|1| Wild Arena.

38 10 106
                                    

Merhaba mi amigooss

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Merhaba mi amigooss

Ehe yeni fic ehe

Umarım beğenirsiniz

İyi okumalar.

-

Yazar.

Wild arenanın içine mavi ışıklar dolduğunda, izleyiciler ringe kimin geleceğini çoktan anlamıştı. Çığlıklar yükseldi ve heyecan her yanı sardı.

Herkes ekranlara kimin çıkacağını anlamıştı: Su altı dalgası, Kim Taehyung.

Wild Arena'nın biricik su altı dalgası.

Ne kadar omega olduğu için ilk başlarda hafife alınsa da, o zayıf görünen vücudun kendini belli etmeyen bir kuvveti vardı.

Rakipleri onu ciddiye almaz ve sonlarıysa acı bir mağlubiyet olurdu. O, rakipleriyle oynardı. Akıllarını karıştırır ve o saklı kuvveti ortaya çıkartıp bir anda bitirirdi işi.

Wild Arena, Amerika'da yasal olarak dövüşler yapılan bir arenaydı; yani dövüşler legaldi.

Mavi ışıklar yanıp sönmeye başladığında kalabalık sessizliğe büründü. Herkes onu bekliyordu. Bir anda ışıklar açıldı ve rampda görünen bedeni çığlıklar karşıladı.

Taehyung, yüzündeki yan gülümsemeyle kısaca etrafında dönüp, diğer maçlarına göre büyük bir farkla fazla olan kalabalığa baktı ve el salladı.

Rakibinin kim olduğunu bildiği için bu kalabalık oldukça normaldi: Yer altı canavarı, Jeon Jungkook.

Rakipleri sadece lakabını bile duysa terler, ezilip büzülürdü.

Taehyung bile hayrandı ona; rakibine acımaz, yumruklarını anında savururdu. Arenadaki ölümcül sakinliğini asla bozmaz, maçına odaklanırdı.

Rakibini daha ilk hamlesini yapmadan ona hızlı bir şekilde darbelerini indirir ve onları daha ilk raunddan sersemletirdi.

Onunla ringe çıkacağı için oldukça heyecanlıydı Taehyung. Yer altı canavarı ile dövüşebilecek kademeye gelmişti. O, Wild Arenanın ilk omega dövüşçüsüydü ve şimdi safkan bir alfayla dövüşebilecek seviyedeydi. Özellikle de o alfa, Jeon Jungkook'tu.

Taehyung ringe girdiğinde tekrar izleyicilere el sallamış ve göz kırpmıştı.

Hayranlar daha da coşmuş ve daha yüksek çığlıklarla tekrar arenayı sarmalamıştı.

Sunucu konuşurken, mavi ışıklar bu sefer kırmızıya bürünmüş, izleyiciler bu sefer diğer rampaya odaklanmıştı.

Bu sefer ışıklar kapanıp açıldığında, rampın başında o vardı: Jeon Jungkook.

Her zamanki heybetiyle duruyordu ama içinde yüzüne asla yansıtmadığı bir sevinç vardı.

Su altı dalgasını yaklaşık bir buçuk sene önce tanımıştı WA'da. İlk maçına çıktığında duyduğu heyecanı ve o ince yapılı ama güç dolu olan omega, Jungkook'un hoşuna gitmişti.

O günden bu yana, onun maçlarını takip ediyordu Jungkook, aynı Taehyung'un onun maçlarını dikkatle takip ettiği gibi.

Jungkook rampayı sert ve kararlı adımlarla bitirip ringe girdiğinde, Taehyung'un ondan kısa olan boyu yüzünden onunla göz göze gelmesi için kafasını biraz eğdi ve ona biraz daha yaklaştı.

"Nasılsınız, yer altı canavarı bey?"

Taehyung kafasını sağa doğru yatırarak konuştu ve bir tebessüm sundu yer altı canavarına.

Ve o an Wild Arena'da şu ana kadar asla görülmeyen bir şey oldu. Jeon Jungkook dudağının tek kenarını kıvırdı ve ona cevap verdi.

"İyiyim, su dalgası. Sen nasılsın?"

Onun dudağındaki kıvrılmayı gören fanlar ise sessizliği bozdu ve hepsi çığlıklara boğuldu.

Onlar, Wild Arena'nın hiç yan yana gelmeseler bile en yakıştırılan çiftleriydi ve şu an karşı karşıyalardı. En önemlisi ise Jeon Jungkook ona gülümsemişti.

"Heyecanlıyım biraz."

Ve sonra ne diyeceğini bilemeyip yanağının içini dişledi. O da farkındaydı, Jeon'un sadece ona karşı ilk defa böyle olduğunun.

Jeon da kendine şaşırmıştı ama çok da takmamıştı, içinden geldiği gibi davranmıştı esmere.

"Tatlı çocuk."

Ardından elini Taehyung'un saçlarına götürüp kafasına biraz kuvvet uygulayarak onu kendine çekip alnına bir öpücük kondurdu.

Masumdu bu öpücük; altında herhangi bir art niyet yoktu.

Taehyung, olduğu yerde resmen vücudu donmuştu. Jeon. Onu. Alnından. Öpmüştü.

Taehyung, ilk defa ona söylenen "çocuk" kelimesine sinirlenmemişti.

Hakemin maçı başlatacağını söyleyip onları yerine geçmeleri için uyardığında kendine geldi ve hemen kendi yerine geçti Taehyung.

Jungkook ona göz kırptı ve kendisi de yerine geçti. Hakem maçı başlattığında, Taehyung derin bir nefes aldı.

Gözlerini Jeon'un üzerinde sabitledi. Kalbinin hızlandığını hissetti ama yüzündeki kararlı ifade bozulmadı.

İlk adımı atan Taehyung oldu.

Sağ ayağını hafifçe döndürüp hızla Jungkook’a doğru bir yumruk savurdu.

Ama Jungkook o kadar sakin ve hızlıydı ki, tek bir adımla Taehyung’un yumruğundan sıyrıldı.

Taehyung anlamıştı, ilk vuruşu ona verdiğini. Yoksa şu an burnu kanlı bir şekilde Jeon'dan yumruk yiyor olurdu.

Jungkook'un gözlerinde ona meydan okuyan bir parıltı vardı.

"Bu kadar mı, tatlı çocuk?"

Taehyung başını onaylamaz şekilde sallayıp, bu kez hızla belini dönerek sağ ayağını Jungkook'un omzuna doğru kaldırdı.

Jungkook bu sefer biraz daha zorlanarak kaçındı ve bu sefer o, Taehyung'a atak yaptı.

Taehyung'un yüzüne yumruğunu geçirdi ve onun anlık olarak sersemleyip kendine gelmesini sağladı.

Maçın ilerleyen zamanlarında ikili oldukça canlı bir şekilde dövüşüyor, vücutlarındaki damla damla terler artıyordu.

Jungkook, Taehyung'un direncine hayran kalmıştı. İlk defa birisi onun karşısında bu kadar uzun durabilmişti. Jungkook bir kere daha anladı ona neden su altı dalgası dendiğini.

---

Maç bitmişti, Jeon kazanmıştı.

Ama bu, Taehyung için sorun değildi. Jeon'a yenileceğini biliyordu zaten.

Jungkook, Taehyung'a yaklaştı ve elini onun saçlarına atıp karıştırdı.

"Güzel maçtı, su altı dalgası."

Taehyung onu başıyla onayladı.

"Güzel maçtı, yer altı canavarı."

"Seninle dışarıda da vakit geçirmek isterim, Kim."

"Ben de isterim, Jeon."

Gülüştüler ve iki tarafta birbiriyle vedalaşıp bulundukları yerden ayrıldılar.

-

Öhm, nasıl?

Umarım beğenmişsinizdir.

Güzel oldu gibi.

Baybayy 👽

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 31 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Wild Arena | TKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin