"Mirza beye yapılan testler sonucu son bir yılını hatırlamadığını anladık. Bu süreç kalıcı da olabilir. Şuan kesin birşey söyleyemiyorum ama sağlıklı beslenmesi,iyi bakılması lazım. Hatta bir psikoloğa bile görünebilir. Bu yaşadıkları onda travma etkisi yaratabilir. Tekrardan geçmiş olsun"
Doktorun dediklerine hala inanamıyordum. Böyle birşey nasıl olurdu. Doktor odadan çıkınca bizim Tim ve Mirza bana bakmaya başladı.
"Siz kimsiniz?" Dedi. Bora" Komutanım o Asena Komutan kendisi bizim time yeni geldi. Hatta sizinde sev-" hemen lafını kestim ve "Biz seninle çok iyi arkadaştık ama sen yaşanan bu olaydan dolayı beni hatırlamıyorsun " dedim. Ona sevgili olduğumuzu söylemek istemiyordum.
Eğer bu geçici deilde kalıcı bir hafıza kaybıysa benim için kaygılanacak ve hayatına devam edemeyecekti. Ikimiz içinde en iyisi buydu.
"Cenk yanıma gel " diyerek odadan çıktım. O da arkamdan geliyordu. Hastanenin bahçesine gelince ona doğru döndüm ve "Altay itini atacağım konuma getir " dedim. "Emredersiniz Komutanım" dedi. Mirza'nın arabasının kilidini açtım ve araca bindim.
Sonra da sürmeye başladım. Araba aynı onun gibi kokuyordu. Bu arabada bir sürü anılarımız vardı. Bizim mazimiz burada başlamıştı. Ama burada bitmemeliydi. Mirza artık hayatımın önemli bir parçasıydı. Bana 27 sene sonra aşkı öğreten adamdı o. Belkide beni hatırladığın da hemen evlenirdik.
Bence bu ikimiz içinde iyi olur. Hem eğer ölürsem ona benden bir parça bırakabilirim. Kendimden bile çok seviyorum onu o benim herşeyim. Belki bir gün başkasıyla çıkar gelir. Bunun düşüncesi bile beni ürpertiyor. O gün benim ölüm günüm olur. Ben onsuzluğa belki dayanabilirim ama onu başkasıyla görmeye asla dayanamam. Arabayı durdurdum ve araçtan indim. Geldiğim yer bizim eski evimizdi. Cenk geldiğine ve evde olduğuna dair mesaj atmıştı.
Kapıyı çaldım. Cenk kapıyı açtı ve kenara çekildi. Ev tek odaydı. Altay yerde elleri kolları bağlı oturuyordu.
"Seni herşeyin başladığı yere getirmek istedim nasıl evini özlemişmisin?" Dedim. "Beni neden buraya getirdin albayın haberi varmı bundan " dedi.
Histerikçe güldüm ve belimden silahımı çıkardım. "Seni öldürmek için geldim.
Ha albayı diyorsan onu sıkıntı etme onun ruhu bile duymaz " dedim.
"Böyle birşeyi yapmaya hakkın yok bırak beni" dedi. "Bak şimdi sana bir soru soracağım eğer yaptıklarından biraz da olsa pişmansan seni belki öldürmem ama pişman deilsen güle güle Altay " dedim. "Yaptıklarımdan asla pişman deilim. Bir saha olsa bir daha yaparım. Ve bence bunun hiçbir iğrenç yanı yok. Birisiyle sevişmek suç deil.
Bu benim kızım dahi olsa. Hem kendi yaptığım yemeğin ta-" bir kurşun sesi ve Altay öldü. Onu öldürdüm aynı Mirza'yı vurduğu gibi alnından. Ama içim hala rahat deildi. Normalde görevlerde it öldürdüĝümde sorun olmazdı. Ama bu görev deildi ve ben katil olmuştum.
Hemde kendi babamı vurarak. Ben katıldım. Kendi babasını öldüren bir
KATİL....
Heloo
Birşey diycem bu kitaplarda güçsüz kadın karakterleri sevmeyen tek benmiyim aga bu güçsüz kızı yazanlar hicmi bu kızın yaşadıklarına sinir olmuyor asla güçsüz kız yazamam
Size benden bir tavsiye eğitim hayatiniz boyunca bir kez dahi olsa deneyimlemenix gereken birsey
OKULU ASINNN abi bu çok eğlenceli birşey yakalanacağinizi bilseniz bile asın bu gençlik hatası deil kafa dağıtmak için yapılan birşey gidin.yapin.yaptirin.
Mutlu olalım Yıldız Tozlarımm⭐️🖤🖤
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Öfke Timi
Teen Fiction(Şiddetle okunmasını tavsiye ederim!!) Asena timini kaybeder ve intikam almak için teröristlerin arasına sızar. Fakat bazı aksilikler sonucunda kendisi terörist sanılır. Mirza öfke timinin soğuk ve sert komutanıdır. Bakalım Asena'ya nasıl davranac...
