7

248 40 93
                                    

Okulun bahçesindeki banka oturmuş, çocukların gelmesini bekliyordum. Gece telefonumu şarja takmayı unuttuğum için telefonumun şarjı bitmişti, bu yüzden telefonumu evde bırakmıştım. Şimdi de canım çok sıkıldığı için bahçede oynayan küçük çocukları izliyordum. Hava kararmaya başladığı için yavaş yavaş evlerine dağılmaya başlamışlardı aslında.

İki gün önce Barış ve Semih'in kavgası üzerine hiç Barış'la konuşmamıştım. Barış yanıma bi iki kere gelmişti ama göğüsümdeki ağrı onun yanında uzunca durmama müsade etmemişti.

İki yıldır uzaktan da olsa tanıdığım Barış'ı sanki hiç tanıyamamış gibi hissetmiştim. Bu yabancılık hissi de bana hiç iyi gelmemişti. Hâlâ onun için tekleyen kalbim ona ne kadar uzak olduğumu hatırlamıştı.

Başım içinde dönen düşüncelerle ağrımaya başlarken sokak lambaları teker teker yanmaya başlamıştı bile. Bizim oğlanlar nerde kaldı diye düşünerek kafamı kaldırdım ve gözlerimi okulun bahçesinde gezdirdim. Bizimkilerin hâlâ gelmediğini görünce oflayıp elime gelen hırkamın ipiyle oynamaya başladım.

Bir sabah tuttu babam elimden'i mırıldanarak bahçenin tek girişi olan geniş kapıya baktım. Baktığımda bizimkiler yerine telaşlı adımları ve endişeli yüzüyle kapıda beliren Mert Hakan'ı buldu gözlerim. Gözleri endişeyle bahçede dolanmış, en sonunda da beni bulmuştu. Yüzündeki gergin ifadeyi yumuşatarak olduğum yere doğru gelmeye başladı. Dilimdeki şarkıyı mırıldanmayı bırakıp kaşlarımı çattım.

Yaklaştıkça bana değil arkama baktığını fark ettiğimde kafamı çevirip nereye baktığını görmek istedim. Ama onun yerine başımı eğip parmaklarımla oynamayı tercih ettim. Zaten salak gibi benim yanıma geliyor sanıp gözünün içine bakmıştım, utançtan ölecektim şimdi.

Oturduğum çardağın hemen yanından yavaş adımlarla geçti. Nedensizce gerilmiştim.

"La Zeynep annen sabahtan beri seni arıyor ya"

Sözleriyle arkamdaki çimenlikte oynayan çocuklardan birine seslendiğini anladım. Bahsettiği Zeynep de Mert Hakan'ın mahallemizde oturan abisinin kızıydı büyük ihtimalle.

"Ya Mert amca ben anneme demiştim ama liselilerin bahçesine gidicem diyeee"

"Sus kız gel gidiyoruz"

"Ya Mert amca oyun oynuyom ben arkadaşlarımla, gelmicem ben"

"Yarın da oynarsın arkadaşlarınla bücür akşam oldu bak"

"Yaaa" diyerek yanıma koşan ve bir anda koluma sarılan kızla gözlerim olağanca açılmış, kafam hızla ona doğru dönmüştü.

"İsmail abi Mert amcama bi şey desene yaa ben gitmek istemiyoruumm" Büyük gözleri dolmuş, kelimelerini uzata uzata konuşan çocukla yutkunup başımı kaldırıp Mert Hakan'a baktım. O da beklemediğini belli eden bakışlarıyla kafasını benden ters tarafa çevirmişti.

"Ama annen çağırıyormuş bak, anneni üzecek misin Zeynep?"

Sözlerimle başını eğen kızla dudaklarımı büzdüm. Yan apartmanda oturuyordu Zeynep'in ailesi. Arada bir mahallede oynadıkları oyunlara beni katar, sürekli yanıma gelip okulda öğrendiklerini anlatırdı Zeynep. Sözlerimi elbet dinlerdi.

"Ama ben üzülüyorum şimdi de"

"Zeynep hadi amcacım gel de gidelim"

"İsmail abim de gelirse gelirim"

Zeynep'in sözleriyle kafamı Mert Hakan'a çevirdim. Hâlâ benden tarafa bakmıyordu. Hafifçe ayaklanıp koluma tutunan küçük kızın elini tuttum.

"Tamam gel annene götürelim seni"

Dediğimle heyecanla arkadaşlarına görüşürüz demiş, diğer eliyle de Mert Hakan'ın elini tutmuştu. Gülümseyerek yanımdaki kıza, sonrasında da ondan üç kat büyük amcasına bakmıştım. Amcasının kim olduğunu hatırlamamla yüzümdeki gülümeseme silindi ve önüme döndüm.

Aramızdaki kızın küçük adımları sebebiyle yavaş yavaş yürürken sokağın başında bizimkileri görmüştüm. Bertuğ yüzündeki abartılı ifadeyle bi bana bi yanımdaki adama bakarken, yanında yürüyen Arda bir kaşını kaldırmış ne ayak dercesine bakıyordu.

Sonra dercesine ağzımı oynayınca ne dediğimi anlamadığıni belli ederek kafasını Mustafa'ya çeviren Semih'le kafamı eğip ilerlemeye devam ettim.

"Mert amca sen neden İsmail abiyle hiç konuşmuyorsun, sen herkesle konuşursun ki"

Zeynep'in sorusuyle kafamı yerden kaldırmamış, gelecek cevabı merak ederek beklemeye başlamıştım.

"Ben konuşuyorum ki İsmail abinle, sen görmemişsin"

Aynen hem de nasıl konuşuyorsun İsmail abisiyle değil mi Mert diye içimden geçirerek gözlerimi devirdim.

"Ya nasıl konuşuyorsunuz ben hiç görmedimm, konuşsanız şimdi de konuşurdunuz, İsmail abim çok konuşuyor çünkü"

"Ben mi çok konuşuyormuşum?" Şaşkın gözlerimle başımı küçük kıza çevirdim. Kimlere rezil oluyordum şuan ya.

"Evet İsmail abi çenen çok düşük senin"

"Sus kız zilli, abiye denmez öyle" Sözleriyle Mert Hakan'a dönmüştüm. Gözlerimiz buluşunca hızla gözlerini çekmişti.

"Of amca ya, sen de. İsmail abi amcam çok gıcık değil mii?"

Soru tekrardan bana dönünce kafamı kaldırıp bu kızın evine daha ne kadar kaldı diyerekten etrafa baktım. Sokağa girmiştik şükür ki.

"Evet Zeyno, amcan çok gıcık"

Mert'e bakarak söylediğim cümleyle kaşlarını çatmış, bakışlarını önündeki yoldan çekmemişti. Sonunda evinin önüne gelince eğilip küçük kıza sarıldım ve görüşürüz dedim. Mert Hakan da küçük kıza el sallayarak evine gönderdi.

Zeynep binaya girince istemsizce kafamı yanımdaki adama çevirdim. Onun çoktan bana baktığını görünce içime yeniden bir bunaltı gelmişti, göğüs kafesim sıkışmıştı sanki. O gözlerini gözlerimden çekmeyince ben de çekmedim.

Yakındaki camiden gelen akşam ezanının sesi tüm mahalleyi doldurunca kendime gelip arkamı döndüm ve okula doğru ilerledim. Nedense az önce dünyadan kopmuş gibi hissetmiştim. Omzumun üstünden arkama bakıp Mert hâlâ orada mi diye baktım. Apartmanın merdivenlerine oturmuştu, dalgın gözüküyordu.

Önüme dönüp adımlarmı hızlandırdım. Sonunda bizimkilerin yanına vardığımda hepsi susup sinirli, meraklı, endişeli ve heyecanlı gözlerle bana bakmaya başlamıştı. İlk defa Mertle o kadar yakınlaşmamın sebebini merak ediyorlardı tabi.

Çardağa oturup avcuma çekirdek aldım ve yaklaşık bir saat sürecek olan sorgulama ve kafada kurma seansımızı başlattım.

-

YABANIM, SEVGILIMM, ESMERIM SEBEBIM

ESMERIM BICIM BICIM OLUREM ESMER ICINALEM BANA DUSMANDIR ESMER SEVDIGIM ICIN

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

ESMERIM BICIM BICIM OLUREM ESMER ICIN
ALEM BANA DUSMANDIR ESMER SEVDIGIM ICIN

ankara rüzgarı, meismHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin