Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Saçmaydı. Bir an önce kendime gelmem gerekiyordu. Biz sadece birkaç ay boyunca evli kalacak sahte bir çiftten başka bir şey değildik. "Beğendin mi?"diye sormasıyla düşüncelerimden kopmuştum. "Gayet güzel" "Buradaki dört odada da hem banyo hem giyinme odası hem de balkon var"dedi "Güzel" "Ne oldu sana? Modun düştü yine" "Bir şey yok... Evi beğendim,gayet güzel. Baya rahat ederiz diye düşünüyorum" "Tamam,o zaman bir ara gider mobilyaları seçeriz" "Tamam"
Tekrardan merdivenleri indik ve evden çıktık.
Ben arabaya doğru yürüyeceğim sırada kolumdan tuttu ve beni kendine çekti.
"Dün sen haklıydın,öyle dememem gerekirdi"diyince afallamıştım. "Boşver unuttum bile" "Peki neden böyle bir anda modun düşüyor? Söyle bana..."dedikten sonra önüme gelen saçımı kulağımın arkasına itti. Sana aşık oluyorum ve sen beni sadece sahte sevgilin olarak görüyorsun. Her şey bu. "Bir şey olduğu yok,sadece sosyal pilim bitiyor arada"dedim "Merih piçi falan rahatsız etmiyor değil mi?" "Hayır,o çiçekten başka bir şey olmadı" "Peki tamam anlatmak istemiyorsun..." "Anlatacak bir şey yok ki" "Var Rüya,gözlerin bir çok şeyi anlatıyor" "Neyi anlatıyor?" "Mesela şuan beni deli gibi öpmek istediğini..." "Ne ala-" diyemeden dudaklarımızı birleştirmişti. İşte bunu istemiyordum. Ben o beni öptüğünde bir çok şey hissederken onun hiçbir şey hissetmeden beni öpmesini istemiyordum. Bu yüzden geri çekilmiştim. "Eve gitmemiz lazım,hazırlanacağım"dedim "İyi"dedi ve arabanın kapısını binmem için açtı. Ben bindikten sonra sert bir şekilde kapatınca bozulduğunu anlamıştım. Bir süre kendimi geri çekersem belki o bana bir adım atardı? Şoför koltuğuna geçince arabayı çalıştırdı. Eve varana kadar ikimizde tek bir kelime etmemiştik. Eve gelince ise ikimizde aynı anda arabadan inip evlerimize doğru yürümüştük. Çantamdan anahtarımı çıkarıp kapıyı açtım ve eve girdim. Sonra ise telefonumu alıp Eygi'yi aradım. Birkaç çalıştan sonra açtı. "Alo?" "Eygi,evde misin?" "Evet,evdeyim ve sıkıntıdan patlamak üzereyim" "Hadi bana gel o zaman" "Geliyorum hemen!" "Bekliyorum"dedikten sonra aramayı kapatmıştım. Aradan bir dakika bile geçmeden kapım çalmıştı.
Oturduğum koltuktan kalkıp kapıyı açtım.
"Ay yeminle sıkıntıdan ölecektim!"diyerek içeri girdi. Gülerek kapıyı kapattım. "Evet Rüyacığım dökül bakalım"diyip koltuklardan birine geçti. Bende yanında yerimi aldım. "En baştan başlıyorum" "Dinliyorum" "Önce şunu söyleyeyim,biz Cesur ile gerçekten sevgili değiliz" "NE?" "Birine anlatmayacağını biliyorum,bu yüzden her detayıyla anlatacağım" "Anlat hemen!" "Benim tek istediğim biraz gündem olmaktı... Onunda babası bütün parasına el koyuyor ve biriyle evlenirse parayı alabileceğini söylüyor" "Bir anda mı?" "Hayır,Cesur'un kardeşi gibi gördüğü bir arkadaşı varmış ve o bir suç işlemiş. Cesur da suçu üstlenmiş. Para cezası gelince de babası ödemiş. Yani ceza olarak Cesur'un parasına el koymuş" "Hmm... Peki nasıl tanıştınız?" "O gün ikimizde kafa dağıtmak için sahildeymişiz. Onun karşısına ilk çıkan kız benmişim. Şansını deneyip evlenme teklifi etti" "SENDE HEMEN KABUL MU ETTİN?" "Hayır,etmemiştim. Aradan birkaç hafta geçti ve ben buraya tesadüfen taşındım" "Ohaaaa!" "Sonra bir baktım o! İşte biraz konuştuktan sonra kabul ettim" "Ama öpüştünüz?" "İşte sorun da o! Ben o beni öptüğünde kalp krizi geçirecek gibi hissederken onun beni hiçbir sikim hissetmeden öpmesi beni delirtiyor! Bir bok anladığı yok! Gelmiş sürekli ne oldu,ne oldu! Ebenin amı oldu!" "Bir dakika... Ona aşık mısın?" "Bilmiyorum!" "Benimki de soru mu? Tabiki aşıksın" "Of Eygi! Ne yapacağım bilmiyorum! Bir de akşam nişanlanıyoruz!" "Ve sen hâlâ oturuyor musun? Kalk hadi hazırlayalım seni" "İki dakika aşk acısı çekecektim" "Sen aşk acısı çekecek kız değilsin. Cesur olmadı mı? Yallah başka birine" "Ama ben Cesur'u istiyorum..." "O zaman boku yemişsin Rüyacığım" "Yedim gerçekten"dedim koltuktan kalkarken "Neyse ya deneyim olur en azından" "Aynen"
