Sen ömrümün en güzel yarısı.
☆
Bahar: Bize gelmen gerek çiçeğim,böceğim en sevdiğim arkadaşım.
Hazal: Ne oldu akşamın bu saatinde?
Saat akşam 9'a geliyordu. Doğum gününün üzerinden 2 hafta geçmişti ve ara sınavlarımız bitmişti. Genel anlamda bakarsak güzel geçmişti.
Bahar: Yakın arkadaş dediğin ne oldu demez,geliyorum der.
Bahar: Yazıklar olsun.
Yaptığı duygu sömürüsüne göz devirdim. Uzandığım yatağımdan doğruldum. Dağılmış saçlarımda ki tokayı çıkarıp yeniden ördüm. Üzerimde ki mavi pijamamı çıkatmaya üşendipiöden üzerime ince bir hırka geçirdim. Havalar yavaş yavaş soğumaya başlamıştı.
Telefonumu alıp seke seke indim merdivenlerden.
"Zeliş sultaan! Pamuk nenem benim."
Koltuğun arkasından yaklaşıp boynuna sarıldım.
"Ne istiyorsun yine?"
"Aşk olsun anneanne,içimden gelmiş olamaz mı?"
Televizyonun sesini kısıp bana çevirdi gözlerini.
"Sanmıyorum." çok net söylemişti. Böyle bir kendinden eminlik olamazdı yani o derece.
"Bahar çağırdı. Çok önemliymiş."
Kolunda ki saate bakıp kaşlatını çattı.
"Bu saatte ne olmuş?"
"Ay bilmiyorum ki,acil gel dedi.Bende oraya gideceğim."
Bakışlatı yeninden izlediği diziye döndüğünde başını salladı.
"Git bakim,derdi neyse bu saatte."
"Tamamdır,geç kalmam.Görüşürüz."
Ayağıma terliklerimi giyip anahtarımı aldım ve evden çıktım.
Bahar'lara doğru yürürken, yürüyüş yapan bir kaç komşuya selam verdim.
Son güzel havaların tadını çıkarıyordu insanlar. Tatlı tatlı esen hafif rüzgar çıplak bacaklarıma çarparken üşüdüğümü hissettim. Bu kış çok çetin geçecek gibi duruyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Begonvil Sokağı Çıkmazı
Ficción GeneralAdam, yalnızca gözlerinden anlaşılan derin bir hüzünle oturmuştu denize bakan banka. Bakışları uzaklara dalıyordu.İçsel bir çekişme yaşadığı belliydi. Her an öfkesi tarafından kırılabilecek gibi duran bir sessizlik içindeydi. Hazal hemen arkasında d...