1. Bölüm: Okulun ilk günü

0 0 0
                                    

Akşam saatlerinde montumun fermuarını sonuna kadar çekmiş, ellerimi cebime sokmuş evime doğru ağır adımlarla yürüyordum. Genelde evde hep tek olduğum için sıkılıp dışarıya çıkıyor, geziyordum. Annem ve babam çok çalıştıkları için eve geç geliyorlardı. Bu gün de diğer günlerden farksızdı.

Yarın lise 3, yani 11. sınıfa geçeceğim ama bu benim pek de umrumda değildi. Her zaman ki gibi sessiz ve çalışkan olmayı planlayarak sınıfın tipik ineği olurdum. Ama bundan rahatsız değildim... Zorbalık görmediğim sürece.

Yarın okula, geçen seneden okulda edindiğim iki arkadaşımla gitmeyi planlıyordum. Mesajlaşıp anlaşmıştık. İsimleri Aslı ve Nazlı idi. Aramızda çok bir yakınlık yoktu ama Aslı ve Nazlı birbirlerini çocukluktan beri tanıyorlardı. Onların yanlarındayken kendimi hayalet gibi hissediyordum. Onlar konuşuyor, ben dinliyordum. Arada sohbete katılıyordum ama genelde benim bilmediğim, onları ilgilendiren konular hakkında konuştukları için sohbete fazla dahil olamıyordum.

Ben düşüncelerime dalmış yürürken eve geldiğimi fark edip adımlarımı durdurdum. Evin kapısına doğru yöneldim ve cebimden anahtarımı çıkarıp kilide yerleştirip çevirdim. Ufak bir tık sesiyle kapının kilidi açıldı. Eve girip kapıyı arkamdan kapattım ve ayakkabılarımı çıkarıp ayakkabılığa kaldırdım. Montumu da çıkarıp askılığa astım. Odama girerek kapıyı arkamdan kapattım ve kendimi yatağa attım. Farkında bile olmadan birkaç dakika içinde uyuya kaldım.

08:50

Telefonumun alarm sesiyle yüzümü buruşturup memnuniyetsiz bir mırıltı çıkardım. Gözlerimi açmadan ellerimi yatakta gezdirip telefonumu aradım.

"Nerde bu ya..."

Elim telefonumun tanıdık dokusunu hissedince telefonumu kavrayıp yüzümün hizasına kaldırdım. Telefonun ışığıyla gözlerimi kısarak açtım. Alarmı kapatıp saate baktım. Saati görünce gözlerim şaşkınlık ve telaşla büyüdü. Ders 20 dakika önce çoktan başlamıştı! Hızla yatağımdan kalkıp hazırlanmaya başladım. Okul formamı giyip telefonumu, anahtarımı ve çantamı aldım. Montumu giyip evden çıktım. Annem ve babam sabah erkenden işe gitmişlerdi zaten.

Okula doğru koşarken düşündüm. 'Aslı ve Nazlı, ben onların aramalarına cevap vermediğim için okula gitmiş olmalılar.' Okul görüş açıma girdiğinde hızımı yavaşlattım. Okulun bahçesine girdim ve hızla ardından okul binasına girdim. İkinci kata çıkarken koşturduğum için nefes nefeseydim. İkinci kata vardığımda sınıfıma doğru adımlarken saçlarımı ellerimle tarayıp düzeltebildiğim kadar düzelttim.

Sınıfımın kapısının önünde durdum ve kapıyı tıklatıp içeriden öğretmenin onay sesini duyunca kapıyı açtım. Gözlerim kısa bir süre sınıfta dolandı ve ardından öğretmene döndü. Öğretmeni tanımıyordum. Geçen seneden tanıdığım bir öğretmen değildi.

"Geç kaldığım için özür dilerim."

Öğretmen oturmam için başını salladığında boş bulduğum bir yere oturdum. Başımı eğip tuttuğumu bilmediğim nefesimi yavaşça geri verdim ve şimdi sınıfa daha iyi göz atmak için başımı kaldırdım. Sınıfta tanıdığım ama samimi olmadığım birkaç kişi ve daha önce hiç görmediğim yüzler gördüm.

Öğretmen yoklamayı alırken 'Elisa Mavi' dediğini duyduğumda bakışlarım öğretmene döndü.

"Burda."

Dedim duyması için sesimi hafifçe yükselterek. Sınıfa biraz daha bakınca Aslı ve Nazlı'yı gördüm. Aynı sınıftaydık. Onlar cam kenarı en arkada oturuyordu. Ben ise ortada en arkada oturuyordum.

Nedense bana aynı sınıfta olduğumuzu
söylememişlerdi. Gerçi neredeyse bana hiçbir şey söylememelerine alışmıştım o yüzden bunun üstünde fazla durmadım. Bir süre sonra öğretmen yoklama almayı bitirince derse başladı.

İlk dersin bittiğini haber eden zil çalınca hemen hemen herkes sınıftan çıktı. Oturduğum yerde bir dirseğimi masaya, başımı da elime yasladım. Hiç beklemediğim bir şekilde Aslı ve Nazlı yanıma geldi. Yüzlerinde neredeyse küçümseme ve tiksinti doluydu.

"Aramalarımıza neden cevap vermedin?"

Dedi Aslı sesinde küçümseyici bir tonla. Ah... Doğru ya. Sabah geç kalkmamla birlikte onların aramalarına da cevap verememiştim. Ama zaten sınıfa geç geldiğimi görmelerine rağmen neden soruyorlar ki?

"Uyuya kalmışım..."

Dedim üzerinde fazla durmayarak. Nazlı kaşlarını çattı ama ikisi de bir şey demeden sınıftan çıktı. Bu neydi şimdi..?

Okulun geri kalanı durgun geçmişti. Okul çıkış zili çaldıktan sonra Aslı ve Nazlı bana gelmem için ufak bir kaş göz hareketi yapıp sınıftan çıkmışlardı. Ben de çantamı alıp peşlerinden gittim. Yol boyunca hemen hemen konuşmamıştım. Aslı ve Nazlı kendi evlerine giden yol ayrımından gitmeden önce ufak bir veda ettik.

Eve varınca nasıl olsa okulun ilk günü, dersleri tekrar gözden geçirmeye gerek yok diyip kendimi uyumak üzere yatağa attım.

İlk bölüm biraz sıkıcı oldu ama ilerleyen bölümlerde elimden geldiğince heyecan verici şeyler katacağım. Bölümler fazla hızlı gelemeyecek. Okul saatlerim biraz değişik. 14:00'da dersim başlıyor ve 20:00 da bitiyor. Sebebini sonraki bölümün sonunda açıklarım. Umarım kitabı beğenirsiniz!

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 28 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

/°•|YALAN YANLIŞ SÖZLER|•°\Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin