ESİLA:
"DÜRTME, DÜRTME, DÜRTME DEDİM YA, DİNGİL DÜRTME LAN, MUŞMULA SURATLI. OF BE Bİ UYUTMADINIZ. NE VAR DAHA SABAHIN KÖRÜ" "Ne sabahın körü be? Saat 11. Manda gibi uyudun maşallah." "Sensin o manda. Hassas yerlerine girsin inşallah." "Hadi uykucu panda. Kalk daha babana gidicez. Benim daha bir sürü işim var benim tek ilgilenmem gereken sen değilsin." "Ne işin olcak be senin. Soğan cücüğü. Mafyayım diye geziniyosun. Senden olsa olsa düdük mafyası olur. Bana bak da mafya nasıl olurmuş gör. Daha benimle birlikte babamı ikna etcek sin. Benim eve gidip eşyaları alcaz. Ha bide bütün gün benimlesin." "Tamam madem öyle git giyin" "Pardon ama unuttuysan benim burda kıyafetim yok." "Ben dün sana almıştım. Seni kaçırdığım odada. Git giyin hadi. Çabuk ol. İlk günden ağaç olmak istemiyorum." "Tamam Atakancım. Yavaş yavaş giyinirim. " dedim ve yukarı çıktım. Seni kaçırdığım oda dedi ama hangisiydiki. Tüm odaların kapısı aynı. Hangisi acaba? En iyisi teker teker hepsine giriyim. Geçtim koridorun başına . İlk girdiğim odada ev sinema sistemi vardı. Beni kaçırdığında bu odaya getirmemişti. Kısacası geç. Karşıdaki odaya daldım. Bu kasları nasıl yaptıklarını şimdi anlıyorum. Spor odası . Neyse. OF hangi odaydı ya. Tamam. Bu son denemem . Bu odada değilse inip Atakana sorucam. Odaya yine daldım. Yatakta uzanan bel altı duş havlusu, boynunda yeşil saç havlusu ile telefonu ile uğraşan kulağında kulaklık olan bir Atahan! !!!! Allah'ım ben daha evde bornozumla gezmemişken bunun evde havluyla gezmesi "baklavalarım var baklavacı" der gibi durması. Ukalalık. Ben baklavalarına dalmışken Atakan ın beni kaçırdığı oda burası. En iyisi onun dikkatini çekmeden ve ona görünmeden poşetleri alıp odadan çıkmak ama bu arada söylemeden geçemiycem. Odada muhteşem bir böğürtlen kokusu var.
İşin kötü tarafıysa poşetlerin tam Atahan ın ayağının dibinde olması. Yavaş yavaş yaklaştım. Tam elimi poşetlere atmıştım ki Atahan "Sapık mısın? Ne işin var odamda? Nahmarem diye bişey duymadın mı sen hiç? Ya ben çıplak olsaydım?" "Hayır, Atakan bana giysi almış onları alıcaktım, duydum, ama tam olarak değilsin. Bittiyse ben gidiyorum. Bu arada üstünü giyin bence üşütüp hasta olabilirsin." dedim ve odadan çıktım. Banyoyu bulup üstümü giyindim ve aşağı indim. Atakan " Sağol ya iyiki ağaç olmadım. Bide ağaç olsam. Düşünmek bile istemiyorum. "Tamam be . Geldim işte. Bu arada aldıklarını beğendim de bana büyük kaç beden aldın?" "L" "Çüş ben o kadar kilolu muyum ben S giyiyorum. " "Ben ne biliyim öyle duruyorsun. Neyse hadi çıkalım saat 1 oldu . Bu arada Allah babana sabır versin valla acıdım adama." "Haha çok komik." "Komik tabii. Neyse. Hadi oyalanma. Çıkalım bir an önce." "Tamam çıkalım da ben açım . Kahvaltı yapmadım." "Tamam ya yolda yaparsın. Hadi çıkalım artık." "Tamam o zaman."
Arabaya bindik. Evi tarif ediyim mi dedim. "Salak mısın" "Hayır, neden ki?" "Seni kaçırmıştım hatırlarsan evinden hemde. " "Doğru.☺ tamam. Gidelim hadi."
Eve geldik. Benim bildiğim ilk tanışmada damat kayınpederinden çekinir. Atakan ise gayet rahat reaksiyon bir şekilde eve girdi. İşte kardeş kardeş UKALAlar.
"BABA, BABAAA" Allah Allah. Nerde bu adam. Biri kaçırmış olmasın. Hemen Atakana da söyledim. " Atakan babamı kaçırmış olmasınlar?"
" Saçmalama Esila, unutma baban bi mafya!" "Mafyaydı. Artık değil" " Ne saçmalıyosun kızım sen? Senin baban hala mafya!!!!" "Asıl sen ne saçmalıyosun. Babam artık mafya falan değil.."
Koşarak odama çıktım. Babam bana yalan mı söyledi. Hani mafyalığı bırakmıştı .
ATAKAN:
Vay adi. Kızına yalan söylemiş . Kız da üzüldü ya . Yazık . Gidip bi bakayım bari. "Esila, Esila." "Efendim" "Ben biliyosun sanmıştım. Özür dilerim." "Önemli değil. Bi gelsin. Ben onunla konuşcam neyse arıyım. "
Hakan bide kayınpederim olacak. Inanamıyorum. Ne harika ama. Neyse . Ne oldu Esila , nerdeymiş baban. "Şirketteymiş sizde şirkete gelin burda tanışırız dedi." "Hadi şirkete gidelim o zaman " "Tamam."
Şirkete geldiğimizde babası toplantıdaydı. Bide 2 saat beyfendiyi bekledik. Hayır madem şirkete çağrıyosun bekle bari . OF kimden ne bekliyorum bende.
Nihayet geldi . Birazdaha bekleseydim
gidecektim. Beni görünce ağzı açık kaldı . Bi görseniz. O kadar komik ki.
HAKAN:
Bu Yavuz'un oğullarından biri değil mi? Ne kadar büyümüş. Ama nişanlısı buysa ben Yavuzla dünür mü olucam. Aman ne harika.
" Kızım nişanlın bu mu?" "Evet baba. Nişanlım bu." "Merhaba evladım ben Esilanın babası Hakan" "Biliyorum" "Anlamadım?" "Yani Esila bahsetti de sizden." "Peki öyle olsun. Tanıştığıma memnun oldum çocuğum. Eeee sen ne diycektin Esila?" "Ben Atakanlara taşınıyorum baba." "Ne?" "Evet baba şimdide eve gidip eşyalarımı toplıycam. Ha bu arada Atakan bizi biraz yanlız bırakır mısın? " "Peki ben arabada bekliyorum. " "Tamam canım." "Ne konuşcaksın benimle Esila?" "Hala mafya mısın?" " Kızım neden sordun ne..." "Cevap ver dedim sana sadece cevap !!!!!!!"
