Kouta ile artık neredeyse her gün dışarıya çıkıyorduk. Beni sevmesi olanaksızdı bile ama onun da benim gibi olduğunu düşünmeye başlamıştım. Belki 2 duygusu vardı? Bu benimle ilgili şüphelerini açıklıyor olabilirdi belki. Belki... Sanmıyordum. Yine de süphelerimde haklı olmayı içten içe istiyordum.
-Yume hadi soru cevap oynayalım!
-Sen başla o zaman.
-Süper! Hmm...Senin rengin ne?
En sevdiğim renk... Hiç böyle konular hakkında düşünmezdim.
-Sanırım...Mor...Seninki ne?
-Sarı!
Aslında neyi tercih ettiği veya etmediği umurumda değildi. Konuşacak bir şey yoktu ve canım sıkılmaya başlamıştı.
-Her gün aynı şeyi yapıyoruz biraz da farklı şeyler yapsak?
-Ne gibi?
- Lunaparka gidebiliriz... Yürüyüp konuşmak dışında bir şey...
-Lunapark! Bir daha ki sefere lunaparka gidelim!
-Olur.
-Bir arkadaşımı da getirebilir miyim? Seninle tanışmak istediğini söyledi. Olur mu?
-N..neden benimle tanışmak istedi ki?
-Geçen günkü olayı anlattım... Hane rahatsız oldum demiştin ya...
-R..RAHATSIZ OLMAMIŞTIM!
-Neden bağırıyorsun??
-R..rahatsız olmamıştım sadece...
-Sadece ne?
-Arkadaşın neden benimle tanışmak istedi? Konuyu değiştirme.
-Konuyu değiştiren sensin be!
-Soruma cevap vermeyeceksen gidiyorum.
-Hay lanet... Bilmiyorum. Tanışmak istediğini söyledi sadece.
-Ha.. Peki tamam gelebilir. Üç kişi mi olacağız?
-Keiko da gelebilir mi?
-Hayır.
-Niye ki yaa!
-Hayır.
-Lütfen!
-Hayır.
-ÜF İYİ BE!
Kou beni arkadaşına anlatmıştı. Arkadaşı benimle tanışmak istediğini söylediyse Meraklı mıydı yoksa Şüpheci mi?
İçimde kötü bir şey olacağına dair bir his vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Duygusal mı Duygusuz mu?
Ciencia FicciónHerkesin tek duygu ile yöneltildiği bir Dünya... Yumemi kendisinin içinde bulunmadığı bu dengeyi sorgulayınca, içindeki yok etme isteği ateşlenir. Dengeyi yeniden kurmaya çalışırken , tüm duyguların tadına varıyor. Aşk, Cesaret, Güven, Acı, Korku, Ü...