1

95 9 19
                                    


Fakültede çok güzel bir çocuk vardı. Baktıkça kalbinizi deliyormuş gibi hissettiren yumuşak gözlere sahipti.

Bu güzelliği ilk fark ettiğinde biraz korkmuştu Gavi. Karşısına geçip biraz daha izlemek ve hayran olmak istemişti. Bunu yapacak cesareti yoktu, bu yüzden onu gördüğü her yerde başka işi yokmuş gibi ona odaklanmakla dakikalarını harcamıştı.

Şimdi de profesörü dinlemek yerine onun dinleyişini izliyordu işte. Fark edilme korkusunu çoktan aşmıştı çünkü bu çocuk çok alık ve dalgındı. Bu zamana kadar yakalanmadı sanıyordu Gavi. Keşke arkadaşları içinde aynısını söyleyebilseydi. Bilirsiniz, muazzam bir tabloyu incelerken yandan size bok yiyen sırıtışı gönderen Ansu veya Ferran manzarayla hiç de güzel bir uyum yakalamazdı.

Ferran sıkıntıyla iç çekip Gavi'ye sarmaya karar vermiş olmalı ki gözlerinin odağını takip etti. Gördüğüyle sırıtırken Gavi'ye doğru eğildi.

"Sence de Pedri bugün olduğundan çok daha dalgın değil mi? Not almayı geç gözlerini bile açık tutamıyor. Ona bir sorunu olup olmadığını soracak tatlı bir arkadaşa ihtiyacı var mıdır acaba?"

Gavi arkadaşını hafifçe ittirirken kaşlarını çattı. Gerçekten iyi gözükmüyordu.

"Siktir git Ferran."

Ferran kıkırdayıp geriye yaslansa da Gavi'nin aklını bulandırmıştı it. Yutkunup göz ucuyla Ferran'a baktı tekrardan.

"İhtiyacı var mıdır ki?"

Ferran ilgisi yeniden arkadaşına çekilmiş bir şekilde doğrulduğunda bu hiperaktife eğlence çıkardığı için kendinden nefret etmişti.

"Sormak istemezsen sorun değil. Sonuçta senin aksine onunla çoktan arkadaş oldum. Sen bizi kenardan izlerken yanına gidip bir şeye ihtiyacı var mı diye sorabilirim!"

Sosyal kelebek Ferran, tabiki de kendi halinde takılan alakasız tiplerin bile bir numaralı dostuydu. Biraz onun gibi olup Pedri'yle konuşabilmeyi umuyordu.

"Seni küçük piç. Aklından bile geçirme."

Ferran dil çıkarıp ardından düşünürmüş gibi bir ifade takındı

"En yakın dostumun hayatının aşkıyla tanışmasına vesile mi olsam yoksa..."

"Kes sesini! Senden önce davranacağım."

Ferran'ın gözleri mücadele hırsıyla koyulaştığı sırada ön taraflardan bir gürültü duyuldu. Gavi'de dahil herkes oraya odaklandığında yerden eşyalarını toplayan Pedri'yle karşılaşmayı beklemiyordu. Düşenleri hızlı hızlı çantasına doldururken bakışlarını yerden asla ayırmıyordu. Gavi buradan bile elmacık kemiklerinin üzerindeki kızarıklığı ve dudaklarının gerginleşmesini görebiliyordu. Ama o yoğun gözleri utanç veya başka herhangi bir duygunun ötesinde yabancı hissettiren bir boşlukla doluydu.

Artık Pedri'nin kendinde olmadığı şüphesiz bir gerçekti. Gavi ayaklandığı sırada Pedri çoktan çantasını sırtına geçirmiş kapıya doğru ilerlemekteydi. Adımlarını hızlandırsa da Pedri'ye yaklaştıkça bütün cesaretinin silindiğini hissetti. Kulaklığını takmış kim bilir ne dinleyen çocuğun biraz gerisinden ilerliyordu şimdi. Esmerin adımlarının aksadığını da fark ettiğinde bu işin bir tanışma meselesi olmanın çok ötesinde gerçekten acil bir durum olduğuna kanaat getirmişti.

Bir iki büyük adımla mesafeyi azaltıp çocuğun omzuna dokundu. Pedri biraz irkilerek arkasını döndüğünde kelimelerinin ağzından çıkmak için savaştığını hissetti.

Pedri'nin göz altları çok çalışmaktan gelen bir kararmaya sahipti ama bu sefer kasvetli gözüküyor ve Gavi'yi endişelendiriyordu. Gözleri ise tam olarak karşısındakini yansıtıyordu ve o irislerde bu kadar net bir şekilde görülmek Gavi'yi her zaman etkiliyordu. Dudakları sıkıntıyla kapanmıştı, yanaklarındaki allık hala az önceki gibiydi. Karakteristik kaşları biraz yukarı kalkarak Gavi'yi inceledi. Normalde çok sık kullandığı mimiklerini bile yorgunluğun pençesinde zar zor ortaya çıkarıyordu.

"Hasta mısın?"

Düşüncelerine dalıp ağzını gevşetmişti. Kelimeler çıkmakta acele etmedi.

Bir saniye sonra olacakları kesinlikle beklemiyordu. Pedri'nin kirpikleri birkaç kez titredi ve yine de soluk dudakları hareket etti.

"Biraz-"

Sonrasında arkaya doğru sendeledi. Sendeleme düşmeye dönüşeceği esnada Gavi kendine gelerek çocuğun beline kollarını sardı.

"Pedri! Pedri iyi misin?!"

Yüzüne baktığında gözlerinin çoktan kapandığını fark etti. Bir sanat eseri kollarında bayılmıştı.

Etrafa bir bakış atıp kimseyi göremeyince Pedri'yi prenses stili kucağına aldı.

İlgilenilmesi gerekiyorsa ilgilenecekti.





Azdım🥵tıp okuyolar btw

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 12 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

HASTA MISIN. pedri×gaviHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin