14. Bölüm: Bodrum
"Gözleri gözlerime son kez deydi..."
----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Her şey tam düzeliyor dediğim an mahfoluyor, her şey tam oluyor dediğim an bir kasırga oluşuyor ve bütün her şeyi yerle bir ediyor benim dünyam bir kasırga yüzünden yerle bir oldu ve ben dünyamı nasıl toparlicama dair en ufak bir fikrim bile yok. Hayallerle, umutlarla inşa ettiğim bu koca tek kişilik dünyamı mahveden kasırga şimdi benim yıkılışımın bir filmini izliyor ama bilmiyor ki o filmin sonunda ayağa kalkıcam ve dünyamı tekrar eskisi gibi yapıcam ve bu kasırgayı benim dünyama yollayan kişileri önümde diz çöktüreceğim. Amcamın hızla salona gitmesiyle peşinden hızla bende gittim ve salona girdimde Semih Bey amcamı öldürecekmiş gibi bakıyordu dudaklarımı ısırdım babam sorar gibi bakıyordu.
"Oltan hangi rüzgar attı seni buraya?"
"Şey... Şirketten çıkarken bir dosyayı imzalamayı unutmuşsunda onu getirdim." Dediğinde amcam, babam ayağa kalktı ve amcama doğru yürüdü amcam dosyayı babama uzattı. Babam dosyayı alıp incelemeye başladı kısa bir süre sonra babam, amcama gülümseyerek baktı.
"Sağol ben yarın gelirken imzalayıp getiririm. Hadi sende gel bir çay iç." Dedi.
"Abi gerek yok gidiyim ben." Dediğinde amcam o an Semih Bey.
"Bencede otur hem dün akşam rahat konuşamadık." Dedi Semih Bey ciddiyetle yutkundum ve amcama baktım sonrada Barkın'a hiç bir tepki vermiyordu adeta bir heykel gibi oturuyordu amcam tekli koltuğa oturdu babamda eski yerine bende Barkın'nın yanında ki koltuğa oturdum.
"Siz dün görüştünüz mü?" Diye sordu babam.
"Evet görüştük Özkan kardeşin benim kardeşimin istemesine geldi Leyla'yla birlikte." Dediğinde Semih Bey babam kaşları çatılmış bir vaziyette bir bana bir amcama bakıyordu.
"Nasıl yani? Bir yanlışın var Semih Leyla o gün arkadaşlarıyla dışarı çıktı Oltanda iş yemeğine gitti." Dediğinde yutkundum soğuk soğuk terliyordum. O anda annem araya girdi.
"Özkancım boşver şimdi kimin nereye gittiğini bak ne güzel toplandık oturuyoruz."
"Ayla bir dakika." Dedi ve Semih Beye döndü. "Semih o gün kardeşinin nişanında Oltan ve Leyla'nın ne işi vardı?" Diye sordu. Barkın kulağıma yaklaşıp.
"Sakin ol baban anlayışla karşılayacağına eminim." Dediğinde yutkundum.
"Babam tabiki de anlayışla karşılar ama sorun o değil."
"O zaman ne? Yoksa babanın aşka saygısı yok mu?" Dediğinde ona sinirle baktım.
"Tabiki de babamın aşka saygısı var asıl sorun babama yalan söylediğim için babam yalandan nefret eder." Dediğimde sırıttı.
YOU ARE READING
Düşmanlarımın gölgeleri
ChickLitBirbirine düşman olan bu iki sınıf yaşanan bazı tatsız olaylar sonrası düşmanlıklarının ateşini iyice körükleyen sınıf birbirine şakaları artık tat kaçırmaya başladı dahada çok artık birbirine ciddi ciddi zarar vermeye başladılar ama sonra öyle bir...