Ali yoğun bir iş gününün ardından evine gitmek yerine babaannesine gitmek istedi. Kapıda onu babaannesi Huriye Hanım karşıladı. Yaşlı kadının yüzünde her zamanki gibi sevecen bir ifade vardı ancak bugün bakışlarında hafif bir heyecan seziliyordu. Ali, bu ne olduğunu az çok tahmin ettiği durumu hemen fark etti ve merakla sordu:
"Babaanne, bir şey mi oldu? Çok mutlu görünüyorsun."
Huriye Hanım, gülümseyerek Ali'nin koluna girdi ve onu içeri çekti.
"Yavrum güzel haberlerim var. Sana çok uygun bir kız buldum. Yarın akşam onunla görüşmeni istiyorum."
Ali, babaannesinin sözleri karşısında bir an için durakladı. Babaannesi, 32 yaşına gelen Ali'nin geç kaldığını durmadan hatırlatıp onu evlendirmek için sürekli çaba gösteriyordu ancak Ali'nin aklı işindeydi. Evlenmek henüz cesaret edemediği bir şeydi. İçinde hafif bir sıkıntı hissetti ama babaannesinin kalbini kırmak istemiyordu.
"Babaanne bunu daha önce de konuştuk. İşler çok yoğun biliyorsun. Ayrıca evlilik filan istemiyorum." dedi nazikçe.
Huriye Hanım, torununun elini tuttu ve gözlerinin içine baktı.
"Yavrum artık aile kurduğunu ve yalnız olmadığını görmek istiyorum. Hem bu kız gerçekten çok iyi biri. Belki sende seversin."
Ali, babaannesinin ısrarcı ama sevgi dolu bakışlarına karşı koyamadı. İçinde bir iç çekişle kabul etmek zorunda kaldı.
"Tamam, babaanne. Senin hatırın için görüşeceğim." dedi. Babaannesinin mutlu olmasına sevinmişti ama bir yandan karşısındaki kadını kırmadan evliliği düşünmediğini nasıl açıklayacağını düşünüyordu. Çoğu zaman bunda başarılı olsa da bazı görüşmelerde sorun çıkaranlar olmuştu. Ertesi gün Ali işten çıkar çıkmaz babaannesinin ayarladığı restorana doğru yola koyuldu. Arabasında yol alırken iç dünyasında bir karmaşa yaşıyordu. Kafasında dönen düşünceler arasında projeler, kariyer planları ve şirketin geleceği vardı. Babası yakında emekli olacaktı. Şirketleri çok büyük olmasa da birçok projeleri yürütüyorlardı ve bunu ilerletmek Ali'ye düşecekti. Ama şimdi babaannesinin ısrarı üzerine tanışacağı bu kız hakkında düşünmek zorundaydı. Restorana vardığında hafif bir heyecan ve merak içindeydi. İçeri girip kendisi için ayrılan masaya yöneldiğinde genç bir kadın onu bekliyordu. Kadın, zarif ve sevecen bir görünüşe sahipti. Ali, kadının gözlerine bakarak gülümsedi ve kendini tanıttı.
"Merhaba, ben Ali. Siz de sanırım babaannemin bahsettiği kişi olmalısınız."
Kadın nazikçe gülümseyerek cevap verdi.
"Evet, ben Zeynep. Huriye Hanım bana sizden bahsetti. Tanıştığımıza memnun oldum."
Ali ve Zeynep, yemek boyunca sohbet ettiler. Zeynep, Ali'nin iş hayatı ve projeleri hakkında sorular sordu. Ali de Zeynep'in ilgi alanları ve hayatıyla ilgili şeyler öğrendi. Zeynep'in iyi bir insan olduğunu anladı ancak içinde bu tür bir ilişkiye hazır olmadığını hissetti. Zeynep'i umutlandırıp sonrasında üzülmesini istemediği için düşüncelerini doğrudan söyledi.
"Zeynep Hanım, tanıştığımıza memnun oldum. Gerçekten çok nazik ve hoş bir insansınız. Ancak şu an için böyle bir ilişkiye hazır olduğumu düşünmüyorum. Umarım beni anlayışla karşılarsınız."
Zeynep, anlayışla gülümseyerek başını salladı.
"Konuşmalarınızdan bunu anladım. Siz hayatınızı işinize adamışsınız. Umarım iyi şeyler başarır ve sevdiğiniz biri hayatınıza girer."
"Teşekkür ederim. Siz de umarım iyi biriyle karşılaşırsınız."
"Hoşça kalın."
"Siz de hoşça kalın."
Ali, eve dönerken içinde hafif bir rahatlama hissetti. Babaannesinin bundan sonra da durmayacağını biliyordu ancak kendi yolunda yürümeye devam etmeye kararlıydı. Bu deneyim ona hayatındaki önceliklerin ne olduğunu bir kez daha hatırlatmıştı.
------------------------------------------------------------------------------------------------
3.bölümde Ali'nin hayatına değindik. Yorumlarınızı bekliyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kağıttan Evlilik
RomantizmEce, 28 yaşında, yaratıcı ve hayal gücü geniş bir kadındır. Ünlü bir yayınevinde hayalet yazar olarak çalışan Ece, iç dünyasındaki derin duyguları yazılarına yansıtan, zekası ve keskin kalemiyle tanınan bir yazar olmasına rağmen, kendi kitabını yayı...