20. bölümmmm yuppi!!
bu arada bölüm sonundaki kısım 9. bölümün başlarında geçmişti
**
Günler geçti. Sergen cevap vermedi.
En azından içimde kalmamıştı.
Gözlerimi sıradan kaldırıp önüme üzerinde 'Affet' yazılı Tadelle çikolata koyan kişiye çevirdim.
Sergen ile aramın bozulmasının üzerinden iki hafta geçmişti ve belli ki onun hiçbir şeyden haber yoktu. Sergen'in Burak'a söylememesine sevinsem mi, yoksa beni hiç önemsemeyişine mi üzülsem mi bilememiştim. Ayrıca Burak ona yazdığım ilişkiye başlıyorum mesajlarımın gerçek olduğuna inanmıyordu, onu kudurtmak için yazdığımı söylüyordu. Bir nebze de haklıydı. İlişkinin 'İ' harfi bile kalmamıştı ortada.
"Yemeyeceğim Burak. Sağ ol." ittirerek ona geri yakınlaştırdım.
Gözlerini kırpıştırdı dikkatlice bana bakarken. "Niye keyfin yok?"
Kuzenin benimle konuşmuyor.
Burak'a tavır almam gerektiğinin farkındaydım. Ama gitmiyordu işte. Sümük gibi yapışmıştı. Bu zamana kadar hiç göstermediği bir ilgiyi göstermeye başlamıştı. Üstelik bunun ne kadar berbat bir zamanlama olduğunu nasıl açıklayabilirdim bilmiyordum.
"Öyle işte, genel."
"Başka bir sıkıntı varsa söyle, halletmeye çalışayım." derken dizlerinin üstüne çöktü. Bana bakarken kollarını sıranın üstüne, ellerinin üstüne de çenesini koymuştu. Tatlı bir pozisyondu.
"Hayır yok. Teşekkürler." diye mırıldandım ağzımın içinde. Keşke gitseydi.
"Yine mi geldin Sümük?" Asaf seslice içeceğini hüpletip yanıma oturdu. Elif de kıvırta kıvırta arkamıza oturup tostunu ısırdı.
"Senin gül cemalini görmeye gelmiştim, niye öyle diyorsun?" Burak göz devirip ayaklandı.
"Al, iyi bak birader." Asaf eliyle yüzünü çevreledi.
Burak kusuyormuş gibi öğürüp sınıftan çıkmak için adımladı. Birbirlerine girmek yerine böyle olmaları daha iyi sayılabilirdi.
Elif beni dürtükledi. "Bunun hâlâ nasıl haberi yok? Ben anlamadım."
"Bu ibneyi üzerimize salmadığı için Sergen'in alnından öpeceğim. Haberi olsa göt kılı gibi davranırdı."
Asaf'ı başımla onayladım. Keşke benim de Sergen'i öpebilme şansım olsaydı. Alnından mı olurdu, orasından pek emin değildim.
Elif uzanıp sıramdaki Tadelle'yi alıp açtığı gibi ısırdı. "Ohh enayi parası kokuyor! Bayılırım."
"Yanık kokar o anca. Şunun haline bak. Götünü Miray nasıl yaktıysa hala kendine gelemedi."
Kolunu cimcikledim. "Sus Asaf. Bir aydır tek gündemimiz benim aşk hayatım."
"Asıl sen sus. Gördüğüm en yakışıklılı aşk üçgeni. Bitmeyen bir gençlik draması izliyor gibiyim." dedi Elif.
"Miray'ın hayatı bir gençlik drama dizisi olsaydı, sen hafif orospu yan karakter olurdun. Hani başrolu sürekli fişfikleyen o hatun var ya.. O işte."
Elif, Asaf'a orta parmak çekti. "Artık o karakterlere 'Baddie' deniyor. Ayrıca o zaman sen de platonik gezen, avel, bakir karakter olurdun."
İkisinin bu konuştuklarına gülsem de dahil olmadan önüme döndüm.
O gençlik dramalarının baş karakteri olan kızlara hep bir şey bulup kızardım. Tercih ettikleri erkek için kızardım, yaptıkları gurura kızardım, hiç adım atmayışlarına, her zaman yapma denileni yapmalarına, ya da hemencecik erkek karakterin dudağına yapışmalarına kızardım. Yani her zaman bir şeylerine kızardım.
Ama aslında, belki de gençlik fevriliğinin getirdiği o yanlış görünen kararlardan, yapma denilenlerden bu kadar da korkmamalıydım. Yoksa yetmiş yaşındaki babaannemden ne farkım kalırdı?
Elbet yetmiş yaşındaki babaanneme dönüşecektim ama şimdiden buna alışmama gerek var mıydı gerçekten? Kaç kere daha genç olabilecek, okula gidebilecek, arkadaşlarımla vakit geçirebilecektim? Bir gençliğim daha yoktu ki.
Derin bir nefes aldığım sırada hocanın hala gelmemesini fırsat bilerek telefonumdan Sergen ile olan yazışmalarımıza girdim. Mesaj aratma kısmına 'harun' yazdım.
Siksiki Harun'a, her salı sabah 9'a ders koyduğu için bizzat teşekkür edebilirdim.
Arkadaşlarıma dönüp birden, "Ben yarın Sergen'in okuluna gideceğim." diyiverdim.
Asaf'ın ağzından yüzüme püsküren çay ile çığlığı bastığım anda çığlığıma Elif'in çığlığı çoktan öncülük etmişti.
Yüzümü koluma kuruladım. "Allah belanızı versin!"
**
ŞİMDİ OKUDUĞUN
bir başka hikaye | texting
Teen FictionArgo bir jargon ile yazılmıştır, küfür içerir. ** Hayatımızdaki anlık hareketler bazen rutinimizden çok uzak, birer başka hikayelere gebe kalırdı. Ama ben hiç bu gebeliklerin iki kuzenle yaşayacağım bir aşk üçgeni olarak sonlanacağını düşünmezdim. ...