Epilogue

8 2 1
                                    

Beş yaşındaki kızın paytak adımları, evin içinde yankılanıyordu. Elindeki peluşa sarılmış bir biçimde kapıları açıyor, ebeveynlerini arıyordu.

Mutfağa girdiğinde onları buldu da.

Kahverengi saçlı adam tezgahın üstüne oturmuş, lolipopunu yalarken bir yandan da kızın anlayamadığı kadar karmaşık bir konudan söz ediyordu.

Saçları beline kadar uzanan siyah saçlı kadın ise bir yandan yemek yaparken diğer yandan da kocasının dediklerine dikkat ediyordu.

"Baba!" Küçük kızın sesi mutfakta yankılanınca hem adam hem de kadın ona doğru baktı.

"Hey, seni odanda bırakmadık mı biz?" Ranpo Edogawa, tezgahtan inip kızı Naria'yı kucağına aldı.

"Babası kılıklı, illa karşı gelecek." Yuna Uchiha-Edogawa, hafif sinirli bir şekilde eşine sataştı. Ranpo gözünü devirip kucağında kızıyla tezgaha oturdu.

"Neyse, dediğim gibi, katil gerçekten aptaldı-" Naria, her zamanki gibi babasının sözünü kesti.

"Anne, babamla nası' tanıştınız?" Bu soru, çiftin birbirine bakmasına sebep oldu.

"Nasıl mı tanıştık?" Ranpo güldü.

"Biraz... tuhaftı." Yuna ensesini ovuşturdu. Ocağın altını kapattı, kızını kucağına alıp oturma odasına doğru ilerledi. Ranpo ise hayatındaki en önemli iki kişiyi takip etti.

Yuna, koltuğa oturunca Ranpo'da onun yanına oturdu. Naria kıkırdayıp ikisinin arasına oturdu ve annesini hafiften itip babasına sarıldı.

Ranpo, Yuna'ya doğru kaşlarını kaldırdı.

Yuna, gülerek gözlerini devirdi. "Babanla nasıl tanıştık..." düşünceli bir şekilde iç çekti Yuna.

"Her şey, 8 Ekim'de, Yokohama'ya gelmemle başladı."

𝗗𝗲𝘁𝗲𝗰𝘁𝗶𝘃𝗲? // 𝗘. 𝗥𝗮𝗻𝗽𝗼Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin