Bölüm müzikleri:
1)Sena Şener-Sevmemeliyiz.
2)Mor ve ötesi-Bir derdim var.
3)Dolu Kadehi Ters Tut-Yapma N'olursun.25 eylül 2025
Bade Karakum
Kalp,bazen öyle bir sığmazdı ki göğüs kafesine,öyle çırpınır,öyle isyan ederdi ki,ruh pişman olurdu bu bendede olduğuna.
Ağlardı ruh,öyle bir ağlardı ki gözyaşları bir tek kalbi ıslatırdı.Hep gözler ağlamazdı,hep dudakların gülmediği gibi.
Yüreğin ve ruhun rekabeti bir ömür boyu devam ederdi.Sonunda her ikiside mum gibi erirdi ve olan onların var olduğu bedene olurdu.
Ruh bedende tutuklu kalırdı,kalp ruhda.
İnsanoğlu öyle bir yaradılış örneğiydi ki,sadece kendi işlediği suçun cezasını çekmeye boyun eğerdi.Hatta bazen bunu bile gururuna sığdıramazdı.Baş kaldırır,'aykırı çiçeği' oynardı.
Ama bazı insanlar vardı ki onlar işlemedikleri bir günahın cezasını çekmekte yükümlü olurdular.
Ben o insanlardandım.Sanki doğduğum gün lanetlenmişim gibi bela hep beni bulurdu.
Yetimhane müdürümüz Kader anne,babamın nefretini bana öyle bir aynadan yansıtmıştı ki babamı görmeden ondan korkmuştum.
Bazı geceler Tanrıya şükürler ederdim;babam benden uzakta ve bana bir şey yapamıyor diye şükürler ederdim.
Ama anlaşılan şükürlerim ters tepmişti ve üstümdeki lanet yine baş kaldırmıştı.
Bu güne kadar 'babamın kızı olmadığım için' acı çekiyordumsa,bu günden itibaren 'babamın kızı olduğum için' acı çekecektim.
Kadehin son cümlesinin ardından omuzlarım çöktü.Buruk bir tebessüm yüzüme yerleşirken burnumdan sesli bir nefes verdim
"Babam..."dedim doğru kelimeleri bulmaya çalışırken "Tüm sorun onun kızı olmam değil mi?"başımı evet anlamında salladım "Kim bilir yine hangi günahının cezasını çekeceğim." kıkırdadım,kendimle alay eden bir tonla.Ela gözleri gözlerime kilitlenmişken dudaklarını bir birine bastırdı.Bir şeyler demek istiyordu ama diyemiyordu.Kafasında yankılanan o cümleler dudaklarından dökülüp gerçekliğe varamıyordu.
Nutku kelimelerle doluydu ama dudaklarının ardındaki o gerçek kelimeler seslere çevrilmeyene kadar her şey kendi anlamsızlığını koruyacaktı.
Sonunda yutkunurken dudakları ardındaki gerçek kelimeleri yok ederek "Ceza çekmeyeceksin,bedel ödemeyeceksin.Şu yaşına kadar yeterince bedel ödemişsin anlaşılan."dedi sakin bir sesle.
"Neden? Ya da soruyu değiştireyim,Senin ceza anlayışın ne?"
"Sana karşı bir ceza anlayışım yok."
"Yalan söyleme."
"Ben yalan söylmem."
"Şiddet mi göstereceksin."
"Hayır!"sesi sertdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Adavet Şarabı
Ficción General..."Yapamam Bade,bu aşkın ateşi ikimizi de yakar.Ne sen yanacak kadar cesursun,ne ben seni yakacak kadar vicdansız." Aldığım soluklar boğazıma takılırken "Yakan sen olduktan sonra elimden tutsan cehenneme bile giderim."...