(İki hafta sonra, Melisa'nın anlatımı ile)
İki haftadan beri doğru düzgün yemek yememiş, su içmemiş, doğru düzgün uyumamış ve odadan dışarı adımımı atmamıştım. Gizem arada sırada kapının önüne gelip benimle konuşmaya çalışıyordu ama ben konuşmuyordum. Enes de arada sırada arıyordu ama ben telefonları açmıyordum. Bir erkek için üzülmemem gerektiğini biliyordum ama elimde değildi. Zaten Bora mesajları ile daha kötü olamamı sağlamıştı. Belki de haklıydı?
"Gerçekten bir erkeğe üzülecek kadar salağım!" Dedim. Saate baktığımda saat 09.45'idi. Gizem çoktan evden çıkmıştı."Belki de biraz uzaklaşmak bana iyi gelir." Diye düşündüm ve uçak bileti bakmaya başladım. Almanya'ya saat 12.05'e bir bilet buldum. Üstelik %70 indirimli bir şekilde idi. fiyatı da bu yüzden çok ucuzdu.
"Uçak biletinin bu kadar indirime girmesi çok garip. Uçak bileti alabileceğimi düşünmemiştim." Dedim ve eşyalarımı toplamaya başladım ama burada bana yetecek kadar eşyam yoktu. Enes'in evine gitmem gerekiyordu. Hızlıca eşyalarımı toplayıp üstümü değiştirip kendime çeki düzen verdim ardından kaldığım odayı düzenledim ve iki haftadır çıkmadığım odadan dışarı çıktım. Gizem'e küçük bir not bıraktım ve evden çıktım. Enes'in evi çok uzakta olmadığı için Enes'in evine yürümeye başladım.
( Enes'in anlatımı ile)
Edebiyat dersindeydik. Ben ise yanımdaki boş sıraya bakıyor ve derse bir türlü odaklanamıyordum. Melisa Gizem'in evinde güvendeydi ama şu an depresyona girmişti. Ve iki haftadan beri Melisa'nın ne sesini duymuş ne de yüzünü görmüştüm. Bu benim içimi parçalıyordu... ayrıca Asya da Melisa'nın olmayışını fırsat bilerek bana sırnaşıyor Melisa ve ben hakkımda yalan dedikodular çıkarıyordu. Melisa'yı düşünmekten Asya'ya dersini verememiştim bile. Tenefüs zili çaldı ve dışarı çıktım. Melisa gittiğinden beri yalnız takılıyordum. Sonra Selim yanıma geldi.
"Ne istiyorsun?"
" Ne o? Sevdiğin kız seni terk mi etti yoksa... kıyamam ben sana..."
"SELİM SİKTİR GİT!"
"Ay çok korktum. Acıyorum oğlum sana. Kesin seni paran için sevmiştir o. Aa hatta sevmemiştir..." kıkırdar "salak, salaksın oğlum sen."
İçimden sakinleşmek için kendi kendime konuşuyordum. " Sakin ol Enes. Sakin..."*
"Sana. Ne. İstiyorsun. Dedim."
"Ayy. İmdat. Çok korkuyorum! Enes beni dövecek şimdi!" *kahkaha atar*
"SELİM SİKTİR GİT! İSTESEM SİZİ OKULDAN ATTIRIRIM! AYAĞINI DENK AL!"
"Nasıl olacakmış o?"
"Annem buraya gelip de müdüre atar yapınca müdür kızların benden uzak durması için açıklama yaptığını hatırlatırım. Değil mi? Bir lafıma bakar."
"Sen tam bir sürtüksün Enes!"dedi ve yanımdan uzaklaştı.
( Melisa'nın anlatımı ile.)
Enes'in evinin önüne gelmiştim. Bahçeden girdiğim an güvenliklerin biri yanıma gelip. " Melisa hanım?! Neredeydiniz? Enes bey perişan haldeydi. Geldiğinizi haber-"
"Sakın! Kimse benim buraya geldiğimi haber vermeyecek! Anlaşıldı mı?!"
"Ama Melisa Ha-"
"ANLAŞILDI MI?!"
"Anlaşıldı Melisa hanım!"
Eve girdim ve eşyalarımı bavula doldurdum. Sonra da Alya' nın odasına girip ona not bıraktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beyaz Bir kuğu Gibi
Ficção AdolescenteÜnlü bir balerin olmak isteyen Melisa Güneş, ailesi tarafından sevilmeyen ve önemsenmeyen bir kızdır. Melisa bir gün 7. sınıfta kazandığı bursluluk sınavı parası ile bale kursuna gitmeye karar verir, bu sırada kardeşi Alya'nın da bale yapmak iste...