ÜLKÜ

Bölüm 40

10.11.193♾️

Saygi, sevgi, minnet ve özlemle...

Her daim yüreğimizde, gururla.

HERRRRKESEEE SELAM DOSTLARİMMM

NASİLLARSİNİZZZ

MİNNOS MİNNAK BIR BOLUMLE GELDIMMM

ASAGIDA GORUSURUZZZZ

Hos okumalar :*

Bolumun ilham kaynagi: Yüzyüzeyken konuşuruz-Kaş II

Pamuk eller satir arasi yorumlaraaaa/10.11.2024

Merdivenlerden inerken alt kattan yükselen kahkaha seslerine gülümsemişti Nare.

İlay'ın çığlıkları tüm eve yayılırken Atakan İlay biraz daha gülsün diye yüzünü İlay'ın karnına gömerek sanki lezzetli bir şeyler yiyormuş gibi sesler çıkarmaya devam etmişti. Minik ellerini ağzına götürerek kikir kikir gülen İlay merdivenlerin başında annesini gördüğünde kollarını ona uzatarak "Ani!" diye bağırmıştı.

Atakan da başını arkaya çevirerek Nare'ye baktığında Nare kollarını açarak eşine ve kızına doğru koşmuştu. "Yavrum!" diyerek koltuğa atladığında İlay bir kez daha kahkaha atmıştı. Kızını babasının kucağından alıp az önce Atakan'ın yaptığı şeyi bu sefer kendisi yapmaya başladığında İlay'ın çığlıkları tekrar evin içinde yankılanmaya başlamıştı. "Aman! Kim gelmiş?" Atakan ayaklarına dolanan Nohut'u kucağına alıp İlay'a doğru tuttuğunda İlay, "Nomnom." diyerek hemen Nohut'a dönmüştü. Çok seviyordu Nohut ablasını.

Nare kucağında İlay'la birlikte kalkıp salonun köşesindeki oyun alanına giderken "Hadi bakalım, sen Nohut'la güzel güzel oyna. Babanla ben de yiyecek bir şeylet hazırlayayım. Karnımızı doyuralım güzelce." demişti. İlay'ı oyun alanına bıraktıktan sonra Nohut'u da İlay'ın yanına koyup mutfak tarafına yönelmişti.

"Pişt." Atakan yandan yandan Nare'nin yanına gelip elindeki bıçağı aldığında Nare Atakan'a dönerek ne var dercesine göz kırptı. "Az sonra İlay'ı Selim abilere mi bıraksak?" dediğinde Nare gözlerini kocaman açıp beline sarılan Atakan'ın elini iteledi. "Ne diyorsun Atakan ya?" Atakan hiçbir şey olmamış gibi bi elini tekrar Nare'nin beline sardıktan sonra onu tezgahla kendi arasına aldı. Eğilip yanağını Nare'nin yanağına yasladığında "Ne diyormuşum ben? Karımı özlemiş olamaz mıyım?" diye sormuştu. Nare dudaklarını birbirine bastırıp Atakan'ın tişörtünün eteklerini tuttuktan sonra hafifçe geriye eğildi. Atakan'ın bakışları Nare'nin dudaklarına inerken ağır ağır eşinin üstüne eğilmeye başlamıştı. Tam dudakları buluşuyordu ki arkadan İlay'ın "Babi!" diyen çığlığıyla ikisi de hızla oraya dönmek zorunda kalmışlardı.

İlay, oyun alanın çitlerinden sarkmış bir şekilde kollarını ileriye uzatmış, babasına ulaşmaya çalışıyordu kendince. Şu hareketi tam anlamıyla annesinin kızı olduğunu gösteriyordu. Atakan kıkırdayarak İlay'ı çitlerin üzerinden aldıktan sonra tekrar mutfak tarafına geçmişti. "İlay." demişti ciddiyetle. İlay da babasını taklit ederek çatık kaşlarıyla "Babi." dediğinde Nare, İlay'ın bu hallerine kahkaha atmamak için zor tutmuştu kendini. "Kardeş istiyor musun?" İlay babasının sorusuna dudaklarını büzerken tombul parmağını yatağına kıvrılmış Nohut'a çevirmişti. Sorarcasına "Nomnom? Kadiş?" dediğinde Nare bu sefer dayanamayarak koca bir kahkaha atmıştı.