Hesaplaşma

468 35 15
                                    

(🌹 bıraktığım yerde şarkıyı açmanız rica olunur.)

Pijamalarını giymiş bir şekilde oturdu Songül yatağın üstüne. Islak saçlarını kurulamadan çoktan uyumuş olan kızının yanına kıvrıldı. Dizlerini karnına çekmiş bir halde izledi huzurla uyuyan kızını. Başındaki ağrı şakaklarında baskı olarak kendini belli ederken derin bir nefes çekti ciğerlerine. Gözleiinden süzülen damla yastığa ulaşırken Busenaz'ın başına daha çok yaklaştı, küçük bir öpücük bıraktı yanağına uyandırmamak adına. "Baban yaşıyor kızım, bizi bırakmamış."
Gözlerinin kapanmasıyla birlikte geri döndü iki saat öncesine Songül.

Flashback

Boynuna sıcaklığını bırakan dudaklara eşlik eden gözyaşları ile sıkıca sarıldı adamın göğsüne Songül. Adamın ensesinde yerini bulan elleri mümkünmüş gibi daha çok kendine. Sadi'nin boynunda nefes aldıkça dinmeye başlamıştı akan yaşları. Soluduğu her havada solan her yanı yeni bir hayat bularak yeşeriyordu.
"Geldin."
Gülümsedi Sadi, karısının boğuk sesini seçebilmişti sessizlikte. Tekrar bastırdı dudaklarını kadının boynuna. "Geldim."
Hiç ayrılmak istemediği, kendine ait olan yerden usulca çekti başını Songül. Adamın iki yanağına yerleştirdi ellerini. Gözleri dudaklarına kayınca hiç vakit kaybetmeden birleştirdi dudaklarını. Sadi'nin nefesini dudaklarında hissedince üşüyen damarlarında donan kan yeniden başladı yolculuğuna.

Dudakları ayrılınca alınlarını birleştirdi Sadi, sakallarına karışan kadının saçlarını sevdi parmak ucuyla. "Burdayım güzelim, burdayım."

Hızla çarpan kalbi Sadi'nin sesini duydukça daha çok çarpıyordu sanki, nefesi git gide hızlanıyordu.

Duyduğu sesle küçük bir irkilme yaşadı Songül.
"Abi artık gitsek iyi olacak."

Songül meraklı gözlerini çevirdi adama. Sadi yavaşça ayağa kalkıp Songül'ün de ellerinden tutarak kaldırdı. "Kim o? Noluyor Sadi?"

"Karıcığım, sen eve git. Kimseye bir şey anlatma olur mu? Ben geleceğim."

"Ne demek sen eve git? Sen gelmeyecek misin?"

Sadi kadının iki yanağına yerleştirdi ellerini, dudaklarına küçük bir öpücük bırakıp gülümsedi. "Geleceğim Songül ama şimdi değil. Gelince anlatacağım sana her şeyi tamam mı? Sen beni düşünme şimdi."

Songül çayından bir yudum alırken gözleri karşısındaki ikiliye kayıyordu arada. Sadi yaşadığını kimseye söyleme demişti ama hem Sultan hem de Yaver bunu öğrenmeyi çok hak ediyorlardı. İkisi de perişan olmuştu günlerce.

Yaver kadının bakışlarını fark ederek gözlerini çevirdi. "Noldu yenge?"

Songül hafif kıpırdandı yerinde. "Bir şey olmadı Yaver."

"Sen dün akşam bir tuhaf geldin Songül, iyisin değil mi?"

Songül bu sefer Sultan'a çevirdi gözlerini. Dilinin ucuna gelen gerçeği söylememek için büyük çaba gösterdi. "Yok canım iyiyim. Siz devam edin Busenaz uyanmıştır şimdi."

Masadan hızlıca kalktı Songül, hala uyanmayan kızına bakmak için. Adımları odayı bulduğunda gerçekten kızının uyanmış olduğunu gördü.
"Bitanem."

Yatağın başlığına yaslanıp Busenaz'ı kucağına aldı Songül. "Günaydın güzelim."

Songül dudaklarını kızının boynuna bastırıp uzun uzun öpücükler bıraktı. "Busenaz biliyor musun?" Dün gece kızı uyurken söylediği sırrını tekrar fısıldadı Songül. "Baban burada kızım.
"Ne zaman geri gelecek bilmiyorum ama mutlaka gelecek."

Seni Bulduğum Şehir | SadgülHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin