Kalmasını en çok istediğim şey sendin.
Ancak zamanı elimde tutmam mümkün değildi.
O ne kadar ilerlerse,
Sen daha fazla giderdin,
Benden daha fazlası giderdi.✶
Duvarların arasında sıkışıp kalmış bu gelecekte, kendimi hiçbir yere ait hissetmiyorum. Soğuk, gri yapılar ve duygusuz yüzler arasında kaybolmuş bir ruhum var. Her gün, aynı monotonluk içinde kaybolurken, içimdeki özgürlük arzusunu daha da bastırmak zorunda kalıyorum. Hayatımda özgürlüğü arayan diğer insanlarla birlikte yaşadığım bu kargaşanın ortasında, geçmişimin ağır yükünü omuzlarımda taşıyorum. Her adımımda, geçmişin hayaletleri peşimden geliyor, beni rahat bırakmıyor. Ruhum, acılar ve pişmanlıklarla dolu.
Bu kaosun ortasında, tıpkı benim gibi günahkar olma yolunda ilerleyen bir çocuğa ise en yanlış zamanda tutuldum. O, şimdiye kadar benim yüreğimdeki karanlığı ve umut ışığını aynı anda uyandıran tek kişi. Gözlerindeki hüzün, benim içimdeki fırtınayı dindirirken, aynı zamanda yeni bir fırtınanın habercisi oluyor. Onunla her an, hem bir kaçış hem de bir teslimiyet gibi sanki. Kalbim, onun varlığıyla çarpıyor, ama aynı zamanda geleceğin belirsizliğiyle titriyor. Onunla geçirdiğim her dakikada, hem huzuru hem de korkuyu aynı anda yaşıyorum.
Geçmişin yükü, her geçen gün daha da ağırlaşıyor. Ailemin, toplumun ve kendi hatalarımın izleri, ruhumda derin yaralar açıyor. Ama onunla birlikte, bu yaraların iyileşebileceğine dair bir umut taşıyorum. O, benim için hem bir kurtuluş hem de bir yıkım. Onunla olduğumda, geçmişin acı dolu anıları bir nebze olsun silikleşiyor, yerini tatlı bir huzura bırakıyor. Ama bu huzur, her zaman kısa ömürlü. Çünkü geçmiş, her zaman geri dönüp beni buluyor.
O, benim için bir aynadan farksız. Kendi karanlık tarafımı, onun gözlerinde görüyorum. Bu, beni hem korkutuyor hem de tuhaf bir şekilde rahatlatıyor; ama aynı zamanda, onun da benim gibi acı çektiğini bilmek, içimi parçalıyor. Bizim hikayemiz, belki de bir kurtuluşa giden yol değil, daha derin bir karanlığa açılan bir kapı. Ama ne olursa olsun, bu yolculuğa çıkmak zorundayız. Çünkü başka bir seçeneğimiz yok gibi görünüyor ve biliyorum, o da benimle aynı şeyleri düşünüyor.
Sanırım onunla birlikte kendi içsel savaşımızda, birbirimize tutunarak ayakta kalmaya çalışacağız. Ve belki de, bu kaybolmuş dünyada, kendi küçük cennetimizi yaratabileceğiz.
- Yvette Dainty'nin Gizli Günlüğü / 1 (852)
✶
ŞİMDİ OKUDUĞUN
jiyu no tsubasa, attack on titan
FanfictionÖzgürlüğünü arayan iki kişi, hayatlarının sınırlarını zorlayan cesur ruhlardı. Biri, gökyüzünün sonsuz maviliği altında kanat çırpmayı hayal eden bir kuş gibi, diğeri ise denizin engin dalgalarında yelken açmayı arzulayan bir denizci misaliydi. Her...