Asi ve Yaman Cesurun bacağına pansuman yaptıktan sonra üçü birlikte en yakın avmye gitmiş ve geceyi orda geçirmişlerdi.
Ertesi sabah ise Yaman ve Asi yiyecek bir şeyler ve su almak için bir markete girmiş, reyonlarda dolaşarak canları ne istediyse almışlardı.
Yaman elinde ki çikolatalara gülümseyerek bakıyordu. "Çöpte poşetlerini görüyordum hep, çok sık yiyemezdik önceden böyle şeyler" Asi buruk bir gülümsemeyle Yamana baktı.
"Asi, sanki burasının bu yönü çokta kötü değil"
"Aynen Yaman 3 gün sonra kafanın tepesine aniden lazer düştüğünde de böyle söylersin" Yaman gerçeklerin yüzüne vurulmasıyla modu düşerek önüne dönmüştü.
Avmye Cesurun yanına döndüklerinde Cesur uzandığı yerde doğruldu. "Nerde kaldınız oğlum? Bir şey oldu diye ödüm koptu"
"Ya yok bu civardaydık, bak sana kol değneyi de aldık" Yaman eczaneden aldıkları kol değneklerini havaya kaldırarak Cesura gösterdi.
"Tabi ya, eninde sonunda oyuna katılmak zorunda kalacağım çünkü. Kol değneği ile de kazanma ihtimalim kaç sizce?" Cesur konuşurken panikten titreyen sesini ve vücudunu kontrol etmeye çalışıyordu.
Asi hemen yanına oturup Cesura sarıldı, "Saçmalama Cesur sakinleş, bizde yanında olucaz bir şey olmasına izin vermeyeceğiz"
"Asi haklı, Üçümüz el ele verip bütün oyunları kazanacağız"
"Bu halde çok zor, size de yük olacağım"
"Cesur bak bacağı yanık falan demem seni döverim"
Asi Cesura farkettirmeden kaş göz hareketleri ile Yamanı dışarıya çıkmak için çağırdı. Cesura hemen döneceklerini söyleyip uzaklaştılar, Asi direkt konuya girdi.
"Son güne kalmadan oyuna katılmam lazım"
"Ne?"
"Mecburum, Cesura her ne kadar moral vermeye çalışsamda bacağı ile çok zor durumda kalacağız. Önceden katılıp oyunları çözmem lazım belki oyuncular arasında Cesur için bir doktor bulurum"
"Saçmalama Asi, tek başına bir de hayatta olmaz. Birlikte gidelim"
"Cesuru bu halde yanlız bırakamayız Yaman"
"O zaman sen kal ben giderim"
"Yaman, bak son oyunu kimin sayesinde kazandığımız ortada. Yani, övünmek değil derdim ama kazanacağımı düşünüyorum"
"Asi, güzelim bak sen çok hırslandım farkındayım ama o adamın sonunu gördün bu işin şakası yok"
"Yaman, hayatta kalmak için bu hırs az bile"
Yaman Asiyi ikna edemeyeceğini biliyordu.
"Kazanacaksın, söz ver"
"Söz veriyorum döneceğim"
...Asi hava karardığında beliren okları takip ederek kendini yeni bir binada buldu. Lazer bariyerinden geçerek binanın giriş katındaki alana girdi, dünkü oyuna göre kalabalıktı.
Masadan bir telefon alıp yüzünü tarattı ve beklemeye başladı, beklerken insanları inceledi, ellerinde telefonla tedirgin bir şekilde bekliyorlardı.
Herkesi süzdüğü sırada en son duvar kenarında ki kapüşonlu kişiye gözü takıldı ve tanıdığını farketti.
Asi, sinirle nefesini vererek Alazın yanına gitti ve tam karşısında dikildi.
"Ben böyle sürekli seni mi göreceğim?"
"Öyle gözüküyor" Alaz mimiksiz bir şekilde karşısında dikilen kıza bakıyordu. "Sorun mu var?"
