Fic yaziyorum ama umarim sorun olmaz. Senin için sorunsa da benim yapabileceğim bir şey yok aç oku yorumlarini yaz fikir özgürlüğü diye bir şey var. Benim de hayattan cok beklentim var ama gordugun gibi her sey bekledigimiz gibi gitmiyor.
Neyse karşı tarafın özel hayatı ailevi meseleleri asla geçmeyecek onun özel hayatı adı üstünde. Sadece ikimiz arasindaki ask(?) ben kendi özel meselelerime deginirim zaten hikaye benim. Benim oversharing farklı bir boyuta evrilmeye basladi. Ve hikayeyi yazmak yerine buraya sayfalarca bir seyler yazip anlatasim geliyor. Şu fic işini bitirip final yapıp rahatlamak istiyorum takip etmem gereken süreklilik gerektiren görevlerden nefret ederim yük yemin ederim yük.
enayi jeongin'in cok sevecegi bir sarki
ps: bilgisayardan yazmak daha kolaymış keşke en başından öyle yapsaydım aklimisikim
ve bu bölüm inanilmaz ultra mega troll bir fotograf editleyip bolume yükleyecegim
İYİ OKUMALAR 4 DOSTUM VE TANİMADİGİM OKUYUCULAR <3 (yorum atarsaniz taniyabilirim ;) )
☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆
Yeonjun ve jungkook'un önüne geçip hızlıca apartamana doğru ilerledim kapıya geldiğimde cebimden anahtarımı çıkartıp kapıyı açıp kapanmasın diye önünde bekledim, diğerleri içeriye geçtiğinde tekrardan önlerine geçip ağır adımlarla merdivenlerden çıkmaya başladım. En üst kata kadar çıkmak zorunda olduğumuzdan hızlıca çıkıp enerjimi harcamak istemiyordum.Ellerimi cebime koyup sakin sakin merdivenleri çıkarken aniden koluma değen başka bir kolu hissetmiştim, kafamı çevirip baktığımda sevimli bir şekilde gülen jungkook'tu.
Gülümsemesi ne zamandan beri sevimli gelir olmuştu, kokusu ne zamandan beri bu kadar burnuma çalınır olmuştu. Birkaç saat önceye kadar hani ben kendi içimde bu çocuktan nefret ediyordum, ne değişmişti.
Kalbimden düşünmeye başladığım her an zayıflardım salaklaşırdım. Dışarıya duygularımı ya da hislerimi belli edip göstermekten nefret ederim, beni üzen kıran şeyi anlatmak yerine susup resim çizmeyi, tavanı izlemeyi, müzik dinlemeyi seçerim.O da iyi gelmiyorsa kalbimdeki acıdan oluşan yumru beni iyice boğar beni üzen kişiyi benim üzüldüğümün iki katı kadar yaralayana kadar durmam. Ne kadar kötü iğrenç bir özellik belki de ben de hak ediyorum bazı şeyleri.Yakın çevreme ne kadar safe place isem dışarıdan yabancılara bir o kadar toxic bir insanım.Benim için önemli olan şu an o kişi benim kalbimde yakınım mı yoksa artık benim için bir yabancı mı. Eğer mantığımla düşünürsem asla yara almam diye düşünürüm. Eski yakın arkadaşımın telefon rehberinde bile duygusuz diye kayıtlıydım. Şimdi ne değişmişti de bana gıcık gelen insan bu denli hoş gelmeye başlamıştı.
jungkook'un suratına bakarken bu kadar çok şey düşünmek hiç hoşuma gitmemişti. Ben de hafiften ona gülümseyip kafamı tekrardan önüme çevirmiştim ama o çoktan konuşmaya başlamıştı.
''Nereden geliyordun bu saatte''
''Arkadaşlarımın yanından''
''yeonjun da sizinle takılmıyor mu o niye evden çıktı''
''detay kısmı seni ilgilendirir mi''
''haklısın''
''sen nereden geliyordun da beni gördün matteo gibi takip mi ediyorsun''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Açelya
Ficción GeneralTravma olan son aşkımı hikayeye uyarlamak stratejik olarak doğru bir karar mı? aniden hayatınıza girip eviniz haline gelen insan sığınacak limanınız olarak belirlediğiniz kişi size dünyada cenneti yaşatıp uyumsuzlukların ne kadar hoş olduğunu göster...