Wei Ying!
Lan zhan..
.....
Uçurumdan atladığım zaman ne düşündüğümü bilmiyordum. Sadece tek bildiğim orda olanlar benim müziğim dışı oluştu. En son hatırladığım şey Lan Zhan ve Jiang Cheng'in uçurum da bana baktıkları. Geri kalan anılar kül oldu uçurum dan atlayan bedenim gibi. Geri döndüğüm zaman hiç bir şey eskisi gibi olmayacaktı bunu biliyordum. Amcam, ablam, madam Yu ve ne kadar sevmesem de tavus kuşu... hiç biri yoktu.
Ölü birisinden intikam alınması istendi. Ve o bendim. İntikamımı aldım ve şimdi burdayım. Bana vaad edilen bu yeni hayatı doğru kullandım. Geçmiş hayatım boyunca bir çok anım oldu. Gerek kötü, gerek iyi. Yiling reisi olan ben sonunda öldüm o zaman.
Benim için üzülen biri oldu mu bilmiyorum ama o hep beni bekledi biliyorum.
Onu ne kadar sevdiğimi söylemiş miyidim size?
Bu ikinci yaşamı ilk başta istememiştim. Çünkü zaten o zamanlar yeterince adım çıkmıştı. Tekrar o şeyleri görmeye ne gücüm ne de cesaretim vardı. Tek başına bir nota ile her şeyi yok eden Yiling reisiydim ben. Ama insandım bende. Kimse beni dinlemedi ve her şeyden suçlu tutuldum. Gücüm üzerin de kavga ettikleri zaman onların gerçek yüzlerini gördüm. Hepsi kendi çıkarları için çokça aileyi yok edebilirlerdi.
Her neyse bu kadarı yeterli. Ben Wei Wuxian, Lan Wangji'nin eşiyim. Alınıcak intikamlar, söylenicek tüm sözleri söyledim. Bu ikinci hayatı aşık olduğum adama ile birlikte yaşıyorum. Onu seviyorum. Güneşte bal rengi olan sussa da her şeyi anlatabilen gözlerini, sürekli beyazlar içinde olan bedenini, bazen farklı işler içinde kullandığımız alın bandını, sırtın da bulunan kırbaç izlerini... Ona hayranım. O gün yollarımızı ayırsakta kader bizi birleştirdi.
*****
-Lan Zhan beni seviyor musun?
Sırtı ona dönük halde bulunan adama dikti bal rengi olan gözlerini.
-Wei Ying
Gelen sese döndü ve hemen yanına adımladı. Kollarını karşısın da duran adamın boynuna doladı.
- Lan Zhan'ım seni çok seviyorum.
- Mn
-Mn ne demek oluyor? Hadi ama Lan Zhan... ses tellerin yerinde öyle değil mi? Sende söyle beni sevdiğini. Yoksa beni sevmiyor musun?
-Seni seviyorum Wei Ying.
Kollarını doladığı bendenin sahibinden duyduğu sözler karşısında kıkırdadı. Alnını onun alnına yasladı.
-Ah Lan Zhan seni bir saat önce gördüm ama deli gibi özledim.
Başını beyaz giyimli adamın boynuna gömdü.
-Hmm kokunu da özledim. Bu kızarmış olan yanakları da. Ne kadar tadarsam tadayım sana doyamıyorum Lan Zhan.
Dudaklarını karşısın da duran adamın dudaklarına doğru götürdü ve arada ki mesafeyi kapattı. Her saniye özlem duyduğu bu tapılası vücuda karşı koymak imkansızdı.
♡
