Öncelikle merhaba, benim için çok değerli ve önemli olan bu "kurgu"ya hoş geldiniz!!
Okuyacağınız şeyler; insanlara ve hayata karşı güvenini tamamen yitirmiş, kendi yarattığı Acılar Dünyasında boğulan Jeongguk'un hikayesi.
Jeongguk duygusal birisi. Onun gözlerinde hayat, aşk. Aşk olmadan hayat olmaz ve Jeongguk düştüğü en ufak boşlukta düşüncelerinin istilasına uğrayıp kendini her şeye kapatan biri.
Kurtarılmayı bekleyen minik bir savaşçı.
Her gece düşleri aşkla süslenen biri. İçinde aşk olmayan kitapları okuyamayan, şarkıları dinleyemeyen biri. Jeongguk aşkın kendisi. Bu kocaman aşk, onun bedenine ağır geldiği için paylaşacak birini arayan, ancak her bulduğu kişi tarafından ihanete uğramış biri Jeongguk.
Lütfen ona anlayış gösterin ve bol bol sevin onu.
Hayatının hiçbir alanında kolay şeyler yaşamadı Jeongguk. Çocukluğundan belki ileriki bölümlerde biraz bahsederim.
Bu yazıyı yeni ekliyorum bu arada, bu kurgunun tek bir satırını bile değiştirmeyeceğim.
Gerek yazmaya başladığım zaman olsun gerek yazarken yaşadığım olaylar olsun, benim için her biri çok önemli.
Biraz acemice yazılmış gibi duruyor çünkü her gün değişen bir ruh halindeydim ve bu kurgu da tamamen hislerime dayalıydı... Yine de umarım hissettiğim şeyleri az da olsa size doğru bir şekilde aktarabilmişimdir.
Olur da bu kurguyu okuduğunuz esnalarda, ya da daha sonra aklınıza geldiğinde, aşkı bulursanız tam burada benimle de paylaşın lütfen!
Unutmayın, aşk omzunuza yük bindirmez, hafifletir. Aşk yarı yarıyadır. Acılarınızı ve sevinçlerinizi paylaşmaktır.
Aşkın ne zaman aşk olduğunu anlayacaksınız<3
Bu arada ilk bölümde hiç oy ve yorum yok çünkü ben onu yanlışlıkla silmiştim... sonra hemen tabletten wattpade girip bölüm kaybolmadan kopyaladım ama maalesef yorumları kurtaramadım bu durumda:((
Ama bu kurguya başlarken hep söylediğim gibi, ben bunu diğerlerinin aksine oy ve yorumlar için değil de yaşadığım ve yaşamayı umduğum şeylerin belli kişiler için yalnız olmadıklarının göstergesi ve güvenli yerleri olması için yazıyorum.
Neyseeee~
İyi okumalar💕
