22 yaşındaki Lal büyük bir yokuşun içinde kayboldu.. abisi Alaz hapsedildi ve nedenini bilmiyor.. ancak Lal'in baş'i tehlikelide abisinin düşmanı Dante "Costa" diye bir çetenin sahibi Lal'in peşinde. Bunun yüzünden Lal "Park" diye bir çetenin üyesi...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Dante Costa:
3 ay.. tam 3 aydır bu 4 duvar arasında hapsedildim ve bu 3 ay'i ben 3 yıl gibi yaşadım . Bu 4 duvar arasında zaman geçmiyordu , ayrıca hiç bir şekilde saati takip edemiyordum , her yerde Saatleri kapatmışlardı ve delirmek üzereydim. Sonunda yarin tahliye oluyordum ve bu siktiğimin hapishanesinden kurtuluyordum.
Telefon sırası bana gelmişti ve telefona doğru yürümeye başladim , elime telefonu aldım ve bir numara tuşlamaya başladım. Telefonu kulağıma doğru tuttum. Dring , dring , dring- ve bir ses duydum. "Dante sen misin?" Bir an hiç açmayacak sanmiştim. "Evet benim bir gelişme var mi?" Telefonun karşısında 2 saniye bekledim ve sonunda konuşmaya başladı. "Ha-na ve Lal bir işler peşindeler.." Lal Çakar.. siktiğimin Alaz Çakar'in kız kardeşi , ve kendisinden 5 gün önce baya bir dayak yedim. Kendimi bunun için suçlu buluyorum , çünkü Lal'de bende çok iyi biliyoruz , eğer karşilik verseydim her şey karma karışık olucaktı. Ben ne yapacağımı biliyordum , burdan tahliye olduğum ilk dakika ona hayati zindan edecektim.
Gözlerimi bir kaç saniyeliğine kapattım ve geri açtım. "Söylesene oğlum daha neyi bekliyorsun?" Telefonun ardından nefesinin aliş verişini duydum. "İki gün sonra Alaz'i hapishaneden kaçmasına yardim edecekler.." Bingo. "Bak sen şu küçük hanıma." sirittim , gerçekten inanamıyordum hangi akli ile böyle bir şeyin peşindeler? Ben ne yapacağımı çok iyi biliyordum , Lal'e cehennemi yaşatacaktım. "Neler peşindelermiş , sen şunu bir doğru düzgün anlatsana oğlum."
Çok merak ediyorum , cidden aklarından ne geçiyor ve böyle bir eylemde bulunuyorlar? Bu 4 duvardan çıktığım an hayati Park üyelerine zindan edecektim , özellikle Lal'e. "Dün ben Ha-na ve Lal'i konuşurken duydum , Alaz hakkında konuşuyorlardı önce pek ciddiye almamıştım , ama sonradan bir gizli kutu ve el izi hakkında konuşmaya başlamışlardı." Gizli bir kütü , el izi? Neler dönüyor? Bu aptallar ne peşindeler? "Gizli kütü derken?" Telefondaki kişi bir kaç saniye sustu ve bir iç çekti. "Bilmiyorum , ama bence bu kütü Alaz ile ilgili olduğunu düşünüyorum."
"Sen şimdi onu boşver , sen şimdi beni bir dinle." Eğer ben Lal'e cehennemi yaşatmak istiyorsam , şimdiden planımı uygulamam gerekiyordu. "Sen bir şekilde o siktiğimin binanın anahtarını bulucaksın." Telefonun ardındaki yutkundu. "Yarin akşam saat 8'de onu Francesca'ya veriyorsun artik nerde buluşursunuz bilmiyorum onu siz anlaşacaksınız, anladin mi?" Telefonun ardındaki kişi sessiz kalmıştı. "Ama-" sözünü kesen bendim. "Aması yok! O anahtarı bulucaksın ve bana getireceksen!" Eğer yarin o anahtar elimde olmazsa ne olur o çok iyi biliyordu. "Eğer geçenki gibi bu planimi'da mahvedersen senin o yedi sülaleni sikerim , anladin mi beni?"
"Hadi lan , 3 saattir burda senin keyfini mi bekleyeceğiz?" Bizim sohbetimizi bozan kişiye doğru kafamı çevirdim , adamı yukarı aşağı doğru süzdüm. 40 yaşlarina yakin duruyordu , yüzünü inceledim ve yüzü morluklar ve çizikler içindeydi , ama sonradan daha çok morluklar ve çizikler içinde olucağını bilmiyordu. Telefonu kapattım ve yavaşça karşısına geçtim. Muhtemelen boyu 70'lerde falandı, çünkü bana aşağıdan bakıyordu , bücür. "Ne dedin sen?"
😜
Babamin hapise girdiği ani çok iyi hatırlıyordum. Annemin babama bağrışları , Francescanın yerde özel bölgelerini saklamaya çalışması , ardından ceketimi Francesca'ya vermem ve babama bir yumruk indirmemi.. hepsini çok iyi hatırlıyordum. Babam gibi hapis'e düşmem diyordum , şimdi sen gel bir halime bak.. babamin soy ismini taşımamdan nefret ediyordum , neslisini devam ettirmekten nefret ediyordum. Ben bir 'costa' olmaktan nefret ediyordum.
Beni annem ve amcam büyüttü , amcamdan nefret ediyordum , kendisi şu an karşımda duruyordu. "Stupido!" Kafami utançtan yere doğru eğdim. "Salak! Bir kızdan mi dayak yedin cidden?!" Lal.. başıma açtığın işe bak sen.. "karşılık mi verseydim?" Amcam sinirle güldü ve kafamı geri kaldırınca yüzümdeki yaralara tiksinerek baktı ve daha çok gülmeye başladi. "Şuna bir bak sen!" Diyerek dalga geçti. "Liderimiz.." lider olmayı ben seçmemiştim doğdum günden itibaren bu kaderime yazilmişti , bende buna katlanmam gerekiyordu. Benim bir seçimim yoktu. "Sözde bir Costa!" Kanıtlayamam , ama gözlerimden alev çıktığından o kadar emindim ki.. "ben bir lider olmayı seçmemiştim , hatırlarsan.."
"Ben siz zorladınız!" Amcam yüzümü inceledi ve ardından bana açinası bir bakış atti. "Eğer benim liderliğim ile mutlu değilsen , kapı orda." Amcam ardından kaşlarını çattı , bende bu haline gülümsedim. "Komik mi?" Diyerek bana yine tiksinerek bakmaya başladı. "Senin o dilin çok uzadı farkında misin?" Dilim mi uzamış? Neyim ben 10 yaşında falan mi? Bana ne hakla o şekilde konuşabilir? Ayağa kalktım ve amcamın ensesinden tutarak onu ayağa kaldırdım. "Bana bak sen!" Diyerek yüzümü yüzüne doğru hizaladım. "Senin o dilini koparırım , anladın mi?"
"Lider benim ve sen dediklerimi yapacaksın." Amcam kaşlarını yeniden çattı ben ise bu yüz ifadesine güldüm. "Bundan sonra beni dinleyeceksin." Beni liderliğe zorladığı için pişman edecektim. Amcam güldü. "Sen benimle taşak mi geçiyorsun , oğlum." Bende güldüm , ama dalga geçerek gülmüştüm. "Hayır." Gülüşü solmuştu , evet istediğim bakışı sergilemişti kendisi. "Bu hapishaneden çıktığım an kendini bir köşelerde saklarsan , iyi edersin." Amcamın ensesini bırakmıştım arkaya doğru bir adim attı , ama komik olan amcamda arkaya doğru bir adim atmıştı , korkak. Bu güne kadar annem için susmuştum , artik susmayacaktım. "Senin için geleceğim.."
Amcam bana şok içinde bakıyordu. "Dante?" Beni aşağı yukarıya doğru süzdü. "Sen ne yapıyorsun? Kendine gel!" Dedi şok olmuş bir yüz ile. "Sen bir costasin!" Costa.. costa.. costa'na siçim ben senin. "O zaman bir Costa gibi davranmayi öğren!" Güldüm. Gülemediğim her dakika ve saniye içinde güldüm , sadece güldüm. "Costa.. ha?" Ve gülmeye devam ediyordum bu adam en sonunda bana kafayı yediricekti. Amcam küçüklüğümden beri her dakika bir Costa olduğumu hatırlatıyordu. Ben hayatımda hiç amcam gibi bir piskopat tanimamiştim kendisi tam bir şeytan olmuştu , ama bu şeytani ele geçirmenin vakiti gelmişti. Arkaya doğru bir adim daha atmiştim. "Seni başka zaman gördüğümde bu kadar şanslı olmayacaksın , bunu unutma"
İçeriye Hakan girmişti , Hakan küçüklüğümden beri en yakin arkadaşımdı. İtalya'da 8 yaşima kadar yaşamıştım ve sonradan Türkiye'ye taşinmiştik. Annem , ben ve Francesca.. birde babam.. yani oruspu çoçuğu. Periodt. 16 yaşimda babam hapise girmişti , 22 yaşimda ben bir costa lideri olmuştum ve şu an 26 yaşindaydim. 26 yil bana bir costa olduğumu her gün hatırlatıyorlardı ve şuan bir savaş içindeyiz ve benim kaybetmeye hiç bir niyetim yok. O Alaz ve Lal'in hayatanı mahvetecektim.
"Dante , gitmemiz gerekiyor bir kaç dakika içinde güvenlikler burda olurlar." Hakan güvenlik kıyafeti , ela gözleri ve beyaz yüz hatları ile bana babami hatırlatıyordu o yüzden küçükken onunla büyük bir bağ kurmuştum. Kafami amcama doğru sonra yeniden Hakana doğru çevirmiştim. Bir güvenlik olarak arkadaşin olmasi aslinda çok iyimiş. "Tamam gidelim." Hakanın ardından Bartu girdi. Bartu uzun boyu ve kasli vücutu ile beni bile korkutabilirdi. Bartu içireye doğru girdi ve ben kafam ile Amcam'i gösterdim. Kapiya dağru yürüdüm , Bartu ise amcama doğru yürüdü. tam kapinin önünde durdum , kafami amcama doğru çevirdim. "Ne yazıkki bir başka zaman beni göremeyeceksin.." dudağımda bir gülümseme oluştu. Gözlerimi Bartuya doğru hızaladım. "Öldür onu." Göz üçümden hakanin kafasini bana doğru çevirdiğini gördüm. "Bir kaç dakika içinde cesetten derhal kurtul."
Kafamı geri önüme doğru çevirdim. "Ne diyorsun sen oğlum?" Bir gülüş duydum. "Ne öldürmesi?" Gülümsemem yeniden oluştu Amcamın haykırışı kulağa bir melodi olarak geliyordu , bu oruspu çocuğu her şeyi hakkediyordu. "Ben senin amcanım kendine gel!" Yürümeye devam ettim ve ardından Hakanda kapıdan çıktı. "En acıtan şekilde öldürmeyi unutma sakin." Ve Hakan kapıyı kapattı ve Azrail ise kapının ardından cesetti bekliyordu.
😜
Biraz kisa bir bölüm oldu ama olsun sonraki bölüme bayılıcaksınız!
