Arabadan indi kapıyı usulca kapatırken özlediği bu eski mahalleye dönmenin saadeti içindeydi. Dili olsaydı da bu kaldırım bu sokak çocukluklarını anlatsaysı yada gözlerini açıp kapayınca o günlere dönebilseydi. En güzel yanı bu mahallede tanıdığı insanlardı, hâlâ kopmadıkları küçüklüğünü nden beri dostu olan kızlardı gözü etrafta onları aradı birazdan gelirlerdi. Bugün geleceğini biliyorlardı. Yeniden kavuşmak güzeldi. Yüzüne vuran sabah güneşin ışıltıları içini ısıtırken midesi açlıktan guruldamıştı adımlarını yeni evlerine doğru attı. Babası evdeydi, önden gelmişti evi tutmak için ve mobilyaların taşınması için annesi zile basar basmaz kapı açıldı.
"3, 2, 1 hoşgeldin Filiiiiiiz. " Diye bağırıştılar.
Filiz'in babası Polisti ve zorunlu doğu görevi için çocukluklarının geçtiği bu ilden 4 yıl ayrı kalmak durumunda kalmışlardı fakat bu ayrılık bizim üç silahşörü ayırmaya yetmemişti. Belki de teknolojinin gelişmesinin en iyi tarafı kilometrelerce uzaktaki sevdiklerini yanıbaşına gelivermesiydi. Aralarına zaman ve mesafe girse de aralarından hala su sızmazdı.
Filiz kapıyı açtığında iki çılgın arkadaşını görmeyi beklemiyordu. Attığı çığlıktan sonra coşkuyla
"Kızlaaar ne zaman geldiniz? " Diye şaşkınlığını dile getirdiği sırada çoktan üçünün kolları da birbirine dolanmıştı.
"Oha nasıl uzayıverdin kız geçen yazdan bu yana adeta bir filiz gibi? " Diyen Aysu'nun pis espirisine kahkaha atarken Filizden cevap gecikmedi.
"Sen nasıl bu kadar güzelleştirysen öyle. "
Efnan "oooo" Derken hepsinin de yüzünden güller açıyordu.
Filiz yeni odasını incelerken kızlar yerleşmesine yardım etmek için buradaydılar fakat Filiz'in bu sürprizli karşılamadan haberi yoktu.
Mobilyaları, eşyaları ve babası bir hafta önceden gelmişti. Bugünse Filiz, annesi ve erkek kardeşi gelmişlerdi.
Bağrışları duyan Yelda hanım Filiz'in ardından kızlarla selamlaşmaya gelmişti.
"Birbirinizi çook özlediğinizi biliyorum fakat hasret gidermenize temizlik yaparak devam etmeniz gerekiyor. "
"Bunun için buradayız kaptan. " Diyerek asker selamı veren fakat temizliğe değil düğüne gelmiş gibi görünen kişi tabiki de Efnandı. Ve ardından ekledi:
"Ben ve temizlik makyajım iş yapmaya hazırız. "
Filiz "Kesinlikle temizlik makyajı diye bir şey vardır. " Diye göz devirip gülerken
"Sen topuklu ayakkabı giymediğine şükret. " Dedi Aysu.
"Evet terlik giydim. " diyerek pempe terlikli ayaklarını sırayla havaya kadırıp indirip sallayarak kızlara gösteriyordu.
"Bu harika terlikleri de nereden aldın? " Diyen filizdi.
Efnan terliklerini ve makyajını Filize savunurken Aysu ve Yelda hanım aşağı kata inmeye başlamıştı.
"Aaaa Emre selam naber? " Diye kendi halinde koltukta oturan ergen velede laf atan Aysuydu.
"Ooo sen kocaman olmuşsun yiğidim benimle ne zaman evleniyorsun?" Diyerek gülen Efnandı çünkü emre kızların elinde büyümüştü ve çocuğun ilk aşkı ablasının en süslü arkadaşı olan Efnandı.
"Ya Efnan abla ya.! " Diye ufak çaplı bir sinirle oturduğu yerden kalktı Emre.
"Abla mı olduk şimdi canım beniiim. " Diyerek utangaç çocukla uğraşmaya devam ediyordu. Emre arkasını dönmüş gidecekken

ŞİMDİ OKUDUĞUN
G'üçlü Güzeller
Teen FictionBen diyeyim ergenliklerinin son demleri, siz deyin tazecik yetişkinler.. Okurken karakterlerde kendinizi bulacağınız, kah ağlayıp kah güleceğiniz demeyeceğim çünkü bol bol güleceğiniz, neşeli deli dolu üçlümüzün, ev, okul çocukluk ve tabi aşk macera...