12- Tehdit

1.3K 86 66
                                    

Multi Serenay'ın giydikleri.

***

Maçı kazanmamız sonucunda, Hilmicem ile anlaşıp, bizi bara götürmelerini istemiştik. Daha doğrusu ben Hilmicem'e kabul etsin diye yalvarmıştım.

En son bara geldiğimiz de ben, Merve, Murat, Anıl idik. O zaman her şey çok farklıydı.

Murat ile Merve sevgili değildi. Hilmicem yoktu. Anıl ile sadece arkadaştık.

Gerçi şimdi de arkadaştık, ama bunu Hilmicem bilmiyordu tabii. Çaktırmayın.

Pembe desenli, askısız, kısa şort tulumum üstümdeydi. Birazcık açık olduğu için, 3'üde bana kötü kötü bakıyordu tabii.

Omuz silkerek, koltuğa yayıldığım da, barmen ne istediğimizi sormuştu.

Alkol ile pek iç açıcı anılarım olmadığı için,-Hilmicem'in üstüne kusmak gibi- sadece kola aldım. Erkeklerin hepsi, içki almışken, Merve ise benim gibi soda aldı.

Bu sefer sıkılmıyordum tabii. Sonuçta yanımda Hilmicem varken, sıkılmak pek mümkün değildi. Hele de, sizi için için kıskandığını bildiğiniz halde, sıkılıyorsanız, kendinizi en yakın uçurumdan aşağı atmalısınız. Bıyık altı gülümseyerek çevreyi taramaya başladım.

Sanırım yaklaşık 10 saniye sonra psikolojim de, edebim de bozuldu. Sonuçta bardakiler çokda düzgün şeyler yapmıyorlardı. Hem daha kaç kere söylüyecektim ? Allah is watching !

"Siz bu içkileri içiyonuz ama haram..."

Murat gözlerini kısarak bana baktı.

"Değil mi Serenaycım ? En azından biz midemizi kontrol edebiliyoruz."

Yanaklarımın kızardığını hissederken, sessizce koltuğa iyice sindim. Sanırım ölene dek utanmaya devam edecektim.

Bizimkiler, eğlenceli bir muhabbet açtıktan sonra, gülüşerek sohbet ediyorduk. Sonuçta 2 hafta aralıksız derse, bünye dayanmamıştı.

Bir ara sessizliğe gömüldüğümüzde, elinden kurtulamadığım çenem kendi kendine açıldı.

"Begüm neden gelmedi Hilmi ?"

Hilmicem telefonunu kontrol edip bana döndü.

"Yorgun olduğunu söyledi."

Hmmlayarak kafamı salladığım da, içten içe kendime kızmaya başladım. Hayır yani, hem iç sesim susmuyordu, bir de benden bağımsız haraket eden bir çenem vardı.

İç sese özgürlük !

Birden sıcak basmaya başladığın da, tuvalete gitme ihtiyacı duymuştum.

"Ben bir lavaboya gideyim."

Merve de benle geldiğin de, onca kalabalıkta, zorlanarak yürümeye başladık. Sonunda insanlar topluluğundan kurtulduğumuz da, rahat bir nefes aldım. Boş bir alan bulduğum da, etrafa göz gezdirdim. Tam kafamı çevirip lavaboya gireceğim sıra da, önemli bir şey görmüş gibi kafamı çevirdim.

Gözlerim patlayacakmışcasına açılırken, gözümü kırpıp, gerçek mi değil mi anlamaya çalışıyordum.

Kolumdan çekiştiren Merve, bakışlarımın sabitlendiğini görünce, durup, nereye baktığıma baktı.

"Oha."

Tam karşımız da, Begüm hanım, yanın da esmer bir çocukla yiyişiyordu. Çocuğun kucağın da, kahkahalar atarak, iki de bir dudaklarını birbirlerine kavuşturuyorlardı.

Her Nefeste Sen (SurvivorAllStar)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin