Aniden aramızda sessizlik oluşmuştu. Metavee, ben hâlâ karar veremezken, önerisine nasıl tepki vereceğimi görmek için bekliyor gibiydi. Eğer kapatırsam... kaybetmiş gibi olurdum. Ama kapatmazsam, onun oyununu oynamak zorunda kalırdım.
Hayır, bu bir bahaneydi. Hâlâ hormonları coşan, ergenlik çağındaki erkek arkadaşının sesini duyduğunda kalbi titreyen ve coşan o genç kız çocukları gibiydim... Yani, ben de öyle hissediyordum. Ve ayrıca bir seks telefonunun nasıl olacağını da bilmek istiyordum. Hiçbir şey yoktu. Sadece seslerimiz vardı...
"Neden olmasın... Ne yapmam gerekiyor?"
[Ne giydiğini tarif et.]
Hattın diğer ucundaki kişi başlatmıştı. Kıyafetlerime baktım ve fazla ayrıntıya girmeden onları olduğu gibi tarif ettim.
"Ha? Sadece sarı renkli, pokemon desenli uzun kollu bir pijama ve eşofman."
[Bu bir yazarın betimleyeceği bir şeye benzemiyor. Kısa, renksiz ve duygusuz.]
"Eğer o kadar iyiysen, iyi bir yazarın nasıl tarif etmesi gerektiğini bana göstermek için seninkini tarif et. Ne giyiyorsun? Ayrıntılı anlat. Eğer bunu iyi yapamazsan, ben de sana aynısını ve daha fazlasını söylerim."
[Hiçbir şey giymiyorum.]
"Ha...?"
[Vücudum buz gibi soğuk. Klimanın soğutma etkisinden kaynaklanıyor. Vücudumun bazı yerleri soğuk havanın dokunuşuyla sertleşiyor...]
"May."
Hattın diğer ucundan gelen sözlere göre hayal etmeye başlıyordum. Öğleden sonraki hayallerim sessiz kalıp Metavee'yi dinlemeye konsantre olurken kafamda tekrar canlanıyordu. Vücudum ısınıyordu ve sonra sıcaklıyordu.
[Vücudumun üzerinde sadece ince bir örtü var. Yatakta yatarken, vücudumun üzerindeki örtünün... Aobe-Aum adlı kız arkadaşımın vücudu olduğunu hayal ediyorum.]
[Elin yavaşça kalçamdan göğsüme doğru tenimi okşuyor. Benden daha aşağıda yatıyorsun ve arkamdan sarılıyorsun. Parmakların meme uçlarımı okşuyor... Ah...]
Hattın diğer tarafından gelen inlemeleri duyduğumda titremiştim. Sahne sahne anlattıklarını hayal ediyordum ve kendimi tutamayıp...
"Boynunun ucunu durmadan öpüyorum..." demiştim.
Gözlerimi kapattığımda anlatmaya başlıyordum.
"Vücudun titriyor ve ter cildinden sızıyor. Ağır nefes alışlarını duyabiliyorum..."
Hattın diğer tarafı sessizleşiyordu. Sadece ağır nefes alış verişlerini duyabiliyordum. Elim, ben farkında olmadan yavaşça vücudumun her yerinde geziniyordu.
[Sarıl bana...]
"Sana sarılıyorum... Kokunu seviyorum."
[Nasıl kokuyorum?]
"Saçlarından... omuzlarından... baştan çıkarıcı bir yasemin kokusu geliyor üzerime... Dudaklarım kum saati beline doğru iniyor. Bana tattırmadığın için çok gerginim..."
[İyi gidiyorsun.]
"Kollarımla bacaklarını kaldırıyorum ama pek rahat değil. Eğer sen..."
[Eğer ne...?]
"Eğer bacaklarını benim için açarsan,"
[Bana ne yapacaksın...]
"Seni tatmak istiyorum."
[Hayır.]
"Neden?"
[Eğer yaparsan... bir daha beni görmeye gelmezsin.]
