MANİLYA +18

15 : Çığlık

Sevdanın denizi engindir ,
ama aşıkta bir türlü boğulmaz .

___________________________________________

Aynaya bakıyorum , elimde bir silah . Evet silah kullanabiliyorum . Kendime doğrultmuşum ve sayıklıyorum . -" Sen kimsin ?... Sen kiminlesin ?..." Kendimle hesaplaşmayı şiddetle reddediyorum .  Çünkü Bade Duman bu değil .

-" (...) Vanilya kokuyorsun."

Savaş dudaklarını bir kaç saniye için benden ayırdığında durumu yeni algılayabilmiştim . O an tam olarak ne hissettim bilmiyorum . Sürekli kendimi aciz bir kadın durumuna düşürüyormuş gibiydim ve bunun gibi şeyler işte... Kendime tokat atamayacağım için hiç şüphe etmeden , sağ elimi Savaşın siyah saçından çektim . Ve bam !

Savaşın sağ yanağına inen bir tokat .

Ve bir kapı açılma sesi !

-" Siktir !"

Ah keşke sadece Savaşın şaşırmış suratını izleyebilmem için bana bir kaç saniye verselerdi . Çünkü benim yanağına olan küçük baskımla sola yatan yüzü anın şoku harici direkt gelen kişiye odaklandı . Kapıya baktığımda gelen Aslıdan başka kimse değildi .

Aslında böyle bir anda geldiği için Aslıya bile teşekkür edebilirdim . Niye mi ? Öpüşmek istediğimi 3 kere söyledikten sonra beni öptü... Ve kesinlikle bir tokatı hak etmiyordu .

-" Bunları istemişsin !"

Elinde ki poşeti gösterip gözünü hiç sakınmadan bize dikti . Aslının dümdüz bize bakması sinirlerimi bozmuştu . Dikkat çekmek isterim ki Savaş hâlâ üzerimde ! Bu bir mahrem görüntüsü bile olabilirken ne hakla bu şekilde rahat olabilirdi .

Savaş umarsamadan Aslıdan bakışlarını çekip bana bakmaya başladı . Yüzümde hissettiğim bu bakışlarla bende ona döndüm . Kaşları çatık sessizce ne yaptığımı soruyordu . Derdim neydi benim ?

-" öhm öhm "

Sarı kafa ikinci uyarısını yapınca Savaş mecbur üzerimden kalktı . O kalkınca yukarıya çıkan eteğimi düzeltip oturur pozisyon aldım .

Savaş Aslının elinde ki poşeti aldıktan sonra elini yüzünü yıkayacağını söylerek , odanın köşesinde ki kırmızı kapıdan girerek bizden uzaklaştı . Aslı ise gitmek yerine benim olduğum yerin tam karşısında ki oturma kısmına kuruldu . Üzerinde siyah bir straplez ve kırmızı deri ceketi vardı . Pantolon seçimini ise bol siyah deriden yana yapmıştı . Hoştu , iddialıydı . En önemlisi ise benim aksime üşüdüğünü düşünmüyorum .

Bacak bacak üstüne atıp onun yaptığı şeyi yaparak dümdüz ona baktım . Bu kızın bakışlarında şeytanın gölgesi var ! Hele ki gözlerini kısıp konuşmaya başladığı zamanda... Ah işte yine başlıyoruz.

-" Seni burada görmek şaşırttı ."

Gülümsedim .

-" Alışmaya başlasan iyi edersin ."

Tamam . Yalan yok Savaşı kapıştırdığımızı bilerek , özenle seçip kurdum bu cümleyi . Aramızda bir şey olduğunu düşünmesini istedim . Bu çok yanlıştı biliyorum ama onun beni yerden yere vurması ne kadar normal ?