✓ ┊ last letters ୨୧ bonedo

- how ? -

[ 🎞️ ]

🐈‍⬛ & 🐶🦊

taesan:
ben aglıcam sanırım
cok kotu bir sey oldu

jaehyun:
leehan sikmemistir umarim
linksiz olmaz

sungho:
aq malı dur bi
he dongmin ne olmus

taesan:
of leehan demeyin
cidden
sikicem boyle hayatı
benim kopegim var ya
bizim orda da pet shop var
cok yakınım böyle her gün ugrarım
sansa bakın noldu

jaehyun:
leehan balık olarak pet shop'a gelmis

taesan:
SALAK YETER
DELI ETME BENI
YETER
MANTIKLI OL AZ
SIKERIM BELANI
BIKTIM LAN SENDEN
AMK COCUGU
GIT

sungho:
kanka ne gergin adamsın
dur bi
anlat
?

taesan:
ya
pet shopta calısıyor
ve ben kursa falan giderken hep ordan geciyorum

jaehyun:
øh ne guzel

corydorasının yemedigi yemlerin gittigi cop kutusu

leehan:
GIRDIM

riwoo:
kime

leehan:
sus
ISE ALINDIM ULANNN
BALIK DA SEVERIM :3
CORYDORASIM😭😭👊🏻😣

woonhak:
corydoras mı ben mi hyung

leehan:
ne alaka be
hem
sen benle yüzmeye gelmiyon sus

woonhak:
bogulurum

leehan:
tm

riwoo:
he donghyun anlat kanki

leehan:
neyi
iste
taesanı daha sık görürüm

riwoo:
bak ne yap biliyon mu
gece vardiyasına falan kal tum gun
yorgunum de
git ustune bayil

woonhak:
ama hyung
leehan hyung 12'den sonra balık oluyo
unutma!!!

leehan:
mantıklıymıs
woonhak suscan 👊🏻

riwoo:
tamam dur
git dene

leehan:
babay
deniyom yarın 🫡
iyi gecoslar japon balıklsrıbm

✩°｡﹒🪐﹒

Ek dersleri yüzünden iki saat daha kursta kalmıştı, normalde kurs her zamanki saatte kapanırdı tabii. Ama Taesan en kıdemli olduğu için öğretmeniyle ayrı bir yakındı, bu yüzden özel ders gibi beraber bire bir çalışıyor, konuşuyorlardı. Ha, piano kursuydu bu. Oldukça ilerleme kaydetmeyi bırak, birkaç madalyası bile vardı. Kolundaki saate baktığında gece 12 olduğunu fark edince iç çekerek nefes verdi havaya doğru. Neyse ki gelmişti eve, her zamanki o sokaktan geçiyordu.

Etrafına bakınırken ona doğru birinin geldiğini görünce gözlüklerini düzeltti.

"Gece bu saatte tek başına mısın?"

Sözünü bitirdiği an umursamayıp yoluna devam etmeye çalıştı, ancak Leehan hemen onu takip edip omzundan tutarak güldü.

"Bırak beni."

Omuz silkti, yavaşça evin kapısını açarken iç çekti içeri girmeden önce. "Gidecek misin? Yoksa kafanda piano falan mı kırayım?" Kapının önünde bekleyerek ona döndü.

"Ama benim evim çok uzak Dongmin. Bak saat kaç."

Demesiyle Taesan saatine bir bakış atıp derin nefes aldı. O sırada telefonu çalmıştı. Sungho, görüntülü arıyordu. Birkaç saniye öylece bir telefona, bir de Leehan'a baktı ve derince nefes alarak, içeri girdi.

"İyi gel." Leehan'ın şirin bir çocuk gibi mutlu olduğunu görünce göz devirdi, kapıyı arkasından kapattı. Saçlarını düzeltip telefonu yanıtladı hızla.

"Açsana artık kodumun malı. Heh." Sungho'yu duyunca gözlerini kırpıştırdı Taesan.

Ciddi bir tavırla telefona doğru bakarken ceketini çıkardı. Leehan'ı umursamıyor gibi duruyordu. Öyleydi de.

"Ne var?"

"Kanka ben pedofili miyim??" Oldukça tatlı ve üzgün görünüyordu. Taesan dayanamayıp telefonu kapattı. Gerçekten yorgundu, ve hiçbir şeyle uğraşamazdı şu an. Koltuğa yavaşça oturup arkasına yaslandı. Sessizliği bozan konuşmasıyla, ona döndü.

"Neden hep bu kadar gergin ve soğuksun?" Kafasını yanlayarak dudaklarını büzdü.

"Aish...Bıktım şu sorudan. Beni sorgula diye davet etmedim, kapa çeneni."

Ona yaklaşıp çenesini omzuna koydu gülümseyerek. "Hyung." Fazla yakın davranıyordu. Kıkırdayıp, parlayan gözleriyle ona baktı.

Taesan ölü gibi bir bakışıyla yavaşça onu itti. "Bak Donghyun. İçinde uyku ilacı barındıran bir su içmek istemezsen sakince uyu ya da dışarı atacağım."

Gayette ciddiydi, ve dediği şeyi yapardı. Kimse de evde değildi zaten.

[ 🎞️ ]