"Karya'nın babası olayım. Evlen benimle."
"Pardon? Daha bir saat önce tanıştık biz farkında mısın?"
|mpreg|
|Aşk yeniden temalı|
|changlix, minsung, seungın|
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
~•~•~•~•~
"Hala, biz geldik."
Hyunjinin sesini duymasıyla buz kesilmişti felix. Yıllardır özlem duyduğu oğlu bir adım arkasındaydı. İstemsizce dolan gözleriyle yejiye baktığında yeji de yutkunmuştu.
"Hyun... Hyunjin hoşgeldin." dedi yeji yeğenine sarılarak. Chan da yanlarına geldiğinde hyunjin kendisine yabancı olan yüze baktı. Kaşlarını çatarak halasına döndü. "Hala, misafirin mi vardı?"
Misafir... Oğlunun kendisini tanımıyor oluşu, onu herhangi bir misafir sanışı felixin kalbini acıtmıştı. Kendini gülümsemeye zorlayarak elini uzattı. Oğlunun elini tutmak istiyordu. "Hyunjin merhaba, ben felix." dedi sesinin titrememesine dikkat ederek.
Hyunjin kendisine uzatılan eli tuttu. "Hyunjin." dedi ve elini sıkıca tutan adamın elinden çekti. Yeji de kendisini gülümsemeye zorladı. "Felix benim liseden yakın arkadaşım hyunjin." dedi jeongine söylediği gibi. Hyunjin, babasıyla şuan bu şekilde tanışamazdı.
Tüm bunlar canını yakıyordu felixin. Oğluna bu kadar yakınken yabancı olmak canını yakıyordu. "Ben artık gideyim." dedi zorla gülümseyerek.
"Kalsaydınız." dedi hyunjin felixin aksine gerçekten gülümseyerek. Felix onun gülümsemesine uzunca bakmıştı. "İşlerim var şimdi. Daha sonra yine gelirim oğlum." dedi.
Hyunjin tanımadığı bu adama nedensizce yakın hissetmişti. "Tamamdır o halde." dedi. Chan ise felixin hareketlerinden ve yejinin gerginliğinden şüphelenmişti. Changbinin bahsettiği hyunjinin diğer babası felix olabilir miydi? Benziyorlar da.
Felix, gitmeden hyunjine sarıldığında hyunjin başta şaşırsa da sonra o da yavaşça kollarını felixe sardı. Felix, oğlunun kokusunu içine çekerek geri çekildi. "Seninle tanıştığıma memnun oldum hyunjin."
"Bende öyle felix amca." dedi hyunjin gülümseyerek.
Felix de her ne kadar oğlunun kendisine amca demesine üzülse de gülümsedi ve geldiği aracına binerek gitti. Chan da arkasından kaşlarını çatarak bakmıştı. "Chan içeri gelmiyor musun?" dedi hyunjin. Herkes içeri girmişti.
"Sen gir ben telefonla konuşup geleceğim."
Hyunjin onu onaylayıp içeri girdiğinde chan hemen telefonunu çıkararak changbini aradı. Açılan telefonla direkt konuya girdi. "Hyunjinin babasının ismi felix mi?"
Changbin şaşırmıştı. "Evet. Sen bunu nerede-"
"Size gelmiş."
"NE?" Changbin öfkeyle sesini yükselttiğinde chan iç çekerek saçlarını karıştırdı. "Biraz önce hyunjinle size geldik ve kapıda bir adam vardı. Yeji hala, liseden yakın arkadaşı olduğunu söyledi ama adamın hyunjine karşı hareketleri şüphelendirdi beni."
