Lies of the Devil/Minsung 18+

1-How did I find you?

Merhabalar!

Ben geldim, bu sefer bomba ile geldim!

İyi okumalar<3
~~~~~~~~~

Saat 04:47. Bir arabanın önüne atladım. Lanet olsun ki araba zamanında durdu ve bir adam geldi yanıma.

"İyi misiniz?"

Cevap vermedim, hala olayın şokunu atlatamamıştım. Kim atlatabilirdi ki?

"Hanımefendi, ben bir polisim, az önce bir ihbar üzerine buraya geldim. Burası fuhuşun tavan yaptığı bir yer. Gelin sizi evinize yada karakola bırakayım"

Polis kartını gösterdi ve inceledim. Hwang Hyunjin, eski kocam. Ama aslında üvey kuzenim.

"Hyunjin..."

Sesimi duyunca şok oldu, bana dikkatle baktı.

"Jisung? Ne oldu sana!?"

Beni hemen inceledi, hiç birşeyim yoktu. Ama zihinsel olarak iyi değildim.

"Ne oldu? Söyle bana"

"Oppa beni götür, lütfen"

"Felix var evde, seni nereye götüreyim?"

Evet, Felix... Felix benim eski metresimdi. Hyunjin ile aramızda hiç birşey olmamasına rağmen, babam beni taciz etmeye başlayınca korumak için evlendi ve sonuç olarak babam ölünce boşandık.

Felix ile başından beri resmen evli gibi yaşıyorlardı ve ikisinin evlilik dışı çocukları vardı. Ve düşündüğünüz gibi... Felix benden nefret ediyor.

"Güvendiğin birine bırak beni"

"Minho'ya gidelim, o sana çok iyi bakar. Onu benim yerime koy tamam mı? Şu anda sana bakabilecek tek kişi o. Ama bir sorun olursa söyle bana, tamam mı?"

-

Geldiğim eve baktım, Hyunjin oppa dakikalar önce gitmişti. Beni de her seferinde bahsettiği arkadaşı Minho'ya emanet etti.

"Kötü görünüyorsun, ne oldu?"

"Felix ile kavga ettim"

"Yine ne için ciyakladı manyak?"

"Daehyun ile ilgilendiğim için"

"Ne?"

"Ben çocuklardan nefret ediyorum, defalarca çocuk dövdüm. Dolayısıyla bana göstermiyor Daehyun'u"

"Biraz haklı gibi, hem çocuğunun babası ile eskiden evliydin, hemde çocuklardan nefret ediyorsun. Korkuyor olabilir"

Başımla onayladım, bana gülümsedi. Benim gerçekte ona aşık olduğumu bilse bana böyle gülümser miydi?

"Ben bara gidiyorum, istediğin gibi takıl. Sesler gelmesin diye şu odada kalabilirsin"

Ah, evet. Minho oppanın cinsel hayatı çok aktifti... Sadece Hyunjin oppanın anlatımları ile aşık olduğum adam her gün başka kadın ileydi.

Minho oppa gidince mutfağa girdim. Acıkmıştım, o yüzden dolabı açtım. Dolapta neler var dikkatle araştırdıktan sonra sosisli sandviç yapmaya karar verdim.

Ekmekleri keserken kendimi durdurmaya çalıştım. Ama olmadı. Bilerek elimi kestim. Çok derindi. Ama yaşadıklarım kadar değildi.

Bunu yapınca rahatlamış hissetim. Sanki üstümden büyük bir yük kalkmıştı.

Elimi sargı bezine sarıp sandviçimi yaptım ve yedim. Sonrasında Minho oppanın işaret ettiği odaya geçtim.

Peruğumu ve lenslerimi çıkarttım. Aynaya baktığımda bambaşka biri karşımdaydı.

Albinoydum. Gözlerim kan kırmızısı rengindeydi.

Makyajımı da çıkarttıktan sonra popomu geçen beyaz kıvırcık saçlarıma da aynadan bakmayı ihmal etmedim. Güzeldim, ama kimseye göstermek istemiyordum.

Yatakta otururken birkaç saat sonra dış kapıdan sesler geldi. Ve dakikalar sonra yanıma sarhoş Minho oppa geldi.

Beni yataktan kaldırdı ve aniden duvara yasladı. Dudaklarıma yapıştığında korktum, itmeye çalıştım. Ama en sonunda bıraktım. En fazla ne olacaktı ki?

Bakire 18 bir kadındım, Hyunjin oppanın dediğine göre Minho oppa bakirelerden nefret ederdi. Ama şimdi bilmesine gerek yoktu. İstiyordum.

Neden itmiştim ki? Ben onu istiyordum. Ona ait olmak istiyordum. Şimdi fırsat elimdeydi.

Ellerinin üstümde dolaşmasına izin verdim. Öpüşmeye başladık, öpüşmemiz gittikçe hararetlendi. Geri çekildi ve tişörtümü çıtarttı.

Tişörtümü çıkarttıktan sonra tek hamle sütyen kopcamı açtı ve sütyenimi çıkarttı.

"Neden bu kadar beyazsın bilmiyorum, ama kahrolası bir tanrıçaya benziyorsun..."

Minho oppanın elleri çıplak göğüslerime gittiğinde anladım büyük günahımın şimdi başladığını...

___________

Eveeet ikinci bolumde smut varr