( Melisa'nın anlatımı ile)
Uyandığımda Enes'in koynundaydım. Enes hala uyuyordu. O kadar tatlı görünüyordu ki... yataktan kalkmak istemedim o an. Sadece Enes'in koynundan ayrılmak istemiyordum. Ama saat 07.05 olduğu için yataktan kalkıp üstümü giyinmem gerekiyordu. Bu yüzden yataktan kalkmadan önce Enes'in yanağını öptüm, bana ne oluyordu böyle? Enes'in yanağını öpmüştüm. Hem de izni olmadan! Neyse ki uyanmamıştı. Kızardıgımı hissediyordum.Bu düşüncelerimden sıyrılıp yataktan kalktım. Üstümü değiştirmek için tuvalete girdim. Üstümü degiştirdikten sonra okul çantamı hazırladım. Enes'in ısrarı üzerine bu gün serbest giyinmiştim. Üstümde Enes'in swetshortunu giymiştim. Altımda da bol ve sıcak tutacak bir eşofman vardı. Sonra da Enes'i uyandırmak için yanına gittim.
Enes'i uyandırmak için kulağına soğru eğildim ve" Hadi kalk bakalım uykucu, sabah oldu." Dedim. Enes'in uykusu o kadar ağırdı ki beni duymadı bile.Sanırım kabusum yüzünden onu uyandırmıştım. O an kabusum gözümün önüne geldi. Gözümün önünde annem sevdiğim çocuğu öldüyordu.Birkaç adım geri çekildim. Ellerimin titremeye başladığını ve yanağımdan sıcak yaşlar süzüldüğünü fark ettim o an.
" Melisa, neden ağlıyorsun bir şey mi oldu??" Dedi Enes, uykusu daha açılmamıştı ve benim için endişeleniyordu. Hızlıca göz yaşlarımı sildim.
" İyiyim ben, bir şey yok. Aşağıda bekliyorum ben seni. " dedim ve çantam ile kulaklığımı alıp aşağıya indim. Ayakkabılarımı giyip Enes'i beklemeye başladım.
( Enes'in anlatımı ile)
Birkaç dakika boyunca uykumun açılmasını bekledim. Aklım Melisa'ya takılmıştı. Acaba neden birden ağlamaya başlamıştı? "Tamam, bunu düşünme Enes. Bu gün Melisa'ya açılacaksın. Mutlu olman lazım." Diye konuştum kendi kendime. Kendime hazırladığım eşyalarımı giydim. Üstüme bol bir swetshort ve altıma da bol bir eşofman giymiştim. Saçlarımı da tarayıp hafifçe dağıttım ve kafama bir bere taktım. Sonra da çantamı alıp aşağıya indim. Melisa ayakkabılarını giymiş beni bekliyordu. Ayakkabılarımı giyerken Melisa'nın ağzından laf almayı denedim.
" İyi misin sen? "
" İyiyim merak etme."
" Emin misin Melisa? Uyandığımda ağlıyordun, gördüğün kabusunu mu hatırladın yoksa?" Dedim ayağa kalkarken.
" Yok , yasadıklarımdan biri aklıma geldi de. Ondan." Dedi Melisa bahçeye çıkarken.
" Yalan söyleme bana küçüğüm" dedim Melisa'nın çenesini hafifçe kendi yüzüme doğru döndürerek. Melisa bana dönük bir şekilde bana bakıyordu ve gözleri yaşlıydı. " Benim hakkımda bir kabus gördün ve bundan dolayı ağlıyorsun."
" Bunu da nereden çıkardın?" Dedi Melisa beni yavaşça iterek.
" Sen uykunda benim adımı sayıklayarak konuşuyordun."
" Başka birisi o, tanıdığım Enes adında biri var da. Şey yakın arkadaşım da. " dedi Melisa telaşla.
" Ya öyle mi?" Dedim. Demek benden başka birisi ile konuşuyordu. Moralim bozupmuştu. Biz Melisa ile arabaya doğru ilerlerken arkamızdan Alya'nın sesi duyuldu.
" Enes abi, abla beni bekleyin!" Birkaç dakika sonra yanımıza Alya geldi ve üçümüz de arabaya binip okula doğru yola çıktık.
☆
Okula geldiğimizde üçümüz de arabadan indik. Melisa beni okula girmek için beklerken birkaç dakika sonra geleceğimi ve onun okula girmesini söyledim. Sonra da Alya ile konusmaya başladım.
" Alya, sizin benden başka Enes adında tanıdığınız var mı? Sen gelmeden önce Melisa'nın gördüğü kabus hakkında konuşuyorduk. Gece benim adımı sayıklayıp uykusunda konuşuyordu. Ben bu konuyu açınca telaşla başka birisinin ismini sayıkladığını söyledi."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beyaz Bir kuğu Gibi
Fiksi RemajaÜnlü bir balerin olmak isteyen Melisa Güneş, ailesi tarafından sevilmeyen ve önemsenmeyen bir kızdır. Melisa bir gün 7. sınıfta kazandığı bursluluk sınavı parası ile bale kursuna gitmeye karar verir, bu sırada kardeşi Alya'nın da bale yapmak iste...