22. bölüm

946 170 9
                                    

Çalan kapıyla ağrısına rağmen pıtı pıtı koştu Sertaç, Özgür kolları poşetlerle dolu halde kapıdaydı. Sertaç'ın gözleri büyüdü, bu kadar çok ne almıştı böyle bu adam.

"Ne yaptın aşkımmm..." hayretle konuşunca Özgür derin bir iç çekti.

"Böyle aşkım diyip diyip, bir kez bile öptürmüyorsun o bal dudakları. Neyse, geri sayım son dört gün..." ayakkabılarını çıkartıp içeri girdi yakışıklı genç.

"Şimdi sen otur, sözlün sana hizmet edecek. Ananas suyu, çikolatalı pasta ve en sevdiğin böğürtlenli şekerlemelerden aldım. Biraz da dondurma, ama havalar hala soğuk olduğu için az yemen gerek." Sertaç derin bir iç çekip ona arkası dönük olan adamın sırtından sarılıp kollarını beline sardı.

"Sen beni bu kadar şımartırsan kilo alacağım ama..." büzülen dudaklara yandan bir bakış attı ve işine geri döndü.

Gömleğinin içine sakladığı beyaz gülü de tepsinin kenarına koydu, bardaklara ananas suyunu doldurup pastayı tabakladı. Bilerek büyük almıştı ve iri bir dilim kesmişti, bebeği çikolatalı pastayla aşk yaşarken onu izlemek istiyordu.

Sertaç salonda, karnındaki sıcak su torbası ve battaniyesiyle sözlüsünü bekliyordu. Özgür hazırladığı tepsiyi dizlerinin üstüne koyunca gülümsedi, ama gözleri beyaz güle takılınca resmen gözlerinden kalpler çıkmaya başladı.

"Yaaaa aşkımmmmm..." gülü koklarken gözlerini kapatmıştı ve Özgür bu görüntüyle huzurla doldu.

"Sen yeter ki mutlu ol, dünyaları sererim önüne. Tatlı bebeğim benim..." uzanıp yanağını derince öptü.

"Ayyy, öyle mutlu oldum ki... çok düşüncelisin..." Özgür'ün kalbi mutlulukla dolarken Sertaç'ın yüzü buruştu, yine kramp girmişti.

"Ne oldu bebeğim?" Özgür hemen yanına sokuldu.

"Şey... bir şey yok. Sadece kramp girdi biraz, o yüzden. Karnıma arada ağrı giriyor da böyle olunca..." karnına koyulan sıcak ve büyük el yüzünden biraz utanmıştı.

"İyi gelir mi biraz böyle ovsam?" Adamın koyu sesi kulaklarını okşarken yutkundu Sertaç, şuan çok yakınlardı...

"O-olur, iyi olur..." kekelediğinin farkında bile değildi, meyve suyundan bir yudum aldı ve gergince gülümsedi.

Karnını hafifçe okşayan adama bakmamak için savaş veriyordu, bakarsa dayanamayıp öperdi çünkü...

Çatala uzanınca sözlüsü sesli bir şekilde yutkundu, bu da arkadaşının pasta yerken ki haline 'yemek pornosu' dediğini hatırlattı ona. İlk çatalı alıp büyük bir mutlulukla çiğnedi, ufacık bir mırıltı gibi ses çıkmıştı ağzından...

Bu ses Özgür'ü daha da beter ederken dikkatle onu izlemeye devam etti, adam kendinden geçiyordu onun hali yüzünden. Uzanıp bebeksi saçlarını kokladı, kulağının altını hafifçe öpünce bedeninden geçen titremeyi hissetti.

"Rahatsız mı oldun güzelim...." boğuk sesi onu daha da ateşlendirmişti, ne acısı kalmıştı aklında ne bir şey....

"Yooo, olmadım hiç..." kuyruğu dik tutma çabası tekrar aynı yere dayanan dudaklarla son bulmuştu, çünkü deli gibi etkilenmişti bu öpücükten.

"Ihımmm...." inlemesini tutamayınca Özgür geri çekildi, utancından ağlamak üzereydi. Pastasına bakıp ağzını pastayla doldurdu, çocuk gibi dudakları bile krema olmuştu.

"Ne güzel yiyorsun öyle sen... nişan pastamızdan biraz ayırtayım da, baş başa kalınca yersin. Ben de seni yerim..." saçlarına bastırılan dudaklar yüzünden gülümsedi.

"Nişandan sonra olur tabi..." aklındaki fesatlıkla gülümsedi, nişanda onu delirtecekti... daha kıyafetini görmemişti....

Çok harika bir takım seçmişti, ince belini ve dolgun kalçalarını vurgulayan detayları vardı. Sertaç tatlı tatlı gülümseyip çikolatayla kaplı dudaklarıyla adamın çenesini ufacık öptü, Özgür kapanan gözleriyle öylece kalmıştı.

Orada uzun uzun oturup konuştular, birbirleri hakkında bilmedikleri şeyleri sordular ve komik anılarını anlattılar. Akşama doğru ise Sertaç azalan ağrısı yüzünden sözlüsünün omzunda uyuyakaldı.

Ailesi işten geldiğinde iki aşığı masum bir uykuda buldular, her zamanki neşe dolu sohbetlerin aksine masumca uyuyan gençler yüzünden sessizce yemekleri hazırladılar. Ailecek yemeğe oturmalarına yakın uyanan gençler utangaç gülümsemelerle sofrada yerlerini aldılar.

Özgür sonunda sevdiğiyle özgürce bir hayat kuruyordu ve bundan son derece mutluydu. Sertaç ise bir yıldır gizlice sevdiği adamın ona bu derece aşık olması yüzünden tatlı bir aşk sarhoşluğu halindeydi.

İki aşık arada birleşen gözleriyle yemeklerini yerken yüzlerinde gerçek aşkla dolu tebessümler vardı...

Özgür ama hangisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin