Kaan ve Alara gittikten sonra Tunç'a döndüm. "Az önceki de neydi? Neden öyle dedin ki? Biz sevgili falan değiliz. Beni çok şaşırttın. Hemen neden öyle dediğini anlatmanı bekliyorum. " dedim sert bir şekilde. Gülümsedi ve cevap verdi. "Senden hoşlanmış olamaz mıyım? Ne yani çok tuhaf birşeymiş gibi tepki verdin ki. Fena mı olur sevgili olsak?" dedi ve elimi sıkıca tuttu. Nasıl yani Tunç benden hoşlanıyor muydu? Yaşasın diye bağırmak geliyordu içimden. "Benden hoşlandığını mı söylemeye çalışıyorsun? "dedim. "Hadi kalk seni bir yere götürecem. Ama nereye gideceğimizi sormak yok. Merak etme geldiğin için pişman olmayacaksın. "dedi ve hesabı istedi. Çantamı alıp kafeden çıktık. Nereye gittiğimizi çok merak ediyordum. Ama nereye gideceğimizi sormak yasak olduğu için sesimi çıkaramıyordum. Tunç'un çağırdığı taksiye bindik ve bir adres söyledi. Yaklaşık yirmi dakika sonra Tunç ücreti ödeyip arabadan indi. Biraz yürüdükten sonra çok güzel bir yere geldik. "Aman Allah'ım çok güzel bir yer burası Tunç..! Aşık oldum resmen buraya..! "dedim. Tunç hafif hafif gülüyordu. "Ne dedin sen.? " dedi. "Çok güzel bir yer dedim."diye cevap verdim. Elimi tuttu. "Onu sormadım ondan sonra ne dedin? " dedi. Kafamı kaşıdım. "Buraya aşık oldum resmen dedim. Ne oldu ki? " diye sordum. Hafifçe kafasını salladı. "Hiçbir şey olmadı."dedi. Ileride pembe pembe ağaçların arasında bir bank vardı orada oturduk. Karşımızda da bir gölet vardı. Pespembe ağaçlar suya yansımıştı ve gölet pespembe görünüyordu. Tunç bana döndü. Ve cok etkileyici bir şekilde bana bakıyordu. Heyecanlanmıştım. Elimi hala bırakmamıştı... "Bak bu güzellikler seni ne kadar etkiledi değil mi ? " diye sordu. Kafamı salladım. "Evet çok çok çok etkilendim. Harika bir güzellik. Nasıl etkilenmeyeyim ki?"dedim. Tunç diğer elimi de tuttu. Ve kulağıma doğru yaklaştı. "Senin bu güzelliklerden etkilendiğin kadar ben de senden etkilendim." dedi. Çok şaşırmıştım ne diyeceğimi bilmiyordum. Benim hoşlandığım çocuk da benden hoşlanıyordu. "Gerçekten mi? Benden hoşlandığını söylüyorsun yani? Yoksa ben mi öyle anlıyorum? " dedim. Sesim titremişti çünkü çok heyecanlanmıştım. Tunç kafasını sağa sola salladı. "Yok yok yanlış anlamadın az önce sen buraya aşık oldum dedin ya ben de sana aşık oldum işte prenses."dedi. Aman Allah 'ım...