Kam'ın Ziyareti

138 14 6
                                    

Kendime inanamıyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Kendime inanamıyordum. Uzun süredir uğraşıp, çaba göstermiştim ama bir türlü başaramamıştım. Mutluluktan ağlamak istiyordum. Nihayet başarmıştım. Dönüşmüştüm. Etrafımı daha detaylı ve iyi görüyordum. Vücudumu çok acayip hissediyordum. Bacaklarıma baktığımda kızıl tüylerimin tüm vücudumu kapladığını anlamıştım. Başımı kaldırıp baktığımda adamların etrafımı sardığını görmüştüm. Fakat eskisi gibi kendilerinden emin değillerdi. Yüzlerindeki korku ve endişeyi görebiliyordum. Benden korkuyorlardı. Bu duruma oldukça memnun olaraka yönümü Safir'e döndüm. Huysuzlanmayı bırakmıştı. Benden birkaç adım uzaklaşmış ve önümde saygı ile eğilmişti. Sanırım Sarkan'ın söyledikleri doğruydu. Bir alfa kurt bütün hayvanların saygınlığına sahip olabiliyordu. İçgüdülerime hakim olamıyordum. Mutluluğumu dağa, taşa, kurda, kuşa... herkese haykırmak istiyordum. İçimden gelen dürtüye hakim olamayarak oldukça gür bir sesle uludum. Sesim ormandaki sessizliği adeta delip geçmişti. Ulumama başka kurt ulumalarıda eklenmişti. Bana karşı olan itaatleri ve sadakatlerini dile getiriyorlardı. Bu durumdan oldukça memnun olarak bakışlarımı etrafımı saran adamlara çevirdim. Bana saldırmalarını bekliyordum ama saldırmak yerine öylece bekliyorlardı. Şaşkınlıklarını yüzlerinden okuyabiliyordum. Sanırım kızıl kurt efsanesini onlarda biliyordu. Daha fazla sabredemiyordum. Bir an önce hepsini öldürmek istiyordum. Karşımda dikilen uzun saçlı adama hırlayarak üzerine ilerlemeye başladım. Onu kışkırtmak ve hareketlendirmek istiyordum ama o saldırmak yerine geri geri ilerliyordu. Daha fazla sabredemeyerek üzerine saldırdım. Birkaç saniye içinde kafasını kopartmıştım. Saldırımla beraber diğerleride üzerime atlamıştı. Bana zarar vermeye çalışıyorlardı ama hiçbir faydası olmuyordu. Teker teker hepsini öldürmüştüm. Kanlarının tadını alabiliyordum. Kokuları gerçekten çok iğrençti ama bu beni etkilemiyordu. Nihayet hepsi öldüğünde geriye sadece bir tanesi kalmıştı. Korku ile bana bakıyordu. Tam üzerine saldırmak için hamle yapacaktım ki koşarak sınırı geçti. Sınırı geçmesi ile birlikte görünüşü anında değişmişti. İnsan suretinden çıkıp bir yaratık suretine bürünmüştü. İki ayak üzerinde olmasına rağmen yinede neredeyse aynı boydaydık. Sınırı geçtikten sonra yönünü bana dönerek köpek ve sırtlan karışımı sesler çıkartmaya başladı. Beni kışkırtmaya ve sınırı geçirmeye çalışıyordu ve bunu başarıyorduda. Ziraa içimdeki dürtüyü durduramıyordum. Sınırı geçip onu öldürmek istiyordum. Sınırı geçmek için hazırlanıyordum ki Abçar'ın gür sesi ortamda yankılandı.

- Belçin sakın!

Yönümü sesin geldiği yöne çevirdim. Abçar ve Sarkan oldukça uzakta beni izliyorlardı. Abçar'ın vücudu yara bere içindeydi. Sarkan ise oldukça solgun görünüyordu. Sanırım itbaraklar ile dövüşürken oldukça fazla enerji harcamıştı. Onların iyi olması beni oldukça mutlu etmişti. Abçar'ı her zaman dinlerdim ama bugün istediği olmayacaktı. Kendimi durdurmak istemiyordum. Abçar bunun için bana fena halde kızacaktı belki ama yinede bildiğimi okumakta kararlıydım. Tekrar sınırı geçmek için hazırlandığımda Abçar'ın sesi tekrar yankılandı.

KIZIL KURT_1( Alfa)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin