" aaa bizim beynimiz yok !" dedi İsmail.
" Kesin lan artık öff bir susun !" dedi Osman.
" Kalbimizde yok aşk acısına son !" dedim.
" Bir dakika aşk acısı yok oh Osmaniye bana az çektirmedi !" dedi Osman.
" Osmaniye kim ?!'' dedi İsmail.
" Yengeniz koçum !" dedi.
" Aaa kimlerden mesleği falan varmı ?!" dedim.
" Şey..o bizim gibi orjinal değil malesef kendisi okul labaratuvarında çalışıyor. " dedi.
" Aaa yengeme bak sen ! Bizlere yakışır !"dedi İsmail.
Bir anda üzerimdeki tahta kalktı . " Merhaba Cony " dedi Osman.
" ÇIKTIMM !!! ALLAHH !!! diye haykırdım.
" Ben ben ben !!!! " diye bağırdı İsmail.
" Tamam hadi Cony çıkar İsmaili " dedi Osman elindeki küreği elime tutuşturarak.
" Bir az ben kazcam Osman Sultanım sora sen !" dedim. Ve küreği alıp ismaile taraf yürüdüm. " İsmailim ! Korkma koçum . Geliyo Cony'in ! Kurtarcak seni aslanım !" dedim.
" Kurtar beni Cony'im valla böcekler kocaman ! " dedi.
Bezara doğru gittim ve kazmaya başladım. Gerçi küreği tutamıyordum ama..
2 saat sonra .
" Tahtalar ! " dedim ve tahtaları kaldırdım. O an çok kötü bir koku yükseldi . Ve... " İsmail kalk koçum !" Dedi mezardakini silkeleterek.
" Hani tahtalar hala burda !" dedi İsmail.
" Lan ! Yalnış mezarımı kazdın?!" Dedi Osman.
O an içerideki cesetle bakışmayı bıraktım ve...
( Bayıldı...e..cesetin üzerine düştü )