Semih'in ısrarıyla son model bir telefon aldıktan sonra kiraladıkları yazlığın bahçesinde kahve içip sohbet ediyorlardı. Semih, Neşe'yi kendine iyice çekip kucağına oturtmuş hem konuşuyor hem de internette gördüğü komik birkaç şeyi gösteriyordu.
"Yanmışsın sen biraz." Neşe, parmaklarıyla Semih'in yanağına dokundu. "O kadar güneş kremini sürmeyeceksen ne diye aldın?"
Semih onun açıkta kalan omzuna öpücükler bıraktı. Kıza cevap vermedi, boynuna çıktı. Boynunu kelimenin tam anlamıyla yakaladı. Önce sertçe sonra yumuşak yumuşak öptü.
"Gün geçtikçe daha mı güzelleşiyorsun sen?"
Neşe güldü. Boynunu iyice geriye attı, Semih'e yer açtı. Öpücüklerin tadını çıkardı. Çıplak bacağındaki elle dikkat dağıldı. O el, yavaş yavaş sıktı önce baldırını. Hafif dokunuşlarla şortundan içeriye girdi.
"Semih... biri görecek."
"Her yer kapalı, kimse görmez."
Neşe gözlerini kapattı, hem boynundaki dudakların hem de bacak arasındaki okşamaların tadını çıkardı.
****
Ertesi gün yine sahile indiklerinde Kuzey ile karşılaştılar. Yine arkadaşlarıyla top oynuyordu ve Neşe'nin geldiğini görür görmez bilerek topu yanlarına yolladı. Semih sabır çekti. Topu ayağıyla yükselterek eline aldı. Sahaya yaklaştı.
"Pardon ya, yine mi size denk geldi?" Kuzey yüzünde laubali bir sırıtışla konuştu. "Bir daha olmaz." Diye devam etti.
Semih güldü. Topu hafiften havaya dikip sağ ayağıyla denize doğru yolladı. Kuvvetli bir vuruş yaptı. Top gözden kayboldu.
"Olamaz zaten. Rahat ol." Neşe'nin yanına döndü. Kız gülerek izliyordu onu.
"Oyunlarını bozdun."
"Kafasını kırmadığıma dua etsin."
Neşe yine şezlonga uzanmıştı ki Semih onu tek hamleyle kucağına aldı.
"Napıyorsun?"
"Bugün benimle denize gireceksin."
"Semih gerçekten yüzme bilmiyorum. Ikimizi de boğarım."
"Hiçbir şey olmaz." Dedi Semih. Kucağında Neşe ile ilerledi. Kız öyle tüy gibiydi ki sanki sırt çantası taşıyormuş gibi hissediyordu. Biraz ilerledikten sonra indirdi. Neşeyi kollarının altından tuttu. Su Semih'in göğsüne Neşe'nin ise boynuna geliyordu.
"Şimdi sakin ol. Panik yapma, yavaşça ayaklarını çırp."
Neredeyse yarım saat aynı yerde aynı hareketi defalarca tekrarladıktan sonra Neşe su yüzeyinde kalmayı başarabilmişti. Güneşin iyice tepeye binmesiyle çıktılar sudan. Kurulandılar. Semih, güneş kremini eline bolca döküp Neşe'nin yüzüne ve omuzlarına sürdü. Neşe'nin itirazlarına rağmen göğsünün üzerine de yedirdi.
"Semih! Çok ayıp!"
"Dün gördüm ya her şeyi." Semih burnunu öptü. Öyle bir büyülenmişti ki kıza dokunmadan yapamıyordu.
Gülüşürlerken bir anda Neşe'nin şezlonguna koyulmuş hediye paketini fark ettiler. İkisi de ilk saniyede ne olduğunu hemen anladı.
"Semih..." Neşe'nin onu sakinleştirmeye çalışması boşunaydı.
"Götüne sokacağım bu telefonu!"
"Lütfen uğraşma!" Dedi Neşe. Ama adamın sakinleşmesi artık imkansız bir hal almıştı.
"Ne demek uğraşma ya? İki gündür gel de beni döv diye yalvarıyor."
Neşe ne derse desin Semih'in vazgeçmeyeceğini anladı. Mecburen adamın peşinden sahaya yanaşmakla yetindi.
"Birader!" Semih bir ıslık çaldı. "Bana baksana sen."
Kuzey arkadaşlarının yanından ayrılıp Semih'e doğru ilerledi. Esasında bu kadar ısrarcı biri değildi de Beşiktaş'ın genç yıldızını sinir etme fikri onu eğlendiriyordu.
"Bir sorun mu var?" Diye sordu Kuzey.
Semih hediye paketini yanındaki çöpe attı. Sonra kafasını dikleştirip döndü adama. "Sen ne diye benim sevgilimin etrafında dolanıyorsun iki gündür?"
Kuzey güldü. Beklediği reaksiyon buydu. Biraz gerilerinde kendilerini endişeyle izleyen Neşe'ye göz kırptı. Su gibi bir kızdı. Böyle kaba saba bir herifle ne işi vardı?
"Hatamı telafi edeyim, dedim."
"Bak birader ben öyle kavgacı bir adam değilim. Ama bazen tersi batsın, dünyayı tanımam. Benim asabımla oynama."
Kuzey elini onun omzuna attı. "Relaks ol." Semih onun önce elini ittirdi, sonra göğsünden itekledi.
"Semih yapma!" Neşe, Semih'i kolundan kavrayıp çekiştirdi. "Lütfen. Uğraşma hadi gel."
Semih parmağını salladı Kuzey'e. "Akıllı ol!"****
- besiktasin topcusu böyle maganda gibi kavga etmez
-semihin yanindaki kim
+sevgilisi galiba
-offf cok uzgunum-aslan kardesim be errrkek sek errrkek
-ne kiziyorsunuz cocuga sizin sevgilinize asilsalar susup oturur musunuz amk
-semihinko buyudun de sevgili mi yaptin aq olecem duygusalliktan
+bir de kavga ediyo oglum yeriz seni-semih bugun senin sunnet oldugun gundur
Neşe çok gergindi. Fotoğraflarda suratı öyle açık görünüyordu ki annesi babası bir yerde görse onu öldürürdü.
"Sıkma canını artık!" Semih ona arkadan sarıldı. "Ben halledeceğim kaldırtacağım fotoğrafları."
"Herkes tivit atmış neredeyse hangi birini kaldırtacaksın? Babam öldürecek beni."
"Ben konuşurum babanla da. Güzelim biraz rahat ol, üzme kendini bak." Semih onun için endişeleniyordu. Ya bir atak daha geçirirse?
"Ben konuşacağım babanla söz veriyorum."
****
Yorum alayımmm
ŞİMDİ OKUDUĞUN
august // semih kılıçsoy
FanfictionKız bu duruma nasıl düştüğünü bilmiyordu. iğrenç bir adamdı belki ama ona aşık olmuştu.