5.Bölüm

48 7 9
                                    




Sert sesiyle  'Gönül isterdi ki... Sizde usül, erkan bilin... gelip Allah'ın izniyle  kızımızı isteseyin ama siz Şeref...'diye devam edecekken Demir öfke ile 'DEDEEE...' diyerek onu durdurdu. İmam efendi ortamın daha çok gerileceğini anlayınca 'Allahümme salli alâ Muhammed ve alâ âli Muhammed' diyerek peygamber efendimize selam gönderdikten sonra 'Ağalar buraya hayırlı bir iş için toplandık Allahın izniyle... Geçmişi değiştirme şansımız yok ama geleceği güzel inşa edelim... 'dedi. Herkes birbirine öfke ile bakarken bu durum nasıl olacaktı bilinmez... İmam efendi sohbeti başlatmak amacıyla hal hatır sorsa da Ali bey sürekli iğneleyici cevaplar vererek Çınarları kışkırtmaya çalışıyordu. Kadir sinirden delirmek üzereydi. Demir'de ondan farksiz değildi tabi... Ömer bey sinirle 'Halım uzerindesin... Benden büyüksün diye saygımdan susuyorum Ali ağa... Barışın yaptığı şeyin kabul edilemez olduğunu emin ol sizden cok biz biliyoruz... O günde söylediğim gibi bulsaydım senden önce ben cezasını keserdim... Ama kan dökülmesin dediniz berdeli siz istediniz diye size gözümü, canımın canını vermeye razı oldum... Amaaaa  sizin amacınız eğer farklı ise misafirsiniz öyle de kalırsınız...' dedi. Ali bey alayla güldü tam bir şey diyecekti ki. Demir sert sesiyle 'Ömer ağa... Biz buraya hasım olmaya değil hısım olmaya geldik... ' dedi.  Sultan hanım kızına işaret edince Aslı hemen kalktı. Mutfağa gittiğinde Zeynep'in sinirle söylene söylene çikolata yediğini görünce 'Ne yapıyorsun Zeynep?' Dedi. Zeynep gözlerini devirip 'Sakinlesmeye çalışıyorum abla sen ne yapıyorsun?' Dedi. Aslı kafasını sağa sola sallayıp 'Hadi hadi oyalanma da kahveleri yapalım içeride savaş çıkmadan bu geceyi atlatalım bir an önce....' dedi. Zeynep sabır çekerek kahveleri yapmaya başladı. Esma gülerek mutfağa girdiğinde Zeynep ve Aslı birbirine baktı. Esma 'Şey biz tanışmadık daha... Ben Esma son numarayım... ' diyerek Zeynep'e elini uzattı. Zeynep gülümseyerek 'Zeynep... ' dedi. Esma ona hayranlıkla bakıyordu. Aslı, Zeynep'e 'Damadın kahvesini ayrı yap...' dediğinde Zeynep sinirle 'Zıkkımın kökünü içsin o...' diye söylendi. Esma gür bir kahkaha atınca Zeynep şaşırarak ona baktı. Esma 'Ayyy olaylar olaylar... en bir sevdiğim...' dedi. Zeynep ve Aslı şok içinde ona bakıyordu. Zeynep isot kavanozundan Demir'e özel acılı kahvesini yaptı. Sinsice gülümseyerek kahveyi alıp içeri doğru gitti. Ablasından büyük tepsiyi alıp önce herkese kahvelerini dağıttı. Gülsüm hanım ona gülümseyerek teşekkür etti. Zeynep herkese kahvesini verdikten sonra Demir'in kahvesine gelince sinsice gülüyordu. Ona kahvesini uzatırken Demir'in içinden ne dualar ettiğinden habersizdi. Demir kahvesini alirken onun yüzüne baktı. 'Ellerine sağlık...' dedi. Zeynep sinirle 'Zehir zıkkım olsun...' diye ağzının içinde söylendi. Demir tek kaşını kaldırmış ona bakarken Zeynep ablasının yanına geçip oturdu. Demir kahvesinden ilk yudumu aldığında Esma onları gizlice videoya alıyordu. Demir içinden 'elinden zehir olsa da içerim Ay yüzlü...' dedi. Ki Zeynep'in yaptığı kahve gerçekten zehir gibiydi ama Demir sanki hayatında içtiği en güzel kahveyi içiyor gibi tepkisiz içti. Zeynep dudağını kemire kemire onun tepkilerini izliyordu. 'Az mı koydum acaba?' Diye düşündü onun tepkisizligi ile... Sonunda Ali bey istemeye istemeye söze girdi. 'Olan oldu... Şimdi biz bize yakışanı yapalım... Allah'ın emri peygamber efendimizin kavli ile kızınızı torunum Demir'e istiyoruz...' dedi. Ömer bey yüreği yangın yeri kızına baktı. Zeynep'te iç çekerek ona baktı. Demir'e bakarak 'Kızım, Zeynep'im önce Allah'ın sonra da benim  emanetimdir sana Demirhan... Allah hayırlı etsin...' dedi. Demir elini kalbine bastırarak 'Emanetin gönlüm üzerinedir...' dedi. Zeynep ve Demir yan yana salonun ortasında durduklarinda Zeynep artık buradan geri dönüş olmadığını biliyordu. Üzüntü ile durdu. Ali bey Hale'nin tuttuğu tepsiden yüzükleri alıp gençlerin parmağına taktı. Makası alacakken Esma hemen itiraz edip Makası aldı. 'Makası almak öyle kolay değil dedeee... ' dedi. Ali bey ona sinirle baksa da Esma omuz silkti. Fatih ve Osman ceplerindeki parayı çıkarıp tepsiye koydu. Esma 'Az...' dedi. Osman ona 'Kızım sen damat tarafısın...' dedi ama Esma onu takmadı. Demir derin bir nefes alarak cebinden bir deste para çıkarıp tepsiye koydu. Esma onun sinirli bakışlarını görünce zorlukla yutkunarak gülümsedi ve 'Tamam o zaman al bakalim dedecim makas senindir...' diyerek makası dedesine uzattı. Ali bey 'Hayırlı olur inşallah...' diyerek kurdeleyi kesti. Demir Ömer ağadan dini nikah için de izin istedi ve o gece dini nikahlari da kıyıldı. Zeynep mehir istemese de Demir ona bir servet verdi....
Havin hanım duyunca kriz geçirecekti...


Büyüklerin ellerini öpüp kardesleri ile de sarıldılar. Kadir Demir'in elini çok sert sıkarken kulağına 'Kardeşime bir yanlışın, yanlışınız olursa yemin olsun hepinizin eceli olurum...' dedi. Demir başıyla onu onayladı. Sonunda ikili karşılıklı durunca Demir Zeynep'in alnından öpmek için onu tutacakken Zeynep onun omuzuna sertçe çarparak ablasının yanına gidip oturdu. Demir sinirle ona bakarken Zeynep kollarını göğsünde birleştirip oturdu. Annesi ve ablası ona gidip onun yanına oturmasını söyleseler de Zeynep omuz silkip yerine geçti. Ikramlikları dağıtmak için tekrar mutfağa gectiklerinde Demir de ayağa kalktı. Zeynep ablasının eline tutuşturduğu tepsi ile mutfaktan çıktığında karşısına dikilen adamla daha çok sinirlendi. Demir kelimenin üstüne bastırarak 'Karıcım... ' dedi. Zeynep öfke ile 'Ben senin karın falan değilim...' dedi. Demir ona yarım gülümsemesi ile bakarken ellerini cebine koydu 'Az önce ettim diye üç kez tekrarladın ya Karıcım... Allah katında artık evliyiz...' dedi. Zeynep sinirle nefes alirken Demir ona daha çok yaklaşmaya başlayınca geri adım attı. Demir ellerini cebinden çıkarıp Zeynep'in saçını kulağının arkasına koyarken 'Güzel karım...' dedi. Zeynep onun teması ile zorlukla yutkunurken ona belli etmemeye çalışsa da Demir'den korkuyordu... Zeynep zorlukla 'çekil...' dedi. Demir onun kokusu ve yumuşak teni ile kendinden geçmişti. Zeynep elindeki tepsiyi ona doğru bastırıp 'Cekilsene be gıcık teneke...' dedi. Demir Zeynep'in ona dedigi şeyle kaşlarını çatıp ona bakarken dişlerini sıkarak 'Ney  ney??' Dedi. Zeynep alayla 'Yok zurna... Çekil dedim anlama kıtlığı mı var sende??' Dedi. Demir sinirle nefes alirken ona iyice yaklaştı. Zeynep korksa da kuyruğu dik tutmaya çalışıyordu. İyice köşeye sıkışınca gözlerinin içine baktı. Demir onun kulağına eğilip kokusunu içine çekerken 'Bütün bu lafları sana zevkle yedireceğim KARICIM...' dedi. Zeynep titreyen bedenini zor ayakta tutuyordu artık... Demir kokusunu bir kez daha derince içine çektikten sonra çekildi. Zeynep ona bakmadan elindeki tepsiyi düşürmemeye çalışarak aceleyle salona doğru gitti. Demir onun arkasından bakarken 'Ah be ay yüzlü... Senin için deli olduğumu ne zaman anlayacaksın acaba??' Dedi. O da iceri geçtiğinde Aslı ve Esma'nın zorlamasiyla Demir'in yanına oturdu. Zeynep suratı asık otururken Demir onun duyabileceği şekilde 'Siyah...' dedi. Zeynep ne diyor bu diye ona bakarken Demir gözleri ile üstünü işaret ederek 'En sevdiğim rengi seçmişsin Karıcım... Hoşuma gitti...' dedi. Zeynep sinirle güldü 'Ya ya benimde işim gücüm hiç yoktu ya acaba bu gıcık teneke hangi rengi sever diye düşündüm... Amaa çokta zorlanmadım...' dedi. Demir ona sinirle bakarken Zeynepte ateş saçan gözleri ile 'Ne de olsa seni tahmin etmek çokta zor değil... Bakışların bile karanlık... ' dedi. Demir onun bu sözleri ile kalbinden yaralansa da bir şey demedi. Göz göze bakışırken Demir gözleri ile konuşmak istedi onunla... Ama Zeynep ona sinirinden şu an bakan kördü... Esma ise bu anları ölümsüzlestirme peşindeydi.

Demirhanlar ilerleyen saatlerde izin istemeden önce düğün için de konuştular. Demir yarın Zeynep ile resmi nikah için gün almak için gideceklerini söyledi. Gülsüm hanım da Sultan hanımla bir sonra ki gün çarşı işini halletmek için sözleşti. Zeynep herseyin bu kadar aceleyle olmasını istemiyordu ama bir şey demeden iç çekerek oturdu. Onlar gidince de odasına gitti. Parmağında ki yüzüğü çıkarıp baktı. Evliliği hiç düşünmemişti bile ama şimdi dini olarak evliydi... yüzüğün içinde ki yazıyı görünce 'Egoist teneke...' dedi. Tarihi görünce ise anlamadı... Telefonuna gelen bildirim ile eline aldı.

053...........

-Sabah 9.00 da seni alırım. İyi geceler Karıcım.

Zeynep söylene söylene numarayı kaydetti : Gıcık Teneke😡

Demir ise onu telefonuna gönlünde ki gibi kaydetmişti:
Ay yüzlüm 🌕

Zeynep ona cevap vermeden telefonunu kapatıp üstünü değiştirdi. Yatağına yatarken hiç bir şey düşünmek istemiyordu... dualar ederek gözlerini kapattı...

(Mustafa Sandal - Aya benzer)




Yarının onlara neler getireceğini ve ne sınavlardan geçeceğini ikisi de bilmiyordu...
















****************************************************

Ay Işığında Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin