Bölüm 3; Gerçekler

60 4 0
                                    

Küçük kız gözlerini açtığında karşısındaki genç kızın bembeyaz görkemli kanatlarıyla karşılaştı. Bu nasıl olabilirdi ki? Az önce kanatları yoktu. Ben ona dokunduğum anda mı kanatları çıktı?
Bunlar... abisinin kanatlarına benziyordu.
.
Genç kız, Hikari'yi ayağa kaldırdıktan sonra ona bir su şişesi ve bir sandviç uzattı. Hikari uzun süredir burada olduğundan genç kızın verdiği şeyleri sorgulamadan aldı. Sudan bir yudum aldıktan sonra Hikari, genç kıza ismini sordu.
.
Genç kız gülümsedi

"İsmim Spectra. Senin ismin nedir?"

Küçük kız çekingen bir sesle cevap verdi.

"Ben Hikari, beni kurtardığın için teşekkür ederim. Beni nasıl buldun?"

Hikari bu soruyu sorduğunda Spectra biraz tedirgin olmuştu fakat daha sonra yüz ifadesi yumuşadı.

"Ben U.A lisesinde okuyorum. Birilerinden ihbar aldım ve seni kurtarmaya geldim."

Hikari anladığını belli etmek için başını salladı. Acaba U.A nasıl bir okul? Bütün iyi insanlar oraya gidiyor. Diye düşündü.
.
"Hikari, en sevdiğin hayvan hangisi?"
.
"Şahinleri severim"
.
"Pekala, o zaman şimdi sana bir şahin arkadaş vereceğim, onu takip et, o seni eve götürecektir."
.
Hikari bu duruma çok sevinmişti. Çünkü hiç canlı bir şahin görmemişti.
.
Spectra ellerini hareket ettirerek ışıktan bir şahin yaptı. Şahin hemen Hikari'nin omzuna çıkmıştı.
.
"Şimdi benim gitmem gerekiyor, ama senden bir isteğim var. Beni hiç unutma olur mu?".
.
Hikari bunu sorgulamıştı fakat yine de başını salladı. Daha sonra Spectra oradan ayrıldı. Hikari'nin omzundaki şahin de yavaşça kanatlandı. Hikari de onun peşinden gidiyordu.
.
Yolu yarıladıklarında Hikari yoruldu ve köşedeki bir banka oturdu. Şahin de onun yanına konmuştu. Hikari onun alamayacağını bildiği halde Şahin ile konuşmaya başladı.
.
"Abim büyük ve görkemli kanatlara sahip, onun için çok seviniyorum, fakat benim özgünlüğüm yok, keşke olsaydı diyorum ama olmasa da olur."
.
Uzun süren sessizliğin ardından garip bir olay yaşandı ve şahin konuşu.
.
"Sen özgünlüksüz değilsin, belki şimdi anlamazsın fakat ileride ne demek istediğimi anlayacaksın, U.A okulunda okumalısın. Bunu sakın unutma."
.
Daha sonra yolculuklarına devam ettiler. Evin önüne geldiklerinde şahinin gitmesi gerekti. Hikari ona teşekkür ettikten sonra eve girdi.
.
Abisi daha eve gelmemişti. Hikari salona geçip oturdu ve olanları düşündü.
.
Neden onu o depoya çağırmışlardı?. Spectra onu nasıl bulmuştu. Neden U.A okuluna gitmesi gerektiğini söyledi. Şahin ona özgünlüksüz değilsin demişti. Ama Hikari bir özgünlüğe sahip olmadığını biliyordu.
Düşüncelere dalmışım, dolayısıyla abisinin eve geldiğini fark etmemişti.
.
Abisinin endişeli gözlerle ona baktığını fark ettiğinde ne olduğunu anlamamıştı.
.
"Ne oldu sana?"
.
Cevap gelmeyince Keigo kardeşinin yanına gidip ona şefkatle sarıldı.
Onun parçalanmış dizlerine ve avuçlarındaki kurumuş kana baktı.
.
Hikari konuşmuyordu. Abisi de onu zorlamadı, iyi hissettiğinde ona her şeyi anlayacağını umdu. Kardeşini kucağına alıp lavaboya götürdü, ellerini ve dizlerini yıkadı. Yaralarına krem sürdü ve onu yatağına yatırdı.
Yorganı üstüne örttükten sonra alnından öptü ve odadan çıktı.
.
Hikari, o gün fazla yorulmuştu. Yatağa yattıktan 5 dakika sonra uyuyakalmıştı.
.
Rüyasında ise yine Spectra'yı gördü. Kimdi bu kız? Neden sürekli onu görüyordu. Belki de söylediklerini kafasına çok takmıştır.
.
Sabah kuşların huzur verici sesi ile uyanmıştı Hikari, yanındaki komidindeki saate baktı. Saat 13.23'tü, abisi çoktan gitmiş olmalıydı. Hikari dün fazla birşey yemediğinden midesi kazanıyordu. Mutfağa gidip kendine yine bir omlet yapacaktı. Mutfağın kapısını açtığında gözleri fal taşı gibi açılmıştı. O kadar güzel bir sofra vardı ki sofrada bir tek kuş sütü eksikti. Sandalyede ise üzerinde önlükle oturan abisi vardı.
.
Ama o çoktan gitmiş olmalıydı. Antrenmanlarini ne olursa olsun aksatmazdı acaba ne olabilir diye düşünürken abisi ona eliyle gel işareti yaptı.
.
Hikari abisinin yanına vardığında Keigo onu kucağına oturttu.
.
"Neden antrenmana gitmedin abi?"
.
"Dün kendini iyi hissetmiyordun, bugün de öyle olacağını düşündüm ve gitmedim."
.
Hikari şimdi abisinin gitmeme sebebini anlamıştı. Onun için... onu mutlu etmek için...
.
"Şimdi anlat bakalım kardeşim. Dün neler oldu?"
.
Hikari, dün yaşadığı her şeyi baştan sona abisine anlattı.
.
Keigo kardeşinin soylediklerini zihninde tartıyordu. Hikari, olayları anlatmayı bitirdikten sonra bile Keigo'nun eli hala çenesindeydi.
.
"B-bu...mümkün değil!"
.
"Ne oldu abi... Bana da anlat."

DEVAMİ GELECEKKK.
HİKAYEYE OY VERMEYI UNUTMAYINNN.

𝐏𝐚𝐭𝐥𝐚𝐦𝐚𝐧𝛊𝐧 𝐯𝐞 𝐏𝐚𝐫𝛊𝐥𝐭𝛊𝐧𝛊𝐧 𝐃𝐚𝐧𝐬𝛊ꨄ|Hikari ve Bakugo'nun hikayesi...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin