14. Bölüm 🌻

271 40 10
                                    


"Ah! Sırtım." Hazar yerde uzanırken benimde başım göğsündeydi. Acıyla inlerken ayağa kalktım. Dağ gibi adam devrildi valla. "İyi misin ?" Hazar tek gözünü açıp bana baktı. "Bir de soruyor musun ? Kaç kilosun ? Organlarım ezildi. Alt tarafı küçük bir şaka yaptım. " Şaka mı dedi o ? Sinir bedenimi ele geçirirken ayağım ile bacaklarına vurdum. " Geri zekalı böyle şaka mı olur ? Yontulmamış odun! Kadınların kilosu sorulmaz ayrıca. Hem o kadar ağır değilim." diye isyan ettim. O ise ayağa kalkıp keyifle gülüyordu. "Tamam tamam inandım." Tekrar bacağına vurunca acıyla inleyip bacağını tuttu. Bu defa saçını çektim. "Kafamda saç kalmadı vahşi kadın! Bırak saçımı." O da kollarımı tutup beni kendinden uzaklaştırmaya çalışıyordu. Kolunu ısırınca beni itmişti ve yatağa sırt üstü düşmüştüm. Üstüme çıkıp bileklerimi tuttu. Bu pozisyon hiç iyi değildi. "Ne oldu Lara Hanım? Isırıyordun az önce." Keyifle gülerken kaşlarımı çattım. "Çık üstümden."

Biraz daha yaklaştı. Yüzlerimiz çok yakınken "Çıkmasam ne olur ?" dedi ve sırıttı. Sakin ol Lara. Ona kafa atamazsın. Senin kafan acır. Kendini düşün." Dünyadan turuncu biri silinmiş olur. " Sinirlenmek yerine daha da keyifleniyordu. Kalkmaya çalışsam da yerimden dahi kımıldayamıyordum. Maşallah adamda bir boy var. Benim üç katım.

"Lara ? Hazar ? Evde misiniz ?" Annemin sesi ile paniğe kapılıp kalkmaya çalışmıştım ama kafam Hazar'a çarpınca inleyip başım yatağa geri düştü. Hazar'ın da yüzünde endişeli bir ifade oluşurken üstümden kalkmaya çalıştı. Ayağı yatağın üstündeki çarşafa dolanınca üstüme düşmüştü ve dudakları dudaklarıma değmişti.

Gözlerim şaşkınlıkla açılırken elim ile göğsünden ittim. O da şaşkın bir halde olduğu için anında kenara kaymıştı.

Allah'ım az önce ne oldu ? Utançtan yanaklarıma kan hücum ederken yataktan indim. Kapı açılıp annem içeriye girmişti ama ben az önce yaşanan olayın etkisinde olduğum için tepki veremiyordum.

"Kızım niye ses çıkarmıyorsun ? Suratın niye kıpkırmızı?" İrkilip kendime gelirken "Duymadım anne. " diye mırıldandım. Diğer sorusunu bilerek es geçmiştim. Zaten Hazar'a bakmaya utanıyorum. "Gel mutfağa." dedi ve odadan çıktı. Yutkundum.

"Allah belanı versin Hazar. Seni öldürmüyorsam tek sebebi genç yaşta hapse girmek istememem. " Ona bakmadan sinirle konuşup odadan çıktım. İki dakika rahat duramıyor ki. Hayatımda ilk defa biri beni öptü. Gerçi tam öpme denmez ama sonuçta dudakları değmişti ve utançtan ölüyorum. Ah anne ! Ah ! Hep senin yüzünden. Aniden niye bağırıyorsun ? Daha fazla ayakta dikilmeyip mutfağa geçtim ve akşam yemeği için anneme yardım etmeye başladım.

Hazar

"Hayırdır kardeşim? Pek bir sessizsin." Güney koluma dokununca ona döndüm. Lara mutfağa gittikten sonra bende odada durmayıp bahçeye çıkmıştım. Beş dakika sonra da Güney yanıma gelmişti. Evleri tek katlı ve bahçeliydi. Sol tarafta da dama çıkan merdiven vardı. Oradan düşüp ayağını burkmuştu. Annesine destek verdiğim için de engellemişti. O anlar aklıma gelince yüzümde küçük bir tebessüm oluştu. "Bir şey yok kardeşim. Dalmışım."

Az önce yaşanan olay yüzünden kendimi kötü hissediyorum. Lara'yı öpmüştüm. Yanlışlıkla olmuştu ama dudaklarımız birbirine değmişti sonuçta. Utanıyordu...Bu yüzden kötü hissediyorum.

"İnanmadım ama üstüne gelmiyorum. Yarın gidiyoruz değil mi ?" Başım ile onayladım. Annem burada daha fazla kalmamızı istemediği için gitmek zorundayız.

"Evet...Annemi biliyorsun zaten. O düğünü illa yapacak. Zaten Lara'yı istemiyor...Hasta diye bir şey de diyemiyorum. Karşılarına çıktığımda bile korkuyordum bir şey olur diye." Neyseki korktuğum gibi olmamıştı.

Yanlış Rakam / Yarı Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin