~☆~

45 4 2
                                    

Buraya çok farklı bi fikirle geldim ama çok kararsızım.
Öncelikle multishiper biriyim jikook yaparken aynı anda yoonmin ve vmin de yapabilirim ama tabi jikook benim için çok ayrıdır. Taslaklarda yoonmin ve vmin ficleri de var acaba onları olduğu gibi yayımlasam mı yoksa direkt jikook'a mı çevirsem?

Karar tamamen sizin.

İyi okumalar...♡

°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°

"Başka ne koyucaktık ben unuttum." Jungkook'la yeni bir tatlı denemek istememizle birlikte mutfağa yerleşmiştik. Tabi ikimiz de ilk kez denediğimizden pekte beceriyoruz denemezdi.

"Meleğim tarifi yanlış okumuşuz sanırım... bunun içinde süt yokmuş.." işte bir hata daha. "Böyle olmicak biz en iyisi birinden yardım istiyelim." Kafasını anlamışcasına salladı. Biraz bakındıktan sonra tekrar bana döndü. "Tae'yi çağıralım."

Tae'nin en son yaptığı kekle parmaklarımı bile yiyebilirdim. "Çok iyi fikir. Hem odasında sıkıldığını söylemişti. Odasına kadar gidip gelelim bari." Çıkarttığı telefonu tekrar cebine koyduğu gibi arkamdan beni takip etmeye başladı. Tabi bir şey sormak isteyip ancak sonra sormaktan vaz geçmesi dikkatimden kaçmamıştı. "Bir şey mi oldu bitanem?"

"Söylesene Jimin bana neden hiç eski anılarından bahsetmiyorsun?" Yavaş adımlarla odamızdan çıkıp koridoru takip edip doğruca Tae'nin odasına doğru gitmeye başladık. "Çünkü yaşadığım şeyler pekte hoş olan şeyler değil." Jungkook bir kaç mırıltı çıkarttı. "Birazcık bahsedebilir misin minik sevgilim?"

Hitap şeklini içimi sıcacık yaparken öte yandan isteği birazcık içime sıkıntı sokmuştu. Koridorun ortasında adımlarımı daha da yavaşlatıp durdum. Sevgilime doğru dönüp ellerini tuttum. Bana kıyasla oldukça uzun boyu yüzünden kafamı birazcık kaldırıp yüzüne baktım. "Bunları tatilden sonra konuşsak olur mu sevgilim? Şuan kendimi hazır hissetmiyorum.. anlarsın ya..." sıkıntılı bir nefes verdikten sonra, bana şefkatle bakıp gülümseyen sevgilim alnıma bir öpücük kondurmuştu.

"Anlıyorum seni Mimi. Kendini zorlamana gerek yok bu yüzden ne zaman istersen o zaman anlat." Mimi.. ne kadar güzel hitap ediyor bana sevgilim..

Yaklaşıp dudaklarına küçük bir öpücük bırakıp geri çekildim ve elimizden birini bırakıp diğer elimle onu çekiştirerek Tae'nin odasına getirdim. Kapıyı bir kaç kez tıklattıktan sonra çok beklemeden kapı açıldı. "Oo kimleri görüyorum. Aşk kuşları ziyaretime gelmiş." Ortama küçük birer kıkırtı bıraktım.

"Aslında seni bizim odaya davet edicektik tatlı falan yaparız diye.. biz birtürlü beceremedikte." Kafasını salladıktan sonra kapıyı yüzümüze kapattı. "Hazırlanıyo herhalde.." naif ve sessiz bir ses kulaklarıma ulaştığında kutsandığımı hissettim. Bir ses ancak bu kadar huzur verici olabilirdi.

Kapı kapandığı gibi tekrar açıldığında kıyafetini değiştirdiğini yerine rahat ve şık birşeyler giydiğini görmüştük. "Hadi gidelim bari." Heyecanla konuştuğunda gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırıp doğruca odamızın yolunu tuttuk.

"Ne yapıyodunuz bakiyim tatlı olarak?" Söylemesi ayıptır kurabiyeyi bile beceremedik şimdi ben sana bunu nasıl söyliyim.. en iyisi Jungkook'a bırakmak. Gözlerimi yavaşça ona doğru çevirdim. Anladığı gibi anında benim yerime cevapladı. "Değişik bi kurabiye denedik. Şu mor dondurma aromalı." (Hayır götümden atmıyorum)

"Ondan kolay ne var canım hallederiz hemen." Hızlıca istediği malzemeleri çıkartıp o hazırlarken bizde izlemeye koyulduk. Nasıl yapıldığı hakkında hiç bir fikrimiz yoktu ama öğrenmek için hevesliydik. Sonuçta birlikte daha çok tatlı yapıcaktık.

Gecenin Aydınlığı - JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin