Gece'den
Kahvaltıyı bitiremeyence sosisin birini alıp köpeğim Arthur 'a attım. Zıplayıp havada yakaladı ve çiğnedi.
Karnımdaki karıncalanma isteğini bastıramayıp yine tuvalete koştum ve yediklerimi çıkarttım. Kapıyı açtığımda Ecemle burun buruna geldim.
" İyi değilsin doktora gidelim. Kaç gündür kusuyorsun yapma ya kötü birşey varsa? " dedi. Bu sefer kabul etmek zorunda kaldım.
************
Doktora baktım. Ağzını açtı ve kelimeler döküldü ağzından.
" Tebrikler bir bebeğiniz olacak "
" Anlamadım? "dedim. Kafamı Eceme çevirdiğimde şok olmuş bir ifadeyle bana bakıyordu.
" Hamilesiniz" dedi doktor yine. İlk seferde hamile kalacağımı bilemezdim.Hastaneden çıktık ve arabaya bindik. Bindiğim anda Ecem 'den gelen sorularla birlikte bunalım geçirdim.
" Bebek kimden?, babasına haber vermeyi düşünüyor musun?, ya bebeği istemezse o zaman aldıracak mısın el kadar bebeği?, aldırmazsın değilmi o senin parçan?." kendimi toparlayıp teker teker cevap vermeye başladım.
" Bebek Savaştan, haber vermeyi düşünüyorum ,bebeğinden haberi olmalı ama bebeği aldır diyemez dese bile ben bebeği aldırmayı düşünmüyorum. " gözleri parladı ve bana sarıldı.
Sevdiğim adamdan bir parça şu an karnımdaydı. O beni sevmese bile ben miniğimi onun yerine koyacak ve ona bakacaktım o benimdi,her zamanda öyle kalacaktı.
******************
Akşam yemeğinden sonra Savaşa gitmeye karar verdim. Bir taksiye atladım ve adresi verdim.
Evin önünde durduk. Parayı ödeyip indim taksiden. Kapının önünde bulunan zile bastım ve bekledim. Kapı açılınca Savaşın yüzündeki şaşkınlığı görebiliyorum. ' Neden geldin istediğini aldın?' gibisindendi.
Direk konuya girdim.
" Savaş ben karnımda senin bebeğini taşıyorum. " ilk önce afalladı sonra sonra dediklerimi idrak etti ve yüzünün şekli garip bir hal almaya başladı. Kızgın mı yoksa şaşkın mı çözememiştim.
" Sen İstemessen bile ben bebeğime bakarım. "dedim ani gelen bir cesaret kırıntısıyla.
Beni çekiştirerek içeriye aldı. Kapıyı kapatıp yanıma gelmeye başladı ve bağırdı.
" Ne demek aldırmayacağım ağzından çıkanı kulağın duyuyor mu senin ha!!" ağzım açık ona bakıyordum. İstemsiz olarak elim karnıma gitti ve gözümden bir damla yaş düştü.
" aldırmayacağım, aldıramam "dedim. Sinirle soludu sonra dibime girdi ve sinirli sinirli
" Sen delirmişsin, Seni sevmediğimi söyledim. Sarhoştum, o bir hata! " dediğinde bedenime söz geçiremedim ve delilercesine aşık olduğum adama tokat attım.
" Nasıl bir insansın sen böyle o senin de parçan nasıl dersin ha! İstemessen isteme bende kendim bakarım! "
Yanağını tutuyordu. Acaba canını çok mu yaktım?. İçimden ona sarılıp özür dilemek gelsede anneliği benimsemiştim sevdiğim adamı değil miniğimi düşünmeliydim. Kapıdan çıkarken ona bir bakış attım ve taksi çağırdım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Melek Öpücüğü
FanfictionGece dayanabilecek miydi? Savaş onu bırakacak mıydı? Bu soruları cevaplamak o kadar zorduki Savaş Gece'ye ve miniğe alışacak mıydı?