkaç kere Zeynep ailesinin bir ara iyi durumda olmadığını söylemişti. Bununla ilgisi olabilir miydi? Betül canı gönlünden Zeynep'in görebilmesini istedi. Ama cidden Zeynep'e talip olan kimdi? Aklına bir ihtimal geliyordu. Zeynep'i seviyor muydu bu çocuk? Betül'ün bir şey demesi gerekiyordu ama ne söylemesi gerektiğini bilemiyordu.
''Zeynep şaşırdım. Dediklerin maalesef çok doğru. Doğru diyorum çünkü maalesef toplumuzda hep bedenen olan engel hayatımızda da engel oluyor. Ama gönülde olan engel hiç muhasebe dahi edilmiyor. Neyse bunun hakkında konuşmak istemiyorum tabi ki. Ama Zeynep sen ne dedin? Ameliyat mı? Ne ameliyatı?'' Zeynep heyecanlanmıştı. Ameliyat durumunu daha önce anlatmadığını hatırlamıştı.
''Haa... Doğru ya siz bilmiyorsunuz. Gözlerimi kaybettiğim kazadan sonra doktorlar ameliyat ile gözlerimin açılabileceğini söylemişti. Ama açılma ihtimali yüzde 40 gibi bir orandaymış. Düşük sayılmaz ama yüksekte sayılmaz. Babamın durumu pekiyi olmadığı için onları sıkıntıya sokmak istemedim. Çünkü ameliyat pahalıydı. O yüzden erteledik ameliyatı daha sonra da konusunu açmadım. Belki alıştığımdan bilmiyorum. Belki de başka bir neden.. Neyse işte böyle bir durum var. Ve bu ameliyatı yapmak isteyen benimle evlenmek de isteyen biri var.'' Betül anladığını belirtir bir ses çıkardı. O sıra da telefonu çaldı Betül'ün. Zeynep'e 'bir dakika' dedikten sonra telefonu açtı. Arayan Musab'tı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Suskun Gözler (Tamamlandı)
Fiksi RemajaÖyle bir söz yazılır ki bütün bir hayat anlatılır, öyle bir hayat yaşanılır ki bütün sözler anlamsız kalır. Hayat bir şekilde akıp gidiyor zaten onemli olan her anı doya doya değil, dolu dolu ve anlamlı yaşayabilmek. Görme engelli Zeynep ile Musab'ı...